Merkez Bankası Başkanı Kavcıoğlu: "Para kaybı söz konusu değil, rezervler sadece yer değiştirdi"

Merkez Bankası Başkanı Kavcıoğlu: "Para kaybı söz konusu değil, rezervler sadece yer değiştirdi"
Merkez Bankası Başkanı Kavcıoğlu, "Merkez Bankası'nın kaybolan rezervleri' diyorsunuz ya, o rezervler sadece yer değiştirdi. Bir rezerv kaybı, para kaybı, birilerine para verilmesi söz konusu değil. Giden paranın gittiği yer bankadaki döviz hesapları" dedi.



Merkez Bankası Başkanı Prof. Dr. Şahap Kavcıoğlu, TRT Haber, A Haber ve CNN Türk ortak yayınında ekonomi gündemi ile ilgili açıklamalarda bulundu. Kavcıoğlu, Merkez Bankası'nın rezerv ve kayıp 128 milyar dolar tartışmalarıyla ilgili olarak, "MB bireylere döviz satmıyor. İnsanların kafasını karıştırmak için belirli rakamlarla insanları bir yere götürmek için algı operasyonu yapılıyor. Böyle bir şey yoktur" dedi. Kavcıoğlu, canlı yayında Merkez Bankası'nın altın rezervlerini açıklayarak, "Türkiye'de yıllardır 120 ton altını vardı. 2012'de başlıyor. 2019 ve 2020'de Türkiye 720 ton altına çıkıyor. Türkiye'nin şu an merkez bankası rezervlerinde 720 ton altını var" diye konuştu. Hürriyet'in aktardığına göre Kavcıoğlu'nun açıklamaları özetle şöyle:

'GİZLENEN SAKLANAN BİR ŞEY YOK'

2020 pandemi krizi, dünyayı çok kötü şekilde etkileyen bir kriz. Pandemi döneminde dünyada yaşananlarla beraber Türkiye'de yaşananlarda bir döviz talebi ya da yabancı insanlar ülkesine dönecek, bu parayı istiyor.

2020 yılında siz bu talepleri bir şekilde karşılamanız lazım. karşılamazsanız oluşacak şeylerle Türkiye yüzleşecekti. 2020 sonunda Türkiye bütün bu taleplere cevap vermiştir. Hem reel sektör yurtdışı borçlarını ödemiştir, bankacılık finansal borçlarını ödemiştir, kendi ithalat borçları dahil varlıklarını artırmıştır. Bu taleplerin karşılanması için Merkez Bankası o gün Hazine'yle beraber oluşturulan işlemler var.

Rezerv konusuna geldiğimizde, Türkiye'de 83-84'ten sonra rezerv birikmeye başlıyor. 2020'ye geldiğinde 15-20 milyar rezervi var. Daha sonra 30 milyara kadar oluşan rezerv var. Kurun daha sağlıklı bir şekilde yönetilmesi için de yapılan işlemler var. Ama esas onun arkasında oluşan bir talep var. Gerçek kişilerden, reel sektörlerden, bankalardan talep karşılanmıyorsa ya fiyatlar yukarı gidecek, ya faizi yükselteceksiniz. Kendi içerisinde dengeye gelmezse Merkez Bankası orada piyasaya giriyor.


"HUKUKİ DAYANAĞI OLMAYAN İŞLEM YAPILMAZ"

Hazine'nin MB'deki hesaplar kullanılarak döviz alım satımıyla piyasa arzının dengelenmesi 2017'de. Televizyonlarda bu işlemlerin 2019 seçimlerinden önce yapıldığı söyleniyor. Değil. MB dalgalı kura geçtikten sonra döviz alım ihaleleri 2016'ya kadar yapıyor, 2016'dan sonra bunu bırakıyor. Protokolün tamamen hukuki dayanağı var. Merkez Bankası'nda hukuki bir dayanağı olmayan hiçbir işlem yapılmaz. Bugüne kadar yapılmamıştır, bundan sonra da yapılmaz. Bu protokol dahilinde, 2017 Şubatından itibaren yapıldı. 2020'de yapılmasının nedeni de pandemi şartları. Bu işlemler gizli yapıldı, protokol açıklanmadı, rakamlar verilmiyor. Peki siz bu rakamları nereden biliyorsunuz? Biz bu rakamları açıklamadık. Dünyada en şeffaf veri açıklayan merkez bankalarından biri TCMB'dir. Günlük olarak açıklanır.

Analitik bilanço okumasını bilen herkes buradan bu rakamları alır. Bizim analitik bilançomuzda o veriler günlük yayınladığı için zaten orada var. Gizlenen  saklanan bir şey yok. Bilançodan görüldüğü kabul edildiği zaman bu sefer kimlere satıldı demeye başladılar. Dünyada bu şekilde bir veri açıklama söz konusu değil. MB bireylere döviz satmıyor. İnsanların kafasını karıştırmak için 128, o kur 6.85. Belirli rakamlarla insanları bir yere götürmek için algı operasyonu. Böyle bir şey yoktur.


"VERİ AÇIKLAMA ŞEFFAFLIĞINDA DÜNYADAKİ EN İYİ MERKEZ BANKALARINDAN BİRİYİZ"

Merkez Bankası'nın veri açıklama konusunda şeffaflığı dünyadaki en iyi merkez bankalarından bir tanesiyiz. Bu kadar şeffaf bir bilançomuz var ve günlük oradan her şeyi izleme şansınız var. Biz kimseye 128 rakamını söyledik. Peki bu arkadaşlar bunları nereden buldular? 'Protokolün içeriğini açıklayın.' Böyle bir şey olabilir mi? Avrupa Merkez Bankası 2000 ve 2010 arası Euro'yu baskılayabilmek için yaptıkları işlemleri 10 yıl sonra, 2020'de açıkladı. Japonya Merkez Bankası sadece yıl sonu toplu olarak veriyor rakamları. Siz neden 2017'yi, 2018'i sormuyorsunuz? Daha önce döviz müdahaleleriyle yapılan işlemleri niye sormadınız? 

'2020 KRİZİ KİMSENİN BURNU KANAMADAN ATLATILMIŞTIR'

Türkiye o krizi yönetebildiği için vatandaşımız o krizden etkilenmeden çıktı. 2019-2020'de hiçbir şey yapmayabilirdiniz, piyasaya bırakabilirdiniz. 2020 Türkiye dünya buhranından, hatta ondan da daha fazla sıkıntının yaşandığı bir yılı konuşuyoruz. Diğer ülkelerin nasıl destek aldığını biliyoruz. Diğer merkez bankaları yapınca TCMB hiçbir şey yapmadan mı duracaktı?  Öyle yapıldı, böyle yapıldı; sonucuna bakalım. Sonucunda Türkiye vatandaşı, reel sektör, kimsenin burnu kanamadan, pandemi krizi atlatılmıştır.

'REZERVLER SADECE YER DEĞİŞTİRDİ'

Bankaların, piyasaların ihtiyacı olan TL'yi MB karşıladı. 'Merkez Bankası'nın kaybolan rezervleri' diyorsunuz ya, o rezervler sadece yer değiştirdi. Benim rezervlerimden çıkıp banka hesaplarına döviz olarak giden parayı ben o parayı tekrar alıyorum döviz olarak, piyasaya TL veriyorum. Bir rezerv kaybı, para kaybı, birilerine para verilmesi söz konusu değil. Giden paranın gittiği yer bankadaki döviz hesapları.
Aradaki fark da, ben MB olarak para kazanıyorum. Aldığım dövizleri 2020-19'da daha yüksek kurla piyasaya verdiğim için kar ettim. Artı, dövizler karşılığında piyasadan TL çektiğim için şu an o TL'yi piyasayı fonlamak için kullanıyorum, kar ediyorum.

İHTİYAT AKÇESİ İDDİALARI

MB kâr etmiyor, kâr etmediği bir bilançoda ihtiyat akçesi nasıl olacak? Bunu söylüyorsunuz, bari bir dayanağı olsun. Esas kâr etmeye başladığından beri oluşuyor. Kara gün için ihtiyat akçesini nerede biriktirdiniz? MB'nın bilançosunda yok. Bir yerlere para aktarma söz konusuysa bu paralar nasıl oluşuyor? Veya siz neden yapmadınız daha önceleri? Başkanlık yapan arkadaşımızın konuşmalarını hayretle dinledim. MB Türkiye'nin en saygın kurumlarından bir tanesi. Burada yanlış bir şey olması mümkün değil. MB ve MB'da yetişen insanlar bu kadar hassasken, 128 milyar dolar gibi bir rakamı telaffuz edip, bu kadar insanı zan altında bırakmak hayret verici. Ve bunu eski Merkez Bankası başkanlarının yapması daha da üzücü. MB'nda yıllarca çalışmış, buradaki özeni bilen insanların bunlara taraf olması üzüyor. Merkez Bankası'nda yanlış olmaz. Verilerini günlük olarak açıklayan bir Merkez Bankası'nda nasıl yanlış olabilir? Bu kadar şeffaflık varken, bu rakamlar üzerinden yorum yaparken, bizim bir şeyler gizlediğimizi söyleyerek kamuoyunun kafasını karıştırmanın nasıl bir anlamı olabilir?

Ekonomi