Milli Parklar'a emlak müdürünün atanmasına tepki: 'Başka hesapları gösteriyor'

Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü’ne eski Avrupa Yakası Milli Emlak Dairesi Başkanı Kadir Çokçetin'in getirilmesine tepki gösteren eski Milli Parklar Genel Müdürü Hüsrev Özkara, “Milli Emlak Müdürü’nün işiyle Milli Koruma’nın işi örtüşür mü?" diye sordu.

Milli Parklar, 1983 yılında çıkarılan 2873 sayılı Milli Parklar Kanunu'yla beraber yasal statüye kavuşturuldu. Kanun, Uzun Devreli Gelişme Planı yapılmadan milli parklar üzerinde herhangi bir plan yapılmasına izin vermiyor.

Uzun Devreli Gelişme Planı’na göre Uludağ Milli Parkı alanının yüzde 84’ü Mutlak Koruma Alanı içerisinde bulunuyor. Yani bilimsel araştırmalar dışında hiçbir faaliyete izin verilmeyen insan etkisinin yasaklandığı alan olarak yer alıyor.

Uludağ Milli Parkı, Türkiye’deki 45 milli park içerisinde 5. sırada yer alıyor. 1308 bitki türünün bulunduğu Uludağ Milli Parkı 175 endemik türe ev sahipliği yapıyor. Aynı zamanda önemli bir kuş alanı olarak da biliniyor.

AKP’li 49 milletvekilinin imzasıyla verilen Uludağ Alan Başkanlığı Kanun Teklifi, TBMM Bayındırlık, İmar, Ulaştırma ve Turizm Komisyonu’nda AKP ve MHP’li üyelerin oylarıyla 10 Aralık’ta kabul edildi.

Yeni yılda TBMM Genel Kurulu gündemine gelecek olan teklifle, milli park sınırları içinde tek yetkili olan Tarım ve Orman Bakanlığı ile Doğa Koruma ve Milli Parklar Müdürlüğü’nün yetkileri Kültür ve Turizm Bakanlığı’na ve Uludağ Alan Başkanlığı’na devredilecek.

17 Aralık’ta Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın imzasıyla yayımlanan atama kararıyla, Tarım ve Orman Bakanlığı Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü’ne eski Milli Emlak Avrupa Yakası Daire Başkanı Kadir Çokçetin’in atanması ormancıların tepkisini çekti.

'Başka hesapları var'

Eski Milli Parklar'ın genel nüdürü ve Türkiye Ormancılar Derneği (TOD) başkanı Ahmet Hüsre Özkara, atamayı şöyle değerlendirdi: “Milli Emlak Müdürü’nün işiyle Milli Koruma’nın işi örtüşür mü? Sadece işi alıp satmak olan, emlak üzerinden yaklaşan bir kimliği buraya genel müdür olarak getirmek Uludağ ve benzeri milli park alanlarıyla ilgili başka hesapların olduğunu gösteriyor. Satacaklar demek ki. Sizin 61 yıldır gözünüz gibi korumaya çalıştığınız su kaynaklarını kirletecek, bitki türlerine zarar vereceksiniz.

Atanan kişi sadece Uludağ’da değil, ilan edilen 45 milli parktan rant oluşturabilecek, rant elde edebilecek bir şey varsa buralardan faydalanmaya çalışacak. Bugün Kuşadası, taş adası oldu. Denizlerdeki kıyı kenar çizgisi hak getire... Kurallara, mevcut yasanın uygulanmasına kimsenin uyduğu yok. Nereye kadar bu devam edecek. Biz ‘Eyvah’ dediğimizde, bunun çok ciddi maliyeti var.

'Korunan alanlara ciddi tehdit var'

Türkiye’de korunan alanlarla ilgili ciddi tehditlerin oluşmaya başladığını ifade eden Özkaya, “Göreme Alan Başkanlığı, Gelibolu Tarihi Alan Başkanlığı gibi faaliyetler yürütülüyor. Korunan alanlarının sayısının artması iyi bir olay ama ‘içinin boşaltıldığı’ süreçler yaşanıyor. Uzun Devreli Gelişim Planları yapılmadan milli parkta çivi dahi çakamazsınız. Uzun devreli planlarda yöntem olarak milli parkın sahip olduğu ana kaynak değerleri belirlenir. Uludağ’da yüzde 70’i orman alanlarıyla kaplı. Bursa halkının yüzde 90’ı buradan su ihtiyacını karşılıyor. Aynı zamanda bitki türleri açısından çok önemli” ifadelerini kullandı.

Uludağ Milli Parkı’nın 61 yıldır yürütülen bir çalışmayla korunduğunu ifade eden Özkara “Bu çalışmanın devamı olması lazım. Bunu sağlamadığınız takdirde bu alanı koruma şansınız yok” dedi. (ANKA)