Murat Sevinç: YSK’nın 2011 kararı yanlıştır, seçim oy verme gününden ibaret değildir

Murat Sevinç: YSK’nın 2011 kararı yanlıştır, seçim oy verme gününden ibaret değildir
Anayasa hukukçusu Doç. Dr. Murat Sevinç, YSK’nın 2011’deki gibi karar verme ihtimalinin yüksek olduğuna dikkat çekerek, “Seçim hukuku ve uygulamaları oy verme günü başlamaz” dedi. Sevinç, muhalefete de “’Uzatmayalım artık’ demek neyin nesi?” diye seslendi.

Anayasa hukukçusu Doç. Dr. Murat Sevinç, seçimi oy verme günü olarak kabul eden tartışmalara karşı çıkarak, YSK’nın 2011’deki kararının yanlış olduğunu belirtti.

Murat Sevinç, Diken’deki köşesinde “YSK, birkaç haftadır tartışma konusu olan her konuda iktidar lehine karar verebilir, takdir edersiniz ki bunu tahmin etmek için âlim olmaya gerek yok. Buna mukabil bizler doğru bildiğimizi savunmak, dile getirmek zorundayız” dedi.

“Hukuk mu kalmış ortada” diyenlerin yaklaşımını eleştiren Sevinç, CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun dokunulmazlıklar konusundaki tavrını örnek gösterdi:

“Size, yıllardır ‘görmezden gelinen’, ‘iktidarı mağdur göstermemek’ için susulan ve hatta ‘destek olunan’ bazı hukuka aykırılıkların çokluğu ve sonuçları üzerine biraz olsun kafa yormayı öneriyorum. İfadesini ‘Anayasaya aykırı ama evet diyeceğiz‘ cümlesinde bulan dahiyane siyaset manevrası sonucunda cezaevine girenler, hâlâ orada. Yalnızca bir örnek.”

“Uzatmayalım artık, demek neyin nesi?”

“Seçimle kastedilen oy verilen gündür” iddiasında bulunanlara şöyle yanıt verdi:

“‘Seçim’ ile kastedilen oy verme günü değildir, seçimin ilan edilip seçim hukukunun başladığı tarihtir. İktidar ve kimi muhalifler de diyor ki, ‘Hayır, seçim ile kastedilen oy verme günüdür.’ Neden? İki gündür, YSK’nın 2011 tarihli bir kararına (ki başka kararları da bu hatalı yoruma örnek gösterilebilir) atıf yapılıyor.

“YSK 2011’de, seçimi ‘oy verilen gün’ şeklinde yorumlamış. Doğru, böyle yorumladı ve yorum yanlıştı. O kararda üç üye ‘karşıoy’ yazarak çoğunluk görüşüne itiraz etti ve o üç üye haklıydı. Bu kadar basit.

“Ne demiş, karşıoy yazan üç üye: ‘Seçim hukukunda seçimin başlangıç tarihi, seçim işlemlerinin ve seçim sürecinin işlemeye başladığı tarih olması nedeniyle önemli bir yer tutmaktadır. Bu nedenle, anayasamızın 67. maddesinin son fıkrasının bu yönde mütalaa edilmesi gerekmektedir.’

“Muhalefet bu ‘doğru yorum’u benimsemeli. Yanlışı savunmak, o yanlışa tutunup, ‘Eh canım, böyle bir karar var işte, uzatmayalım artık’ demek neyin nesi? Aynı YSK, 2017 anayasa değişikliği halkoylamasının yapıldığı gün ‘Mühürsüz zarf ve pusulalar da geçerli’ demedi mi? Ardından, atı alan Üsküdar’ı geçmedi mi? Yanlış karar, yanlış karardır.”

“6 Nisan değişiklikleri uygulanamaz”

“Seçim oy verme günüdür” diyenlerin yurt dışında ve havaalanlarında haftalar önce başlayan oy verme işlemini nasıl açıklayacağını soran Doç. Dr. Sevinç, şunları yazdı:

“Seçim, oy verme gününden ibaret değildir. Seçim hukuku ve uygulamaları oy verme günü başlamaz. Zihnimizi ve eylemimizi YSK’nın hatalı kararlarıyla bağlamak durumunda değiliz. YSK’nın şimdi de aynı yönde (2011’deki gibi) karar verme ihtimalinin yüksek oluşu, bizlerin yanlışı kabullenmesi için gerekçe değil. Dolayısıyla, eğer 14 Mayıs’ta bir seçim yapılacaksa Anayasa’nın 67. maddesinin son fıkrası gereğince, Seçim Yasası’nda 2022’de yapılan değişiklikler uygulanamaz, yasanın değişiklikten önceki hali geçerlidir.” (Kısa Dalga)

Yazının tamamı

Gündem