Onur Şener davasında beraat kararına şerh; Onur daha iri ancak 3'ü direncini kırabilir

Onur Şener, geçen yıl 2 Ekim'de, Çankaya ilçesinde sahne aldığı eğlence mekanında, istek parçayı çalmadığı gerekçesiyle çıkan kavgada, boğazı cam bardakla kesilerek öldürüldü. Olaya karışan ve gözaltına alınan 5 kişiden bakanlıkta iş müfettişi İlker Karakaş (35), Ali Gündüz (36), savunma sanayi alanında elektrik mühendisi Semih Soyalp (36) tutuklandı, Gözde Gündüz ve Jale Erberk serbest bırakıldı.

Ankara 31'inci Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki yarılama sonunda tutuklu sanıklar İlker Karakaş ve Ali Gündüz'e "kasten öldürme" suçundan takdir indirimi uygulanarak 25'er yıl hapis cezası verildi. Diğer tutuklu sanık Semih Soyalp ile tutuksuz sanıklar Jale Erberk ve Gözde Gündüz'ün ise delil yetersizliğinden beraatına karar verildi.

Gerekçeli karar açıklandı

Mahkemenin gerekçeli kararı açıklandı. Kararda Onur Şener'in bardaki tüm müşterilere açık müzik performansını bitirdiği, doğum günü kutlaması yapan kolejden 11 eski arkadaşına özel program yapmaya devam edeceği anonsu yaptığı belirtildi. Ancak sanıklardan İlker Karakaş'ın sahnenin yanına gelip, karaokeye eşlik etmeye çalıştığı, bu sırada Onur Şener ile şarkı söyleme konusunda tartıştığı, karşılıklı küfürleştikleri ve itiştikleri, olaya diğer kadın sanıkların da dahil olduğu, daha sonra görevlilerin devreye girmesiyle gerilimin sona erdiği belirtildi. Bir süre sonra arkadaşlarını yolcu etmek için dışarıya çıkan Onur Şener'in, barın önünde bekleyen sanıkların yanına gittiği, bu sırada sanık İlker Karakaş'ın elinde bulunan bira bardağını Şener'in başına vurduğu, elinde kalan bardağın parçalı kısmıyla 2 kez daha vurduğu, sanık Ali Gündüz'ün de Şener'e vurduğu ve Şener'in, hayati bölgelerini hedef alan kırık cam bardak darbelerinin etkisi ile yaşamını yitirdiği belirtildi. Şener'in vücudunda 5 keskin cisim yarası olduğu belirtildi.

'Ani gelişen öldürme kastı'

Sanık İlker Karakaş'ın, kırık bira bardağı ile Şener'in hayati bölgelerini hedef alarak birden fazla darbe ile yaralama eylemini gerçekleştirdiği, ani gelişen öldürme kastı ile saldırdığı ve "kasten öldürme" suçunu işlediği belirtildi. Sanık Ali Gündüz'ün de arkadaşı İlker Karakaş'a engel olmak yerine, onun daha sonraki eylemlerini kolaylaştırır şekilde, elinde derin kesi ve kolunda orta derecede kemik kırığına neden olacak şiddette Onur Şener'le mücadeleye devam ettiği belirtildi. Ali Gündüz'ün, İlker Karakaş ile birlikte eylem birlikteliği ile güçlü fizik yapısına sahip olan Onur Şener'in direncini kırıp "kasten öldürme" suçuna iştirak ettiğine dikkat çekildi.

Beraat kararı verilen tutuklu sanık Semih Soyalp'in ise ani gelişen kavgayı ayırmaya çalışmasının dışında başka bir amaç içinde olduğu yönünde her türlü şüpheden uzak, kesin ve inandırıcı delil bulunmadığı belirtildi. Tutuksuz sanıklar Jale Erberk ve Gözde Gündüz'ün de doğrudan suça iştirak ettikleri veya eylemi kolaylaştırdıkları yönünde delil bulunmadığına dikkat çekildi.

Mahkeme Başkanı'ndan karşı oy

Ancak Mahkeme Başkanı Mehmet Ali Karaseyfioğlu, tutuklu sanık Semih Soyalp'in beraat kararına muhalefet ederek, karşı oy verdi. Karaseyfioğlu'nun karşı oy gerekçesinde; Onur Şener'in kafa, ağız, boyun ve sol ön koldan derin keskin cisim yarası, sol göz, alın, yüz, yanak, çene, karın, kollar ve bacak kısımlarında çok sayıda ekimoz ve çok sayıda kesi, lezyonlar ve sıyrık şeklinde yaralar olduğuna dikkat çekildi. Sanıklar İlker Karakaş, Ali Gündüz ve Semih Soyalp'in ellerindeki cam bardaklar ile Şener'e saldırıp, eylem birlikteliği içinde hareket ettikleri belirtildi. Onur Şener'in adli tıp raporu doğrultusundaki kilosu, fiziksel yapısı ile iri yapılı ve cüsseli biri olduğuna dikkat çekildi. Onur Şener'in, sanıkların duruşmada gözlemlenen fiziksel yapılarına göre daha iri yapılı ve kuvvetli olduğu, 1 veya 2 sanığın direncini kırmasının mümkün görülmediği ve ancak 3 sanığın eylem birlikteliği içinde hareket etmesi halinde Onur Şener'in direncini kırmalarının mümkün olacağı belirtildi. 3 sanığın ellerinde kesici cisim yaralarının bulunduğu, bu şekilde ellerinde cam bardak gibi kesici cismin bulunduğunun maddi delillerle sabit olduğu, maktul ile çok şiddetli ve yoğun bir şekilde kavgaya tutuşup, birlikte hareket ederek, maktulün direncini kırarak, birbirlerinin eylemlerini kolaylaştırdıklarına işaret edildi. Bu nedenle Semih Soyalp'in de "kasten öldürme" suçundan cezalandırılması gerektiği belirtildi.

'Kavga için gittiğine dair delil yok'

Gerekçeli kararda ayrıca, Onur Şener'in sanıkların yanına kavga etmek için gittiğine dair herhangi bir tanık veya delil bulunmadığı, elinde bardak, şişe veya herhangi bir şey bulunmadığı, herhangi bir söz ve davranış sergilemediği için sanıklar lehine haksız tahrik indirimi uygulanmadığı belirtildi. Kararda, sanıkların sosyal ilişkileri, fiilden sonraki ve yargılama sürecindeki davranışları, cezanın gelecekleri üzerindeki olası etkileri de göz önünde bulundurularak sanıklara verilen cezada takdir indirimi uygulandığı belirtildi.

'İstinafta etkili olacaktır'

Şener ailesinin avukatı Meltem Banko, "Bu cinayeti 5 sanık birlikte müşterek faillik sıfatıyla işlemişlerdir. Sadece 2 sanığa bu cezanın verilmesi, kamuoyu vicdanını rahatlatmamıştır. 3'üncü kişiyle ilgili mahkeme başkanının karşı oy yazısı büyük önem arz etmektedir. Mahkeme başkanı karşı oy yazısında açık bir şekilde Onur Şener'in fiziki yapısının sanıklara göre çok daha iri olduğunun ve 2 sanığın Onur Şener'i bu şekilde öldürmeye yetecek güce sahip olmadıklarını beyan etmiştir. Yani buradan şunu anlıyoruz; bu cinayet ancak 3 erkek sanığın iştirakiyle mümkün olabilir. Dolayısıyla başkanın karşı oy yazısının istinaf mahkemesi noktasında çok etkili olacağını düşünmekteyiz. Tahliye olan 3'üncü erkek şahıs Türkiye'de mi, yurt dışında mı bilmiyoruz. Bu konu ailenin kafasında ciddi endişelere sebebiyet vermektedir. Biz yüksek yargıdan adaleti bekliyoruz ve diğer sanıkların da hak ettikleri cezayı alacaklarından şüphemiz yoktur" dedi. (DHA)