Osman Kavala: Helalleşme nereye varır?

Osman Kavala: Helalleşme nereye varır?
Gezi davası kapsamıda tutuklu olan işi nsanı Osman Kavala, "Kılıçdaroğlu'nun güçlü bir Cumhurbaşkanı adayı olması, daha çok sembolik olma niteliği taşıyan helalleşme ziyaretlerine siyasi bir anlam kazandırıyor" dedi.

Gezi davası kapsamında cezaevinde Osman Kavala, T24'te yayımlanan yazısında CHP lideri ve millet ittifakı adayı Kemal Kılıçdaroğlu'nun helalleşme çağrısını değerlendirdi.

"Buradaki "helalleşme" sözcüğü farklı bir içeriğe sahip; yeni bir ilişkinin başlamasının şartlarını ifade ediyor" diyen Kavala özetle şunları yazdı:

"(...) Herhangi bir barışma girişiminin sulhe varma yönünde ilerlemesinin ön şartı, belirli bir toplum kesimi için eşitsizlik, adaletsizlik, mağduriyet yaratan eylemlerin, düzenlemelerin sona erdirilmiş olması.

Geçmişte olan adaletsizliklerin onarılmakta olduğu ve bundan sonra adaletsizliklere izin verilmeyeceği inancının güçlenmesi, sulhe varma sürecini harekete geçiren en önemli öğe.

Bunun için, elbette, bağımsız ve evrensel hukuk normlarına göre çalışan bir yargı kurumuna, suç işleyenlerin uygun biçimde cezalandırılmasına ihtiyaç var. Ancak adalet duygularının tatmin edilmesini sağlayacak tek araç yargı değil. Amaçlanan, adaletsizliklere dolaylı da olsa katılmış, bunları desteklemiş ya da rıza göstermiş olan en fazla sayıda bireyin, inkârcılık ve savunma refleksleri göstermeden sorumluluklarını kabul etmesi, pişmanlık hissetmesi. Yani bir iç değişim geçirmeleri.

(...) Kılıçdaroğlu'nun güçlü bir Cumhurbaşkanı adayı olması, daha çok sembolik olma niteliği taşıyan helalleşme ziyaretlerine siyasi bir anlam kazandırıyor. Seçilmesi halinde böyle bir misyonu olduğunu vurgulayarak göreve başlayacak ilk Cumhurbaşkanı olacak.

Geçmişte kutuplaşmalara kaynaklık eden ideolojik çizgileri benimsemiş hareketlerden gelen altı siyasi partinin hukuk ve demokrasi ilkelerinin hayata geçirilmesi temelinde ortak bir program hazırlamış olmaları, toplumsal mutabakatın sağlanabilmesi bakımından son derece önemli. Bu durum helalleşme vaatleri için teminat olarak da görülebilir.

İttifaktaki partilerin liderlerinin ve yönetici kadrolarının bir kısmı daha önce içinde bulundukları siyasi yapılarda anti demokratik uygulamalara şahit oldular, bunlara maruz kaldılar. Bunun, onları, savunageldikleri değerlerin ötekileştirmeye yol açan politikaları haklı göstermek için nasıl kullanıldığı konusunda daha duyarlı hale getiren bir deneyim olduğunu düşünüyorum.

Selahattin Demirtaş'ın mesajlarında, HDP yönetiminin yaptığı açıklamalarda da toplumsal mutabakatın, uzlaşmanın bir demokrasi hedefi olarak vurgulanıyor olmasının, helalleşme siyaseti için uygun ortam yaratılmasına katkı sağlayıcı etkisi olacaktır.

İktidar değişikliği hâlinde, devlet kurumlarının hukuk ve demokrasi normlarına göre işlemeye başlamasının yanı sıra partiler arasındaki diyalog ve işbirliğinin sürmesinin farklı toplum kesimlerinin aralarındaki ilişkilerin düzelmesine, ortak değerler etrafında mutabakat sağlanmasına yönelik güçlü bir siyasi ve psikolojik etki yaratacağına inanıyorum. Bu durumda helalleşme sulhe varmanın yolunu açabilir." (Kısa Dalga)

Yazının tamamı

Gündem