Sancar: Meclis’te OHAL ilanına hayır diyeceğiz

Sancar: Meclis’te OHAL ilanına hayır diyeceğiz
HDP Eş Genel Başkanı Mithat Sancar, “Bu gördüğünüz yıkıntılar dün Antakya ve Samandağ’da gördüğümüz felaket bir düzenin çöküşüdür. Rant, yolsuzluk ve denetimsizlik düzeni insanlarımızın üzerine çökmüştür. Bu düzeni değiştirmemiz gerekiyor” dedi.

HDP Eş Genel Başkanı Mithat Sancar, deprem bölgesindeki Hatay’ın ardından Adana’da incelemelerde bulundu.

Sancar, Adana Şehir Hastanesinde yaralıları ve yakınlarını ziyaret etti. Ardından depremzedeleri ziyaret eden Sancar, Yurt Mahallesinde Adana Büyükşehir Belediye Başkanı Zeydan Karalar ve CHP’li Levent Gök ile görüşerek çalışmalar hakkında bilgi aldı.

Sancar, daha sonra yaptığı açıklamada, “Dün bütün gün Antakya ve Samandağ’da ziyaretlerde ve incelemelerde bulunduk, depremzedeleri dinledik. Gördüğümüz manzara karşısında yüreklerimiz yanıyor. Çok büyük bir yıkım var. Kayıplar çok fazla, acı çok büyük. Bugün Adana’dayız. Burada yine can kayıpları var, yıkım var ama tabii Maraş, Adıyaman, Malatya ve Antakya ile kıyaslanamaz. Toplamda kayıplar çok fazla. Bütün halkımıza geçmiş olsun dileklerimizi yineliyoruz. Hayatını kaybeden bütün insanlarımıza Allah’tan rahmet, yakınlarına sabır diliyoruz” dedi.

“İktidar doğal afeti felakete dönüştürdü”

Hiçbir depremin tek başına bu kadar can kaybı ve yıkıma yol açmayacağını söyleyen Sancar, “Bir doğal afet olan depremleri, toplumsal felakete ve insanlık trajedisine dönüştüren şey bizatihi iktidarlardır, siyasi düzenlerdir” dedi.

Sancar, yıkımın büyüklüğü ve can kayıplarının fazlalığını şöyle açıkladı:

“Bu kadar çok sayıdaki binanın yıkılmış olması öncelikle ranta dayalı imar ve şehir politikalarının sonucudur. Aynı şekilde yolsuzluk ve denetimsizlik de bu kadar sayıda binanın yıkılmasında çok önemli bir etkendir. Bundan da siyasi iktidar sorumludur. Bugüne kadar alınmayan tedbirler, buraya aktarılmayan kaynaklar, yapılmayan hazırlıklar yıkımın boyutlarının bu kadar büyük olmasının temel sebebidir. Deprem gerçekleştikten sonra acil yardım ve kurtarma çalışmalarının gecikmiş olması, hatta birçok yerde hiç yapılmamış olması da can kayıplarını artırmıştır. Hem de kurtarılabilecek binlerce insanın hayatını kaybetmesine yol açmıştır.”

“Acil hiçbir ihtiyaç karşılanmıyor”

Antakya’da belediye başkanın verdiği bilgiye göre 2600 civarında binanın çöktüğünü ve bunlardan sadece yüzde 2’sinde kurtarma çalışmaları yapıldığını söyleyen Sancar, “Biz de dün orada kurtarma çalışması adına ciddi herhangi bir faaliyet görmedik. İlk anda hızla müdahale edilebilseydi belki binlerce canımız aramızda olacaktı, yaşıyor olacaktı. Evleri yıkılan veya hasar gören insanlarımız sokaklarda; çadır yok, su yok, battaniye yok, gıda yok. Kısacası acil hiçbir ihtiyaç karşılanmıyor” diye konuştu.

“Sivil dayanışmaya izin verilseydi kayıplar daha az olacaktı”

İktidarın dayanışmayı engellediğini kaydeden Sancar, “İnsanlar sokakta aç susuz yaşamak ve hayatta kalmak zorunda kalıyorlar. Bu kadar acı üzerine bir de bunlar ekleniyor. Eğer gerçekten büyük bir sivil dayanışmaya izin verilseydi, kayıplar daha az olacaktı. İnsanlar acil ihtiyaçları beklerken iktidarın bunları karşılamaması bir yana, karşılayabilecek girişimleri de engellemesi asla kabul edilemez. Bütün bu sorumluluk ortadayken, acı bu kadar büyük, yıkım bu kadar ağırken bir de üstüne OHAL ilan ediliyor” dedi.

“Meclis’te OHAL ilanına hayır diyeceğiz”

Sancar, şöyle devam etti: “Olağan yetkiler ve imkanlarla pek çok şey yapılabilirdi ama bunlar yapılmadı. Şimdi OHAL ilan etmenin hiçbir haklı ve meşru gerekçesi yok. Olağan hukuk düzeni içerisinde mevcut yetkiler kullanılarak ve imkanlar seferber edilerek tedbirler hızla alınabilirdi. Hala da alınabilir. OHAL ilanı, en fazla iktidarın sorumluluğunu gizlemek için kullanılacak bir düzen. Biz yarın Meclis’e gelecek olan OHAL kararnamesini reddedeceğiz. OHAL ilanına hayır diyeceğiz. Asıl büyük kurtarıcı dayanışmadır. Ülkenin dört bir yanında herkes yardım için elinden geleni yapmaya hazır. Halkımızın bu konudaki isteği ve bilinci yüksek. Engellere rağmen bizler dayanışmayı büyütmek zorundayız. Çünkü önümüzde çok zor bir dönem var. Yapılması gereken çok iş var. İnsanlarımızın ihtiyaçları için aralıksız çalışma ihtiyacı var. Bunu da dayanışma ağını örerek gerçekleştirebiliriz.

“Bu felaket bir düzenin çöküşüdür”

“Bu gördüğünüz yıkıntılar dün Antakya ve Samandağ’da gördüğümüz felaket bir düzenin çöküşüdür. Rant, yolsuzluk ve denetimsizlik düzeni insanlarımızın üzerine çökmüştür. Bu düzeni değiştirmemiz gerekiyor. Bunu herkes el ele vererek, güçlerimizi birleştirerek başaracağız. Yıkılan sadece evlerimiz değil insanlarımızın üzerine yıkılan bizatihi bu çürümüş düzendir. Bundan sonra başka felaketler yaşanmaması için bu düzeni değiştirmek sorumluluğumuz var. Başka felaketler yaşamamak için bu bozuk düzeni, ranta ve talana dayalı bu düzeni ve bunun yürütücüsü iktidarı değiştirmemiz gerekiyor.” (Kısa Dalga)

Gündem