Süleyman Soylu'nun depremden on gün önce 'nerede bu devlet sözünü söyletmedik' demesi gündem oldu!
Kahramanmaraş merkezli gerçekleşen 7,7 ve 7,6 şiddetindeki 10 ilde yıkıcı etkiler bırakan depremlerin ardından İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'nun 10 gün önce yaptığı açıklamalar yeniden gündem oldu.
Deprem bölgelerindeki pek çok depremzede devletin enkazlara geç müdahale ettiğini, yardımların yetersiz olduğunu ifade ederken Soylu'nun depremden 10 gün önce Kastamonu'da yaptığı konuşma gündeme geldi.
"Bizi hep ezmiştir"
Soylu yaptığı konuşmada şu ifadelere yer verdi:
"Biz çocukken televizyonları seyrettiğimizde, siyah beyaz TRT'yi, ülkemizde deprem, sel, afet olurdu. 10 gün, 1 ay sonra mikrofon bir annemize, oradaki vatandaşımıza uzatılırdı. İlk cümle şu olurdu: 'Nerede bu devlet?'
Aslında bu millet vefakar, kadirşinas, yardımsever, birbirinin zor gününde beraber olan bir millet. Ama oradaki o afete düşen insanların beklediği tek bir şey var. Devlete askere gel, gelir. Fedakarlık yap, yapar. Bir zor dönemde ortaya cesaretini koy, koyar. Bu millet devletine meftun bir millettir. Bir kere ondan destek bekler. Zor zamana düştüğünde, deprem, sel, afet olduğunda, 'Elini bana uzat' der. 'Ben buradan çıkarım ama senin bana elini uzatmanla daha kolay çıkarım' der.
'Nerede bu devlet' lafı çocukluğumuzdan itibaren bizi hep ezmiştir. Çünkü biz 16 devleti hem de zor zamanlardan beri kuran bir ecdadın evladıyız. Bu coğrafyada bin yıldır varız.
"Herkesten önce orada olmak birinci vazifeniz"
Recep Tayyip Erdoğan eser derken sadece binalar, köprüler, barajlar yapmadı. Sadece bu ülkenin insanlarına yollar, Avrasya Tünelleri, herkesin itiraz ettiği zamanda şehir hastaneleri yapmadı. Dünyanın en büyük havalimanından birisini yapmadı.
Ben bu ülkenin evladıyım, hepinizin huzurunda söylüyorum; hakkımızı yiyenlere eğer bugün itiraz edebiliyorsak, eğer Amerika bütün dünyaya haksızlık yaparken, 'Biz size bu haksızlığı yaptırmayız' diyerek onları deşifre edebiliyorsak, Tayyip Erdoğan bu ülkenin evlatlarına bir şey kazandırdı. Özgüveni ve cesareti kazandırdı. Ve milleti ezgin, milleti mahcup bırakmadı.
Sel felaketi oldu, afet bölgesiyiz. Bizim yapmamız gereken tek şey, Cumhurbaşkanımızın bize söylediğiydi. Bir depremle bir afetle karşı karşıya kalırsak herkesten önce orada olmak sizin birinci vazifenizdir. Uyku olmayacak, mesele bitene kadar orada çalışacaksınız. Ve milletimiz siz oradan çıkarken, karşı karşıya olduğu sıkıntıyı bir kenara bırakacak.
"'Nerede bu devlet' sözünü bir kez milletimize söylettirmedik"
Elazığ'dan Malatya'ya, Giresun Dereli'deki sel afetinden İzmir depremine, Antalya'daki, Muğla'daki yangından Antalya Kumluca'daki sel afetine kadar, Bartın, Kastamonu, Bozkurt, Çatalzeytin'deki sel afetlerinden Sinop Ayancık'a kadar hemen hemen her noktada neyle karşı karşıya kalmışsak, Allah, millet, şu gökyüzü şahittir; çocukluğumuzda ezgin olarak duyduğumuz, 'Nerede bu devlet' sözünü bir kez milletimize söylettirmedik. 'Allah devletten, milletten razı olsun' sözünü ifade ettirdik.
2011'deki Van depreminde Türkiye bambaşka bir zihniyet devrimi ortaya koydu. Ben iyi hatırlıyorum. İstanbul'da 1999'daki depremde Yalova, Kocaeli, Sakarya'daki depremde günlerce insanların ne sıkıntı çektiğini, devletin ulaşamadığını gördük. Bugün 65 binin üzerinde ev yapıldı, 50 bini teslim edildi. Evler bu geçmişte bildiğimiz sosyal konut, afet evleri değil." (Kısa Dalga)
Abone Ol
İyi gazetecilik posta kutunda!
Güncel haberler, haftalık ekonomi bülteni ve Pazar derginiz Plus’ı email olarak almak için abone olun.