'Süper bonoya itiraz eden bürokratlar var'

'Süper bonoya itiraz eden bürokratlar var'
Dünya gazetesi yazarı Alaattin Aktaş: "Şimdi gündemde süper bono var. Yani enflasyona endeksli bono ya da tahvil. Böyle bir aracın ekonomi için nasıl bir tahribat yaratacağını gören, bunu idrak eden ve bu yüzden itirazını dile getiren bürokratlar var."

Türkiye, dün peş peşe yapılan açıklamaları konuşuyor. Dünya gazetesi yazarı Alaattin Aktaş, "Şimdi gündemde süper bono var. Yani enflasyona endeksli bono ya da tahvil" dedi. Aktaş, bugünkü köşe yazısında süper bono konusunda özetle şunları yazdı:

"(...) Şimdi gündemde süper bono var. Yani enflasyona endeksli bono ya da tahvil.

Geçenlerde de yazdık; böyle bir kağıt çıkarıldığı takdirde muhtemelen bir yıldan uzun vadeli olacaktır ve dolayısıyla adı da tahvil olacaktır. Ama neyse, adına takılmayalım...

Şimdi piyasalar acaba bu borçlanma aracı çıkarılır ve bundan dolayı kur hızla geri gelir ve borsa yine çakılır mı, diye endişe içinde.

Belki; çünkü dedik ya birileri 20 Aralık’ta fena hırpalandı. Zaten Maliye Bakanımız da o dönemde yüksek kurdan döviz alanların vatandaşlar olduğunu ve onların zarara uğradığını açıkça söylemişti.

Şimdi o günlerden ders çıkaranlar daha temkinli hareket ediyor olabilir mi? Biraz öyle gibi görünüyor.

Örneğin döviz artıyor artmaya ama aralık ayındaki gibi bir tırmanma yok.

Hisse senedi piyasasında ufak ufak düşüşler görülüyor, herkes sanki ne olur ne olmaz düşüncesiyle hareket ediyor.

Bütün bu kaygıları artıran en büyük etken Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın ısrarla yine faiz konusuna değinmeye başlamış olması.

Bilindiği kadarıyla enflasyona endeksli bu borçlanma aracından alabilmenin temel koşulu döviz hesabını bozdurmak.

“Ben TL verip bundan alayım” yok! İlla döviz bozdurulacak. Çünkü derdimiz dövizle.

Peki döviz bozduruldu ve bu kağıt alındı. Ya vade süresince döviz enflasyondan daha fazla artarsa. Herhalde bunun çaresi düşünülecek ve kur artışı fazla olursa aradaki farkın ödeneceği taahhüt edilecek.

Halledilmesi gereken başka bir sorun daha var. Artık TÜİK’in açıkladığı orana bırakın vatandaşı, kurum çalışanları bile inanmaz olmuşken vatandaşın bu orana endekslenmiş bir kağıda ilgi gösterebilmesinin yolu enflasyonun üstüne çok iyi bir fark verilmesinden geçiyor. O artı puan ne kadar olacak, belli değil.

Zaten KKM gibi özünde ekonominin temeline dinamit koymak anlamına gelecek bu uygulamanın bunca zamandır hayata geçirilememesinin temelinde de bu tür detaylarda anlaşılamaması yatıyor.

Böyle bir aracın ekonomi için nasıl bir tahribat yaratacağını gören, bunu idrak eden ve bu yüzden itirazını dile getiren bürokratlar var.

Hiç kimse sanmasın ki bürokrasi her söylenene anında evet diyor.

Bakın etrafınıza, son dönemde olan bitene, bunu çok somut biçimde görebilirsiniz zaten."

Abone Ol

İyi gazetecilik posta kutunda!
Güncel haberler, haftalık ekonomi bülteni ve Pazar derginiz Plus’ı email olarak almak için abone olun.

Ekonomi