Suruç Katliamı'nda yaşamını yitirenler İzmir'de anıldı

Suruç Katliamı'nda yaşamını yitirenler İzmir'de anıldı
Suruç’ta IŞİD’in bombalı saldırısı sonucu hayatını kaybeden 33 kişi için İzmir’de anma düzenlendi, yaşamını yitirenler anısına denize karanfil bırakıldı.

Kısa Dalga - Şanlıurfa’nın Suruç ilçesinde 2015 yılında IŞİD’in bombalı saldırısı sonucu 33 kişinin hayatını kaybettiği olayın 9'uncu yılında İzmir'de anma programı düzenlendi.

Konak ilçesi Türkan Saylan Kültür Merkezi önünde Gençlik Örgütleri tarafından gerçekleştirilen programda, saldırıda yaşamını yitiren 33 kişi anıldı. Grup basın açıklamasının ardından yürüyüş yaparak hayatını kaybedenler anısına denize karanfil bıraktı.

Anma programında konuşan ve Suruç'taki saldırıdan yaralı kurtulan Koray Türkay, şunları söyledi:

"9 yıldır Suruç katliamını unutturmamak için mücadeleyi hep birlikte sürdürmenin umudu ve gururuyla buradayız. Bugün daha önceki yıllarda gerçekleştirdiğimiz anmalara yapılan saldırılar gibi bugün de Ankara'da arkadaşlarımız işkenceyle gözaltına alındılar. Birçok defa Suruç katliamı anmasına devletin işkenceyle saldırılarına şahitlik ediyoruz. Bunun bir anlamı var; çok iyi biliyoruz. Biz bu katliamın mağdurları olarak bu katliamın tanıkları olarak o günden bugüne saray rejiminin bu katliamda nasıl aktif rol aldığını iyi biliyoruz. Ama toplumun büyük kesimi maalesef 7 Haziran, 1 Kasım 2015 tarihleri arasındaki bu süreçte yaşananları hatırlamıyor ve devletin özel, sistematik politikalarıyla unutturuluyor. Ama yılmadan usanmadan Suruç ve Ankara Gar katliamlarının nasıl gerçekleştirildiğini meydanlarda anlatmak boynumuzun borcu. Devlet neden anmalara saldırıyor? Çünkü bu katliamların örgütlenmesi, planlanması ve IŞİD'e vermiş olduğu desteğin açığa çıkmasının toplum tarafından görülmesini, bilinmesini engellemek istiyor.

7 Haziran, 1 Kasım arasında iktidarın iktidarını kaybetmesi üzerine ortaya koyduğu bir senaryo, katliam senaryosudur. Peki bize bütün bu katliam sürecinin haberini ilk veren kimdi? Şu sözü hatırlıyor muyuz, meydan meydan 'Dört yüz sandalyeyi verin, bu iş huzur içinde çözülsün' diyen kimdi arkadaşlar? Bu sözü, bu katliam sürecini ortaya ilk olarak haber veren sarayda Recep Tayyip Erdoğan'dı. Dolayısıyla biz bugün 20 Temmuz Suruç katliamının adalet arayıcıları olarak bu katliamda parmağı olan herkesle bir gün hesaplaşacağımızı biliyoruz, bu hakikat çerçevesinde bu mücadeleyi sürdürüyoruz. Değil 9 yıl 90 yıl geçse de kimse 7 Haziran, 1 Kasım 2015 arasındaki sürecin halının altına süpürülmesine neden olamayacak. Çünkü hakikat için, adalet için mücadele edenler var."

izmir-2.jpg

"Katliamlarınıza boyun eğmiyoruz, korkmuyoruz"

DEM Parti İzmir Milletvekili Burcugül Çubuk da şunları söyledi:

"Suruç Katliamı, faili belli, geleceği belli bir katliamdı. Yargılama sürecinde fail de ortadan kaybedildi, adalet de yok edildi. Bizim burada yürüttüğümüz mücadele yıllardır şunun içindir; biz katliamlarınıza boyun eğmiyoruz, korkmuyoruz, sokaklardan çekilmiyoruz. Halkların kardeşliği için, halkların barışı için, eşitliği için, adalet ve özgürlük için, mücadele etmeye devam edeceğiz. Bizler sizin savaş politikanızla üzerini örttüğünüz bütün suçların peşinden gitmeye devam edeceğiz. Sizlerin savaş politikanızla yürüttüğünüz sömürgeciliğin peşinden gitmeye ve ortadan kaldırmak için mücadele etmeye devam edeceğiz." (Haber Merkezi)

Abone Ol

İyi gazetecilik posta kutunda!
Güncel haberler, haftalık ekonomi bülteni ve Pazar derginiz Plus’ı email olarak almak için abone olun.

Gündem