Suskunluğunu bozan Merkel Rusya politikasını savundu
Eski Almanya Başbakanı Angela Merkel, Ukrayna savaşı ve Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile geçmişteki ilişkileri hakkında ilk kez ayrıntılı açıklamalarda bulundu.
Almanya'nın başkenti Berlin'in dünyaca ünlü sanat merkezlerinden Berliner Ensemble Tiyatrosu'nda, seyircilerin önünde gazeteci/yazar Alexander Osang'ın sorularını yanıtlayan eski şansölye Merkel, Rusya'nın Ukrayna'ya saldırmasını "büyük bir trajedi" olarak gördüğünü ifade ederek, kendine "Bu savaş önlenebilir miydi?" sorusunu sorduğunu dile getirdi.
16 yıllık başbakanlığı döneminde Moskova ile sürekli diyalogtan yana olan ve iki ülke arasındaki ekonomik ilişkilerin gelişmesine katkı sağlayan Merkel'in bu tutumu günümüzde kendi partisi Hristiyan Demokrat Birlik'te (CDU) sorgulanıyor. Nitekim partinin yeni genel başkanı, Merkel'in parti içi muhalifi Friedrich Merz de, Almanya'nın son 20 yıldaki dış ve güvenlik politikalarını sert sözlerle eleştiriyor.
Diplomatik girişimlerin başarısızlıkla sonuçlanmasının onların yanlış olduğu anlamına gelmediğini belirten Merkel, Rusya ile ilgili izlediği siyasetin doğru olduğunu savunarak, "Bu yüzden özür dilemeyeceğim" diye konuştu.
"Ticaret yoluyla değişim" tezinin savunucularından olmadığını dile getiren Merkel, "Putin'in ticaret aracılığıyla dönüştürüleceğine inanmıyordum" söyleminde bulundu.
8 Aralık 2021'de Başbakanlık görevini Sosyal Demokrat Partili (SPD) Olaf Scholz'a devreden Merkel, Putin'in demokrasiyi reddetmesine karşın Rusya'nın her zaman Avrupa'nın komşusu olarak kalacağını ve tamamen göz ardı edilemeyeceğinin de bir gerçek olduğunu sözlerine ekledi.
Siyasi bir yakınlaşmanın mümkün olmadığı durumlarda en azından "bazı ticari ilişkilerin mantıklı olacağını" belirten 67 yaşındaki Merkel, "Rusya ile savaş halinde olmadığımız asgari müşterekler (Modus Vivendi) bulmak yerine, tüm farklılıklara rağmen bir şekilde bir arada yaşamanın Almanya'nın çıkarlarına uyacağını" söyledi.
RUSYA'YI DAHA ÖNCE DE İKİ KEZ KINAMIŞTI
Merkel, Rusya'nın Ukrayna'ya saldırdığı gün Moskova'yı sert sözlerle kınamış, saldırıyı "derin bir kopuş" olarak tanımlamış ve geçen hafta Alman Sendikalar Birliği'nin (DGB) etkinliğinde saldırıyı "barbarca" olarak nitelendirmişti. Merkel burada yaptığı konuşmada ayrıca, Rusya'nın tüm uluslararası hukuk kurallarını nesnel bir şekilde ihlal ederek hata yaptığını savunmuştu.
Gelişmelerin önlenip önlenemeyeceğine ilişkin soruya yanıt veren Merkel, "Soğuk savaşları sona erdirmenin hiçbir zaman mümkün olmadığı açık" dedi.
Putin'in 2007 yılında Soçi'de kendine, "Sovyetler Birliği'nin dağılmasının 20. yüzyılın en kötü olayı olduğunu" söylediğini ifade eden Merkel, bu nedenle ona hiçbir zaman tam olarak güvenmediğini anlattı. Angela Merkel buna karşın, "Rusya'nın Batı tarafından sürekli aşağılandığı" görüşünü ise hiçbir zaman paylaşmadığını vurguladı.
Gazeteci Osang, Ukrayna Büyükelçisi Andriy Melnik'in yönelttiği bir soruyu da okudu. Melnik sorusunda, Rus saldırısını, yatıştırma politikasıyla Merkel'in mümkün kıldığını iddia ederken, Merkel bunu reddetti. Rusya'nın 2014 yılında Kırım'ı ilhak etmesinden sonra imzalanan Minsk Barış Anlaşmasını hatırlatan Merkel, söz konusu anlaşma sayesinde Putin'in Ukrayna'ya büyük çaplı zarar vermesinin önlendiğini kaydetti. Eski Almanya Başbakanı aradan geçen yedi yılda Ukrayna'nın geliştiğini ve şimdi direnebilecek güce ulaştığını da vurguladı.
Merkel ayrıca emeklililk günlerini gezerek ve okuyarak geçirdiğini belirterek, bundan sonra doğrudan politikaya müdahele etmeyeceğini vurguladı.
TİTREME NÖBETLERİNİ ANLATTI
Merkel, başbakanlık görevinin son dönemlerinde ekranlara da yansıyan titreme nöbetleri hakkında da konuştu. Nöbetlerin iki ana sebebi olduğunu söyleyen Merkel, annesinin ölümünden sonra çok yorgun düştüğünü ve bu durumdan çok etkilendiğini söyledi. Merkel, nöbetlerin ikinci sebebinin de çok az su içmekle ilgili olduğunu anlattı.
Abone Ol
İyi gazetecilik posta kutunda!
Güncel haberler, haftalık ekonomi bülteni ve Pazar derginiz Plus’ı email olarak almak için abone olun.