Yazı Dizisi-3 Konteynerler ve çadır kentlerde yemek dağıtımı seçimden sonra biterken çadırlara yılan giriyor, sular hasta ediyor
Kahramanmaraş merkezli 7.7 büyüklüğündeki depremde Adıyaman, Kahramanmaraş ve Hatay büyük bir yıkıma uğradı. Bu kentlerde binlerce insan hayatını kaybederken on binlercesi de yaralandı.
Yaşam normale dönmüyor
Depremin üzerinden aylar geçmesine rağmen yaşam normale dönmüyor. Depremzedeler unutulduklarını ifade ederken bir yandan da bölgede devam eden depremler nedeniyle diken üstündeler. Hissedilen her sarsıntı depremzedelere 6 Şubat’taki gibi bir deprem yaşama ihtimalini hatırlatıyor.
Kısa Dalga olarak gittiğimiz deprem bölgesindeki 3 kentin sorunlarını ele aldığımız yazı dizisinde bugün çadır ve konteyner kentlerdeki problemleri anlatacağız
Kahramanmaraş merkezli depremde büyük bir yıkıma uğrayan Adıyaman’da konteyner kentlerdeki en büyük sorunlardan biri su.
Adıyaman’da konteyner kentlerdeki en büyük sorun ‘su’
Suların sık sık kesildiği Adıyaman’ın Gölbaşı ilçesinde bulunan en büyük konteyner kent olan Mimar Sinan Mahallesi 2. Etap TOKİ Konutları'nın yanındaki boş alana kurulan ve Gölbaşı konteyner kenti olarak bilinen alanda kalan 35 yaşındaki Sehtap Girişit, “En büyük eksikliğimiz su. Suyumuz yok, gelse de hemen gidiyor. Su çok büyük bir sorun bizim için şu an. Su yardımı hiçbir şekilde bırakılmamalı” dedi.

‘1 hafta 10 günde anca duş alabiliyoruz’
Konteynerde sıcaktan bunalan ve gölgede oturan bir grup kadına da ‘Su sorunu var mı?’ diye sorduğumuzda hepsinin birden cevabı ‘Var, var hem de çok var’ oldu. Aralarından bir kadın ise “1 hafta 10 günde anca duş alabiliyoruz. Duş alamıyoruz, geliyor geri kesiliyor. İçme suyunu da parayla alıyoruz” dedi. Bir başka kadın da “Konteyner kentte aracı olan bazı yurttaşlar ise içme suyunu dağdan getiriyor" bilgisini verdi.

Musluktan içilen suyun ise karın ağrıttığını belirten kadınlar, ”Sular aktığı zaman da çamurlu akıyor” dedi.
Aylar geçti hala klima yok: ‘Konteynerler yanıyor, içeride durulmuyor’
Ortalama sıcaklığın en az 35 derece olduğu kentte konteynerlerde kalanların bir diğer sorunu da sıcaklık. Klimaların henüz takılmayan konteyner kentlerde kalan bir yurttaş, “Konteynerler çok sıcak, durulmuyor. Bekliyoruz Güneş azalsa da şuraya (konteynerlerin oluşturduğu gölge alan) çıksak. Yanıyor içeride hiç durulmuyor” dedi.
'Yemek alırken karnımız ağrıyordu. 1 haftadır yemek almıyoruz karın ağrımız da kesildi'
Bir başka sorun da konteynerlerdeki duş problemi. Konteynerlerde duş alındığı zaman oturma alanına genelde su geliyor bunun nedeni de duşakabinlerdeki korumalıkların olmaması. Çözüm olarak silikon çekilse de depremzedeler bir faydasının olmadığını söylediler. Öte yandan konteyner kentlerde depremzedelere yapılan yemeklerin de sağlık sorunlarına neden olduğunu söyleyen bir depremzede “Yemek alırken karnımız ağrıyordu. 1 haftadır yemek almıyoruz karın ağrımız da kesildi” dedi.
Yılanlar, fareler, haşereler: ‘Sık sık ilaçlanmalı’
Çadırda ve konteynerlerde kalan depremzedelerin bir diğer problemleri de sık sık yılanlarla, farelerle ve haşerelerle karşılaşılması. Çocuklarla kalanlar için bu durumun çok büyük bir sorun oluştuğunu ifade eden Sehtap Girişit “Sık sık ilaçlanmalı bu alanlar” dedi.
Kahramanmaraş'ta seçimden sonra çadır kent ve konteyner kentlerde yemek dağıtımı sonlandırıldı

Kahramanmaraş’ta Türk Obası Çadır Kenti’nde kalan 70 yaşındaki Ayşe Hanım “Çadırda günler rezillikle geçiyor” diyerek çadırda kalmanın çok zor olduğunu anlattı ve en büyük sorunlarının yılan olduğunu söyledi. Haber için çadır kente henüz gelmeden önce bir çadıra yılan girdiğini ve sokmaması için çadırda kalanların öldürdüğünü söyleyen Ayşe Hanım, “Çadırlar sıcak oluyor, sıkıntı oluyor, çocuklar durmuyor. İşte ne bileyim zor mesele. Yılan çıkıyor. Bizim ev kalmadı. Bir yastık bile getiremedik. Geniş bir süngerin üstünde yatıyoruz” diye konuştu.

Çadır kentte seçimlerden önce yemek dağıtıldığını ancak seçimlerden hemen sonra yemek dağıtımının kaldırıldığını söyleyen Ayşe Hanım, “Malzeme varsa yemek yapıyoruz yoksa yapmıyoruz, ne edelim?” ifadelerini kullandı.
Kahramanmaraş’ın Pazarcık ilçesinde bulunan Yukarı Pazarcık Geçici Konaklama Merkezi’nde kalan emekli Güzide Hanım da tıpkı çadır kentteki gibi konteyner kentte de yemek dağıtımının seçimden sonra sonlandırıldığını belirtti.
'Çamur çoktu, yağmur içeri giriyordu'
Aynı konteyner kentte kalan Fatmanur Hanım’da konteynerlere geçmeden önce çadırda kaldıklarını söyledi ve burada yaşadıklarını şu sözlerle anlattı:
“Çok kötüydü, çok soğuktu. Çocuklarım çok hasta oldular. Çamur çoktu, yağmur içeri giriyordu, eşyalarımız ıslanıyordu. Sürekli hastaneye gidiyorduk.”
Suların düzenli aktığını ancak içince insanların ishale yakalandığını belirten Fatmanur Hanım, “Burada salgın oldu daha önce. Herkes hastaneye akın etti karın ağrısı ve ishalden dolayı. O yüzden hep hazır su tüketmek zorunda kalıyoruz. İçtikleri anda çocuklarımız ishal oluyor. İçirmemeye çalışıyoruz ama bazen de suyu alamıyoruz. Çünkü sular da 13-14 TL.” dedi.
'1000 kişi aynı tuvaleti kullanıyordu'
Konteynerde kalan 60 yaşındaki Hanım Doğruer de geçtiğimiz haftalarda buraya geçmiş. Daha önce çadırda kalan Doğruer, “Çay içmeye korkuyorduk tuvalete gideceğiz diye çünkü tuvaletler çok pisti. 1000 kişi aynı tuvaleti kullanıyordu” dedi.
Hatay'da bir depremzede: 'Devlet bizi bu çileden kurtarsın ama...'
Hatay sokaklarını gezinirken karşılaştığımız depremzede Yusuf Balsever, daha yeni açılan sokaklardan depremde yıkılan evine giderek birkaç parça eşyasını çıkartmış. Şu an Saint Pierre Kilisesi Anıt Müzesi’nin yakınlarında bir çadırda kalan ve depremden sonra hamallık yaparak geçinmeye çalışan Yusuf Balsever, dışarıda sıcaklığın 35-36 derece olduğunu çadırlarda ise 45 derece olduğunu söyleyerek “Devlet bizi bu çileden kurtarsın ama yetişemiyor” dedi. Balsever'in kaldığı çadırda ise sadece yatacak bir yatak bulunuyor.


Yazı Dizisi-2 Depremzedeleri önce deprem sonra zamlar vurdu: Bayramlık bile alamadılar
Abone Ol
İyi gazetecilik posta kutunda!
Güncel haberler, haftalık ekonomi bülteni ve Pazar derginiz Plus’ı email olarak almak için abone olun.

