Mısır'dan Gazze planı: Hamas da Trump da dahil değil

Mısır'dan Gazze planı: Hamas da Trump da dahil değil
27 Şubat'ta Riyad'da Trump'ın Gazze planına alternatif bir planın gündeme gelmesi beklenirken, Mısır'ın planına göre Hamas, yönetimden ve bölgenin yeniden inşası sürecinden dışlanacak.

Kısa Dalga - Kahire, ABD Başkanı Donald Trump'ın Gazze Şeridi'ni ABD'ye ait bir “Orta Doğu Rivierası”na dönüştürme ve Gazze'deki Filistinlilerin Ürdün ve Mısır gibi komşu ülkelere yerleştirilmesi planına alternatif olarak kendi Gazze planını yapmaya hazırlanıyor.

Mısır’ın Dünya Bankası ile birlikte kurguladığı plana göre, Hamas, resmi olarak yönetimden ve bölgenin yeniden inşası sürecinden dışlanacak. Süreç geçici olarak bir sosyal ya da toplumsal destek komitesinin kontrolüne devredilecek. Bu komitede Hamas'ın hiçbir üyesi yer almayacak.

Ancak Hamas'ın Gazze'de gelecekteki askeri statüsü henüz çözülmüş değil ve bu da İsrail'in planı onaylamasının önünde bir engel teşkil edecek gibi görünüyor.

The Guardian’ın haberine göre, Riyad'da 27 Şubat'ta Trump'ın Gazze planına alternatif bir planın tartışılacağı ve bazı bölümlerinin açıklanacağı bir Arap zirvesi düzenlenmesi bekleniyor.

Planın detaylarında ne var?

Plana göre, Gazze'nin yönetimi için Hamas'ın yer almadığı bir ulusal Filistin komitesi oluşturulacak. Gazzelilerin yerinden edilmeyeceği uluslararası bir yeniden yapılandırma da başlatılacak.

Yeniden yapılandırma, 50 Mısır firması ve diğer yabancı şirketler tarafından yürütülecek. Gazze içinde yapılandırma sürerken Gazzelilerin yaşayabileceği 20 bölge oluşturulacak. Gazze Mısır sınırına tünellerin inşa edilmesini engellemek için tampon bölge ve fiziksel bariyerler kurulacak.

Önerilen komitede bağımsız teknokratlar ile sivil toplum ve sendika temsilcilerinin yer alması ve böylece tek bir grubun hakimiyet kurmamasının sağlanması da bekleniyor.

İsrail’in tavrı belirsiz

Öte yandan, başta Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) ve Katar olmak üzere Arap ülkeleri, Filistinlilere Gazze'de kalma hakkı verilmesi ve Mısır ya da Ürdün'e geçici ya da kalıcı olarak sığınmak zorunda bırakılmamaları koşuluyla, yeniden inşayı finanse etmek için mali tekliflerde bulunmaya hazırlanıyor.

Gazze'deki mülklerin saldırılar esnasında yüzde 65'inin yıkılmış olması nedeniyle yeniden inşa için üç ila beş yıl süre öngörülüyor.

Avrupalı kaynaklar Gazze için İsrail'e güvenlik garantisi verilmesi konusunun çözümsüz kaldığını, zira İsrail'in bir Filistin devletine net bir siyasi ufuk sunmaması halinde hiçbir Arap ülkesinin asker vermeye yanaşmayacağını belirtiyor.

Trump’ın planının yankıları

Birleşik Arap Emirlikleri, Katar, Filistin Yönetimi ve Arap Birliği, Mısır ve Ürdün, Filistinlilerin Gazze ve işgal altındaki Batı Şeria'daki topraklarından taşınması planlarını reddediyor.

Suudi Arabistan ise şu ana kadar Hamas'ın yeniden inşa sürecinden ya da Gazze'nin yönetiminden dışlanması yönünde açık bir çağrıda bulunmadı ancak BAE'nin üst düzey diplomatik danışmanlarından Enver Gargaş, Arap Birliği Genel Sekreteri Ahmed Ebul Geyt'in Hamas'ın Gazze yönetiminden çekilmesi yönündeki çağrısını “yerinde ve mantıklı” olarak değerlendirdi ve şunları söyledi:

“Filistin halkının çıkarları, özellikle de Filistinlileri Gazze'den sürme çağrıları ve bunun sonucunda Gazze Şeridi'ni yerle bir eden ve insani ve sosyal dokusunu parçalayan savaşın ışığında, hareketin [Hamas] çıkarlarından önce gelmelidir.”

Ahmed Ebul Geyt, geçen hafta düzenlenen Dünya Hükümetler Zirvesi'nde Trump'ın yaklaşık 2 milyon Filistinliyi Gazze'den çıkarma planına ilişkin de “Bunun bölgeyi barış ve istikrara zarar verecek bir kriz döngüsüne iteceğini belirterek “Bu fikirle 100 yıldır mücadele eden Arap dünyası için kabul edilemez” diye konuştu.

Batı Şeria'yı yöneten Filistin Yönetimi, Batı Şeria ve Gazze arasında iki ayrı idari sistemle kalıcı bir bölünmeye yol açabileceği endişesiyle Trump’ın planını onaylamadı. Filistin Yönetimi'ne hakim olan El Fetih'ten Jibril Rajoub, grubun komite fikrini tartışmayı reddettiğini söyledi ve bunu “bölünmeyi kutsamanın bir başlangıcı” olarak nitelendirdi, “hükümetin ve rejimin birliği” olarak adlandırdığı şeye bağlılığı vurguladı.

ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio ise Trump planına alternatif bir planı dışlamadı ancak “Hamas'ı Gazze Şeridi'nde bırakacak herhangi bir plan sorun yaratacaktır çünkü İsrail buna müsamaha göstermeyecektir ve bu da başa dönmek anlamına gelecektir” dedi.

Ilımlı Arap diplomatlar da Trump planının ne pratik ne de ahlaki açıdan doğru olduğunu söylüyor. Bir kaynak “Bu planla ilgilenmek ve mümkünse insanları bu plandan uzaklaştırmak zorundayız” derken ikinci bir Arap kaynak ise “Hamas tünellerini bir metro ağına dönüştürmek gibi pek çok şey kulağa zorlama geliyor. Bu fikir birdenbire ortaya çıktı” diyor.

Trump ne demişti?

5 Şubat’ta İsrail Başbakanı Netanyahu ile Beyaz Saray’da yaptığı görüşmenin ardından açıklamalarıda bulunan Trump, ABD'nin "Gazze Şeridi'ni devralacağını", Gazzelilerin de "başka bir yere gitmesi gerektiğini" söylemiş, ancak sözünü ettiği planla ilgili neredeyse hiçbir detay paylaşmamıştı.

Trump şunları söylemişti:

"İnsanların geri dönmesi gerektiğini düşünmüyorum. Şu anda Gazze'de yaşayamazsınız. Bence başka bir yere ihtiyacımız var. Bence insanları mutlu edecek bir yer olmalı. Yıllar boyunca baktığınızda Gazze'de hep ölüm olduğunu görürsünüz.

“Bu yıllardır yaşanıyor. Hep ölüm. İnsanları, Gazze'de olduğu gibi vurulmadan, bıçaklanmadan ve öldürülmeden mutlu olabilecekleri güzel evlere kalıcı olarak yerleştirmek için güzel bir alan bulabilirsek."

Kaynak:Alıntı: The Guardian

Abone Ol

İyi gazetecilik posta kutunda!
Güncel haberler, haftalık ekonomi bülteni ve Pazar derginiz Plus’ı email olarak almak için abone olun.

Dünya