Arhavi maden yürünüşüne hazırlanıyor: 'Bu bir yok ediş projesidir'
Kısa Dalga -Artvin Arhavi halkı 24 Ağustos'ta yapılacak maden yürüyüşüne hazırlanıyor. Yürüyüş öncesinde açıklama yapan Arhavili Aycan Sesen, "Bugün köylerimizde maden tehlikesini bildirmeye geldik. 24 Ağustos Cumartesi günü Balıklı köyü merkezinden başlayacak olan yürüyüşümüze tüm halkımızı hep beraber Cumhuriyet Meydanı’nda toplanmaya davet ediyoruz ve ‘madene hayır’ diyoruz" dedi.
Arhavi'de bölge halkı, HES ve taş ocağının ardından şimdi de maden ocağına karşı mücadele ediyor. 10 köyü içine alacak olan 1930,92 hektarlık alanı kapsayan maden arama ihalesini Mehmet Cengiz’in sahibi olduğu Eti Bakır kazandı. İlçe sakinleri ve köylüler ise maden aramasına tepki göstermek için yürüyüşe hazırlanıyor. 24 Ağustos Cumartesi saat 11.00'de Arhavi Balıklı köyünden, köy halkının katılımıyla başlayacak olan maden yürüyüşü, saat 17.00'de Arhavi’de Cumhuriyet Meydanı’nda basın açıklamasıyla sona erecek.
"Bu bir yok ediş projesidir"
İstanbul Barosu avukatlarından Halis Yıldırım, şunları söyledi:
"Vahim bir tabloyla karşı karşıyayız. Aldığım bilgiye göre son 3 ay içerisinde 84 adet ruhsatlandırma yapılmış. Arhavin'in yüzde 81'i, Şavşat’ın yüzde 46'sı ve yine Ardanuç’un yüzde 50 civarında bir sahasını başta altın olmak üzere diğer madenlere ruhsatlandırılıyor. Madenler bölgeye zehrini bırakarak şirket yüzde 97'sini alarak devlete de yüzde 3 pay bırakarak ama zehrini de topraklarımıza bırakarak gidecekler. Bu bir yok ediş projesidir ve bunun için olmak ya da olmamak denilen o sözü tekrar etmek ve olmak için mücadele etmek gerekir."
CHP Artvin İl Genel Meclis Üyesi Yaşar Gülel, "Önce derelerimizi HES'lerle işgal ettiler ve şimdi de yaylalarımızı dağlarımızı madenlerle işgal etmek istiyorlar duyarlı olan bütün vatandaşlarımızı buna karşı çıkmaya davet ediyorum" dedi.
"Doğayı ormanlarımızı bahçelerimizi ve geçmişimizi yok edecek"
Ardanuç Gümüşhane köyünden Murat Budak ise "Köyümüzde maden çalışması yapılıyor ve bizim köylülerimiz, yerel inisiyatifler bu madenin çıkarılmasına karşı çıkıyorlar ve bizde karşı çıkıyoruz. Bize bir faydası yok doğayı ormanlarımızı bahçelerimizi ve geçmişimizi yok edecek" dedi.
Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ) Orman Fakültesi Orman Mühendisliği Bölümü Öğretim üyesi Doç. Dr. Oğuz Kurdoğlu ise şunları söyledi:
"Doğu Karadeniz çok özel nitelikte koruma altında olması gerekirken, büyük bir çevre felaketiyle sonuçlanan ve bu çevre sorunlarını da onlarca yüzlerce yıl devam eden etkiler bırakan faaliyetlerle teslim alınmış durumda. Altın da bundan nasibini aldı. Yaklaşık yüzde 71'i madene ruhsatlı Artvin’in. Türkiye’nin birçok yeri özellikle, Doğu Karadeniz çok özel nitelikte koruma altında olması gerekir ve bu güzel coğrafya ve ne yazık ki bu yatırım denilen ama gerçekten yatırım olmayan büyük bir çevre felaketiyle sonuçlanan ve bu çevre sorunlarını da onlarca yüzlerce yıl devam eden, etkiler bırakan faaliyetlerle teslim alınmış durumda. Bunun bir an önce durdurulması ve Doğu Karadeniz’in ciddi bir restorasyona uğratılması lazım. Aslında Birleşmiş Milletler kararıdır, Doğayı Koruma Vakfı ile ve bütün doğa kuruluşlarıyla önümüzdeki on yıl restorasyon yılı olarak kabul edilmiştir dünyada. Bizler doğayı yeniden eğer yeşertemezsek yeniden diriltemezsek ve gittikçe de ormanları ve yeşil alanları kaybedersek iklim değişikliği nedeniyle oluşan problemlere karşı daha dirençsiz hale geleceğiz. Ne yazık ki çok daha büyük zararlar göreceğiz.
Abone Ol
İyi gazetecilik posta kutunda!
Güncel haberler, haftalık ekonomi bülteni ve Pazar derginiz Plus’ı email olarak almak için abone olun.