DEM Parti ve CHP'den ortak açıklama
Kısa Dalga - Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Özgür Özel, Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Eş Genel Başkanları Tuncer Bakırhan ve Tülay Hatimoğulları ile CHP Genel Merkezi'nde bir araya geldi.
Görüşmenin ardından ortak basın toplantısı da düzenlendi.
Kayyımlara dair konuşan Tuncer Bakırhan, "Bu mesele sadece DEM Parti'nin değil hepimizin meselesidir. CHP'nin bu konuda ortaya koyduğu pratik değerliydi. Bu ülkeyi umarım bu ayıptan kurtarabiliriz" dedi.
Özgür Özel de "Samimiyetle ve şeffaflıkla davranılırsa Türkiye 40 yıldır çözemediği ve hepimize çok acılar yaşatmış bir sürecin toplumsal barış sürecine dönmesi Türkiye'deki herkese kazandırır. Türkiye'yi çok sayıda riskten de kurtarır. Biz yaşayan herkesin eşit hissettiği bir ülke istiyoruz. Bunun için de üzerimize düşen adımları atmaya hazırız" dedi.
"CHP önemli rol oynayabilir"
CHP’nin Türkiye’nin kurucu partisi olduğunu dile getiren Bakırhan, “Çok köklü bir geçmişe geleneğe ve mirasa sahip bir partidir. Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluşunda Türkler, Kürtler ve diğer halklar büyük emekler verdiler bir ittifak oluşturdular. Zaten 1920 Mebussan Meclisi de bu ittifakı yansıtan bir çeşitlilikteydi. Bütün renkleri kapsıyordu. 1921 Anayasası da aynı zamanda bu tarihsel ittifaka uygun bir önemdeydi. Fakat zaman içerisinde hem o kurucu meclis hem tarihi Kürt Türk ittifakı 21 Anayasasındaki herkesi kapsayan anlayış inkar edildi, reddedildi. Günümüze kadar geldi sorun ama kimse kazançlı çıkmadı. Hem ülkenin ekonomisi, enerjisi yüzyıldır çözülmeyen Kürt meselesinden kaynaklı başka mecralara akıyor” diye konuştu.
Bakırhan, Kürt sorunun çözümsüz bırakılması nedeniyle yaşanan sorunları ve ekonomik buhrana da işaret ederek, “Kürt meselesinin çözümü ve Türkiye’nin demokratikleşmesi konusunda aslında CHP’nin çok değerli ve kıymetli geleneğinden geldiği partilerin açıklamaları ve raporları vardı. SHP’nin hazırladığı Kürt raporları buna örnektir. Çok önemli belirlemelerde bulunuyordu. Raporların en önemli özelliği Kürt meselesinin demokratik bir zeminde diyalog ve müzakere ile ve Türkiye’nin kendi dinamikleri üzerinden çözülmesi yönündeydi. Bugün Kürt meselesine ilişkin tartışmalar yaşanıyor. Biz SHP’nin o dönemdeki raporlarında yer alan belirlemeyi önemsiyoruz” diye kaydetti.
Bakırhan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Yine Erdal İnönü’nün çok önemli bir belirlemesi vardı Kürt meselesi konusunda. Kürtlerin kendilerini evlerinde ülkelerinde hissedeceği bir ortak yaratmak istiyoruz diyordu. Çok kıymetli ve önemliydi. Yakın zamanda Sayın Özgür Özel’in de benzer açıklamaları vardı. Bunları önemsiyoruz.
CHP sadece söz söyleyen katkı sunan değil, ayrıca geçmiş birikimi ve deneyimiyle Kürt meselesinin çözümünde çok önemli rol oynayabilir. Oynayacağına eminiz. Biz bugün ortak paydaları nasıl çoğaltabiliriz, Türkiye’nin demokratikleşmesi konusunda iki parti hem muhalefette bulunan hem de toplumsal muhalefette bulunan çevrelerle birlikte demokratik bir zeminin oluşması için neler yapabilirizin üzerine durduk. Kıymetli ve önemliydi.
"Kayyım, yönetim rejimine doğru yol alıyor"
Bir başka gündemimiz Kayyım gündemiydi. Kayyım Türkiye’de yavaş yavaş bir yönetim rejimine doğru yol alıyor. Daha önce sadece DEM Parti belediyelerine kayyım atanırken şimdi CHP’nin de belediyelerine kayyım atanıyor.”
ÖZGÜR ÖZEL'DEN 'KAYYIM YASASI' İÇİN DESTEK ÇAĞRISI
Özgür Özel ise şu ifadelere yer verdi:
"Türkiye genelinden ilk günler yaratılan algının oldukça değiştiğini ve anket değerlendirmelerinde kayyım atamanın hoş karşılanmadığını hep birlikte görüyoruz.
Bu günlerde Meclis'teki 10 muhalefet partisi bir araya geldi ve kanun teklifi verdi. Yargı süreci tamamlanmamış olanlar için yargı süreci işler. Ama görevine devam eder.
Yeni kayyım adımlarının milletin vicdanında yeri yok. Yasal çalışmayı 9'unda görüşmeye başlayıp, Meclis bütçe görüşmelerine girmeden önce yapabiliriz. Geçen hafta muhalefetin attığı bu adıma AKP'nin olumlu adımını bekliyoruz. MHP'den ayrışmayan bir adım bekliyoruz."
Akın Gürlek tepkisi: Sarayın aparatı olarak dolaşmak senin görevin mi?
Özel, bir gazetecinin Akın Gürlek'e yönelik sözleri nedeniyle hakkında soruşturma başlatılmasına ilişkin de konuştu.
Özel, şu ifadeleri kullandı:
"Yalnızlık kötü şey bazen aynalarla konuşmaya başlarsın ve bu hiç hayra alamet değildir. Akın Gürlek'in hak ve menfaatini korumaya karşı bana dava açılmış. Bıraksaydı başka mevkiler bana soruşturma açabilirlerdir. Bana şundan soruşturma açıyor. Kendisine göreviyle ilgili hakaret ettiğimi söylüyor. Sen mahkeme mahkeme dolaşıp sarayın aparatı olarak dolaşmak senin görevin mi? Teşkilatımız ile bakanlık arasında köprü görevi görecek denilen ve atama usulleri görmezden gelinerek usulsüz bir şekilde İstanbul'a atanmak senin görevin mi? Dosyada gizlilik varken iktidara yakın medyaya dosyadan bilgiler sızdırmak senin görevin mi?
Sonra da bu sürecin tamamını baskılamak milletvekillerine izin vermemek senin görevin mi? Bunları yaptım diyorsa açsın davayı onun görevi avukatı gelmeden sakın arama yapma demek. Kendine görev olarak bunlarsa görevinden dolayı hakaret ettim. Ben bu yapılanlara isyan ettim o da hemen sahiplenmiş. Aynayla konuşan başsavcıdan bize de kendine de hayır yok." (Haber Merkezi)
Abone Ol
İyi gazetecilik posta kutunda!
Güncel haberler, haftalık ekonomi bülteni ve Pazar derginiz Plus’ı email olarak almak için abone olun.