Günde 2 öğün yese burs yetmiyor! Öğrenciler yemekhane ücretlerine yapılan yüzde 40 zammı protesto etti

Kısa Dalga - Henüz geçtiğimiz güz döneminin başında 15 TL olan yemekhane ücreti 25 TL’ye yükselen İstanbul Üniversitesi’nin yemek fiyatlarında yine bir artış yaşandı. Yapılan yüzde 40’lık zam oranıyla yeni üret 35 TL oldu. Böylece bir yıl içerisinde yapılan zam oranı toplam yüzde 133’e ulaştı.

KYK Bursu 2 öğün yemeğe yetmiyor

Basit bir matematikle 35 TL’den günde 2 öğün yemek yiyen bir öğreciye 2 bin TL olan KYK bursu yetmiyor. Öğrencilerin nispeten ucuza beslenme ihtiyaçlarını giderebildiği yemekhanelerde yaşanan bu artışlar, gençleri isyan ettirdi.

BirGün’ün haberine göre İstanbul Üniversitesi’nde de yapılan bu fahiş artış üzerine birçok kulüp ortak açıklama ve çağrı yayınladı. Ortak açıklama ile yüzde 40’lık yemekhane zammının kabul edilemeyeceği ve çarşamba günü (bugün) saat 14.30’da ‘Yemekhane zammı geri çekilsin!’ konulu bir basın açıklaması düzenleneceği duyurulmuştu.

“Adaletsiz zam geri çekilsin”

İstanbul Üniversitesi esnaf yemekhanesi önünde yapılan ortak basın açıklamasında öğrenciler, şu ifadelerle zamma itiraz etti:

“İstanbul Üniversitesi öğrencileri olarak, 2025 yılına bir öğün yemek fiyatının 25 TL’den 35 TL’ye çıkarıldığını öğrenerek başladık. İstanbul Üniversitesi yemekhane ücretlerine yapılan zamlar, öğrencilerin ekonomik yükünü her geçen gün daha da arttırmaktadır. Öğrencilere herhangi bir bildirimde bulunulmadan, sadece yemek alırken fark edebileceğimiz şekilde alınan bu karar, üniversite yönetiminin öğrencileri birer tüketici olarak gördüğünün ve onların ihtiyaçlarını hiçe sayarak kendi çıkarlarını öncelediğinin açık bir göstergesidir. İçinde bulunduğumuz ekonomik krizin yarattığı yıkıcı koşullar altında, biz öğrenciler temel ihtiyaçlarımızı dahi karşılamakta zorlanırken, bu yüzde 40’lık zammın dayatılması, öğrencilerin mevcut durumunun göz ardı edilmesi demektir. Bu keyfi ve adaletsiz zammın derhal geri çekilmesi gerektiğini ısrarla ifade ediyoruz!”

Barınma sorunu, güvensizlik korkusu ve gelecek kaygısıyla baş ettikleri yetmezmiş gibi bir de beslenme hakları gasp edilen öğrenciler, açıklamalarına şu sözlerle devam etti:

“Bu zorlu ekonomik koşullarda, üniversitelerin asli görevi olan eğitim hakkını savunmak yerine, öğrencilerin sırtına bu krizin yükünü yüklemek, devletin ve üniversite yönetiminin öğrencileri birer ekonomik yük olarak görmesinin bir başka göstergesidir. Bu yaklaşım, eğitimi ve öğrencileri tamamen piyasa bakışıyla gören bir anlayışın ürünüdür.”

“Hiçbir faaliyet alanı tanınmıyor”

Yemekhane ücretlerinin yanında okulun diğer sorunlarından da dert yanan öğrenciler şu ifadeleri kullandı:

“Bugün okul kulüplerine hiçbir faaliyet alanı tanınmıyor, öğrencilerin her türden etkinlikleri bürokratik engellere takılıyor. Etkin bir ÖTK talebimiz senelerdir karşılık bulmuyor, seçimlerimiz yapılmıyor. Her seferinde tepeden indirilen anti demokratik kararlar zorla uygulamaya konuluyor, bizlerin bunlara karşı almak istediğimiz önlemler engelleniyor. Gerek önümüze polisler yığılıyor, gerek İletişim Fakültesi'nde olduğu gibi kulüp faaliyetlerimiz sınırlandırılıyor.

Bunlar için birleşebileceğimiz en temel alan Öğrenci Temsil Kurulu iken senelerdir üniversitemizde etkin bir şekilde yürütülen ÖTK'nin yeniden etkin hale getirilmesi ve seçimlerinin yapılmasını istiyoruz. Müfredatlarımız nitelikli ve akademik düzeyde değilken, diyanet işleri ve tarikatlar gibi birimler üniversitelerde yer edinmeye çalışıyor. Öğrenciler olarak önümüze bir taş takılmadan, tamamıyla bilimsel bir eğitim almak istiyoruz.

Bütün İstanbul Üniversitesi öğrencilerini de bizlerle birlikte nitelikli yemek, parasız, bilimsel, demokratik ve anadilde eğitim hakları için ses çıkarmaya davet ediyoruz.”

Öğrenciler, Basın açıklamasının okunduğu sırada "Müşteri değil öğrenciyiz!", "Sermayeye değil öğrenciye bütçe", "Osman kaç kaç kaç öğrenciler geliyor", "Zamlı yemek istemiyoruz!" ve "Ferman kayyumun üniversiteler bizimdir!" şeklinde sloganlar attı.