Hatay'da eylem: Yıkılmış şehirde beyan da vergi de olmaz

Kısa Dalga - Hatay'ın ve depremi yaşayan bölgenin sorunları Hatay Serbest Mali Müşavirler Odası’nın çağrısıyla, Antakya Ticaret Odası (ATSO) ve Hatay Esnaf ve Sanatkarlar Odası Birliği’nin (HESOB) katılımıyla düzenlenen basın açıklamasıyla dile getirildi.

Hatay’ın tarihi mekanı, yıkılmış haldeki Saray Caddesi’nde yapılan açıklamaya çeşitli meslek odalarının başkanları ve yöneticileri de katıldı.

“Hatay mücbir bir yük altında”, “Yıkılmış şehirde beyan da vergi de olmaz”, “Lütuf değil hakkımızı istiyoruz” denilen eylemde, ortak basın açıklamasını Hatay SMMMO Başkanı Jale Marufoğlu okudu.

"Mücbir sebep uygulaması uzatılmalı"

"Hatay halkı yüzlerce sorunla boğuşurken, yaşanan yıkımın sonuçları ortada iken , aylardır sadece 'mücbir sebep' uygulaması için yasa koyucuların bizleri bu kadar uğraştırmalarının sebebini anlayamıyoruz" diyen Marufoğlu, şu ifadeleri kullandı:

"Depremin sorunları ile şehrinde yaşam mücadelesi veren esnafın, tüccarın, mali müşavirin gündeminden ‘mücbir sebep’ çıkarılmalıdır. Üç aylık süreler yerine, kalıcı konutların ve işyerlerinin teslim edileceği, alt yapı sorunun çözüleceği, hayatın normale döneceği öngörülen süre sonuna kadar kayıtsız şartsız tek seferde uzatılmalıdır.

Mücbir sebep konusu başta biz mali müşavirler olmak üzere tüm Hatay halkının acil bir ihtiyacıdır. Asrın felaketinin yaşandığı şehrimizin tek meselesinin 'mücbir sebep' uygulaması olmadığını da herkes biliyor. Oysaki 'mücbir sebep' uygulamasının uzatılmasının çözümü kolay bir taleptir ve hemen karşılanmalıdır.

Hatay halkı ve kurumları, depremin ilk gününde, yağmurun altında evsiz, ekmeksiz, susuz kaldığı en zor zamanlarda bile sadaka değil, sosyal yardım istediğini ve şehrin ayağa kalkması için ihtiyacı kadar ve ayrımsız biçimde devletin desteğinin yeterli olacağını hep ifade etti.

Depremin üzerinden yaklaşık 2 yıl geçmiş olmasına rağmen yeterli ve gerektiği kadar bir destek almadığımız , devam eden sorunlarımızın görünür olmadığı ,ortadadır. Ancak Hatay halkı ve kurumları olarak, kararlı duruşumuzu ve hakkımız olanı talep etmekten imtina etmeyeceğimizi bütün dünya da biliyor." (Haber Merkezi)