Özgür Özel: Zafer Partisi ve Ümit Özdağ siyasi yankesicilik yapıyor

Kısa Dalga - CHP lideri Özgür Özel, Bahçeli'nin bir adım atacağı duyumlarını aldıklarını Öcalan'a yaptığı Meclis çağrısını beklemediğini söyledi.

Özel, sürecin Meclis çatısı altında yürütülmesinin önemini vurgularken "Dışarıda yapılacak bir çözümü doğru bulmayız" dedi. Özel ayrıca Zafer Partisi ve Ümit Özdağ’ın CHP’ye yönelik açıklamalarını "siyasi yankesicilik" olarak niteledi.

'Bahçeli’nin adım atmasını bekliyordum ama o açıklamasına şaşırdım'

Sözcü'den İpek Özbey'e konuşan Özel, ne Bahçeli ile ne de Erdoğan ile daha önce yaptıkları görüşmede yeni sürecin konuşulmadığını ancak yeni bir adım atılacağı konusunda bazı duyumların kendisine geldiğini söyledi. Bunun Bahçeli’ye rağmen yapılamayacağını bildiği için Bahçeli’nin adım atmasını beklediğini de aktaran Özel, “Devlet Beyʼin bir şeyler söylemesini ve Tayyip Bey'in elini rahatlatmasını bekliyordum. Ama 'Abdullah Öcalan gelsin, Meclisʼte konuşsun' demesini beklemiyordum. Devlet Bey açıklıkla söylemiyor ama çağırdığı kürsü aslında o an konuştuğu kürsü. Çünkü MHP ve DEM aynı toplantı salonunu kullanıyorlar. 'Buraya gelsin' diyor yani. Buna ben de şaşırdım” ifadelerini kullandı.

Bahçeli’nin ya Erdoğan’ın elini rahatlatmak istediğini ya da atılamayacak bir adımı önererek onun önünü kesmek istediğini söyleyen Özel, “Bunu göreceğiz. Bunun için Erdoğan'ın konuşmasına ihtiyaç var” dedi.

'Meclisʼin dışında bir yere davet edilsek olmayız'

Yeni sürecin Meclisʼte olması gerektiğini ifade eden Özel, “Meclisʼin dışında bir yere davet edilsek olmayız. Yani ‘Gelin biz bu işi AKP, MHP, DEM, CHP dışarıda halledelimʼ derlerse bunu doğru bulmayız. Meclis denetimi ve Meclisʼteki tüm partilere veya tüm gruplara açık olması önemli” dedi.

'Zafer Partisi ve Ümit Özdağ siyasi yankesicilik yapıyor'

Zafer Partisi ve Ümit Özdağ’ın süreçle ilgili CHP’ye ilişkin yaptığı açıklamaları “kötü niyet ve siyasi yankesicilik” olarak niteleyen Özel şöyle konuştu:

“Bu bir tenezzül meselesi. Şimdi bir laf ederim. O lafın arkasında dururum. O da onu eleştirir. Bu siyasetin içinde var. Ama böyle bir cümlenin ilk cümlesini her yerde söyleyip, Özgür Özel 'Kürtlere devlet kuracağız' diyor. Ülkeyi böldürmek istiyor, toprak vaat ediyor derseniz, bu kötü niyet ve siyasi yankesicilik. Bunu Müsavat Bey biraz daha dengeli olarak yaptı ve bir yerde bıraktı. Herhalde grup toplantısından önce bunu söyledi. Sonra uyardılar. Tekrar etmedi Müsavat Bey. Ama İYİ Parti'den bazı kişiler yapıyor. Bu da siyasi yankesicilik. Yani ben hiçbir partiyi küçümsemem. Hiçbir partinin potansiyelini de küçümsemem. Ama bir parti büyümek için siyaset yapacak, yankesicilik yapmayacak.”

'Kürt sorunu yoktur demek Kürtlerin en büyük sorunu'

Kürt sorununa ilişkin olarak “Biri 'Ben kendimi ikinci sınıf vatandaş hissediyorum' diyorsa ve siz 'hayır' diyorsanız otokratsınız. Orada demokrasi yok demektir” diyen Özel, “Diyarbakır'daydım. Sokakta vatandaş, ‘Eşit olmak istiyorumʼ, ‘Ben eşit hissetmiyorumʼ diyor. ‘İlk kez bunu Kürt olmayan birisi söyledi. Teşekkür ederizʼ diyor. Bunu STK toplantısında da söyleyenler oldu. Bana çay ikram eden çocuk da söyledi. Otobüse dışarıdan seslenen yaşlı bir amca da söyledi. Siz 'Kürt sorunu yokturʼ diyorsanız, Bu Kürtlerin en büyük sorunudur. Sorunlarının olup olmadığına Devlet Bey veya Tayyip Bey karar verecekse Kürt sorunu zaten burada başlıyor demektir.” dedi.

'Erdoğan’ın Selahattin Demirtaş travması var'

Selahattin Demirtaş dışlanarak bu sürecin ilerleyemeyeceğini kaydeden Özel, “Selahattin Demirtaş'ın bir tutarlılığı var. Erdoğan açısından bu bir travma. 'Seni başkan yaptırmayacağız' demişti ona. Bahçeli açısından Demirtaş seni başkan yaptırmayacağız dediği dönemde Bahçeli de bunu söyledi. 'Herkesten cumhurbaşkanı olur bir tek senden olmaz' diye. Biri büyük bir tutarlılık içinde hapiste. Diğeri 180 derecelik bir dönüş yaptı. Ve iktidarın ortağı. İkisine de kötü şeyler hatırlatıyor Selahattin Demirtaş” dedi.

'Bu süreçte Anayasa değiştirilecekse biz yokuz'

“Bu süreç dönüp dolaşıp yine ‘Anayasayı değiştirelimʼe gelecekse biz orada yokuz” diyen Özel, “Ama bu süreç samimiyetle PKK'nın silah bırakması, Türkiye'nin terör sorununun bitmesi, o bölgedeki insanların uğradıkları antidemokratik tutumlardan kurtulmaları, kendilerini gerçekten eşit yurttaşlar hissetmeleri sonucunu doğuracaksa orada varız” dedi.

Normalleşme oy kaybettirmez, artırır

İki ay üst üste aynı şirketlerin yaptırdığı anketlere göre CHP tabanında herhangi bir değişiklik olmadığını ancak AKP, MHP ve İYİ Parti seçmeninden çok ciddi bir destek geldiğini savunan Özel “Ayrıca bazen seçmen kaybetme riski olsa da bu riski almak lazım. Çünkü ben şöyle görüyorum meseleyi. Bizim seçmenimiz partinin seçim kazanmasını istiyor” dedi.

'Erdoğan’ın kavga siyasetine uyarak yanlış yaptık, bu yanlışta benim de payım var'

Kemal Kılıçdaroğlu’nun kendisine yönelik eleştirilerini de yanıtlayan Özel “Biz Erdoğan'ın yüksek tansiyon, gerilim ve kavga siyasetine uyarak uzun yıllar yanlış yaptık. Ben Kemal Bey genel başkanken, grup başkanvekiliydim. Bu yanlışta benim de payım var. Şimdi kendi genel başkanlığımda bulduğum, tercih ettiğim yol bu. Siyaset seçmeni okuma işi. 31 Mart öncesi de dikkat ederseniz Erdoğan'la kavga etmedim. 31 Mart'ta sadece ülkenin gündemini konuşarak yerel seçimleri normalleştirdik ve kazanmayı başardık. Erdoğan yerel seçimleri veya seçimi seçim atmosferinden kavga atmosferine çekseydi yine kazanamazdık. Geçen sene 14-28 Mayıs seçimlerinde millete terörist olmadığımızı anlatamadık. Kemal Bey önceki genel başkanların tercih etmediği bir yöntemi tercih ediyor. Buna da saygım var. Çünkü sonuçta sorumluluk mevcut genel başkana ait. Önceki genel başkana bir yükümlülük yükleyemem. Onun dışında hani her şeyin normalleşmeye gelmesi benim açımdan da biraz şaşırtıcı” diye konuştu.

'Erdoğan’la anlaştığım iddiası külliyen yalan'

‘Erdoğan'la anlaştığınız ve onunla bir iş birliği içine girdiğiniz söylenip duruyor’ sözüne karşılık olarak “Külliyen yalan” diyen Özel “47 yıl sonra birinci parti olduk. Sizce ben Erdoğan'la anlaşmış olabilir miyim? Hala bütün anketlerde birinci partiyiz. Erdoğan'la partimi birinci parti yapma konusunda anlaşmış olabilir miyim? Yani sırf eleştirmek için bu kadar absürt ve bu kadar tuhaf bir yalan nasıl söyleniyor, şaşırıyorum. İnananı varsa inanana da şaşırıyorum. En büyük hayalim yapılacak ilk seçimlerde partimi yine birinci parti yapıp Erdoğan'ı göndermek” dedi.

'Değiştirilecek 1500 kişi için hazırlık yapıyoruz'

Özel, iktidar olduklarında ilk iş olarak yapacaklarını da şöyle açıkladı: “Cumhurbaşkanımızın çantasında üç nolu kararname hazır olacak. İlk değiştireceğimiz 1500 kişi. Çünkü bu sistem onu getiriyor. İletişim Başkanından MİT müsteşarına, hepsi birden önceki cumhurbaşkanıyla gidiyor. O yüzden tam da böyle bir hazırlık yapıyoruz. İsim havuzunu belirliyoruz” dedi. (Haber Merkezi)