Tayfun Kahraman videoyu hatırlattı: '1000 gündür sevdiklerimize hasretiz'
Kısa Dalga - Gezi davasında 18 yıl hapis cezasına çarptırılan Tayfun Kahraman, tutukluluğunun 1000. gününde sosyal medya hesabından açıklama yaptı.
Gezi Direnişi sırasında, dönemin Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan’la yaptıkları görüşmenin ardından Başbakanlık konutu önünde yaptığı açıklamanın videosunu yayınlayan Kahraman, “1000 günlük anormallik yaşıyoruz. 1000 gündür demir parmaklıklar arkasındayız. 1000 gündür sevdiklerimize hasretiz” ifadelerini kullandı.
Silivri’den herkese merhaba,
— Dr. Tayfun Kahraman (@tayfun_kahraman) January 19, 2025
Öncelikle paylaştığım videoyu yeniden izlemenizi ricaediyorum.
Videoda, 13 Haziran 2013 tarihinde Ankara’da, dönemin Başbakanı Sn. Recep Tayyip Erdoğan’ın davetiyle katıldığım heyetin, hükümet yetkilileriyle yaptığı 3.5 saatlik toplantı… pic.twitter.com/mNCXkqu4Es
‘Kocaman bir 9 yıl geçti ve bir anda suçlu ilan edildik’
Tayfun Kahraman, şunları kaydetti:
“Silivri’den herkese merhaba,
Öncelikle paylaştığım videoyu yeniden izlemenizi rica ediyorum.
Videoda, 13 Haziran 2013 tarihinde Ankara’da, dönemin Başbakanı Sn. Recep Tayyip Erdoğan’ın davetiyle katıldığım heyetin, hükümet yetkilileriyle yaptığı 3.5 saatlik toplantı sonrasında, Başbakanlık konutunun merdivenlerinde yaptığım konuşmam yer alıyor.
O halimi düşünüyorum. TMMOB Şehir Plancıları Odası İstanbul Şubesi Başkanı gencecik bir Tayfun. Hükümet davetiyle görev bilmiş kendine orada olmayı ve bu açıklamayı yapmayı.
Bu açıklamanın üzerinden kocaman bir 9 yıl geçti ve bir anda suçlu ilan edildik. Aklımızın hala almadığı bir karar.
‘1000 gün hayatımızdan geçti, gitti’
Bugün, haksız yere tutukluluğumuzun 1000. gününü geride bıraktık.
1000 günlük anormallik yaşıyoruz.
1000 gündür demir parmaklıklar arkasındayız.
1000 gündür sevdiklerimize hasretiz.
1000 gün hayatımızdan geçti, gitti.
1000 gün dile kolay…
1’den 1000’e kadar saymaya başlasa insan usanır, bir yerde saymayı bırakır.
Oysa ben hiç bırakmadım, eşim Meriç bırakmadı, kızım Vera bırakmadı. Annem ve babam bırakmadı. Meslektaşlarım bırakmadı. Öğrencilerim bırakmadı.
‘Şimdi neden karşı çıktığım şiddet eylemlerinin faili sayılıyorum?’
Hayatı bir yerde durdurma isteği geliyor, yalan değil. Çünkü anılar hep dışarıda. O anların fotoğrafıyla avunuluyor burada ancak.
1000 gündür bir bu anılara yenileri eklenir mi diye düşünüyorum.
Videodaki gencecik Tayfun bir daha düşüyor hatrıma.
Defalarca şiddetsiz ve demokratik tepki gösterilmesini, yasalara saygıyı hatırlatan ben değil miydim? Bütün TV kanalları bunları yayınlamadı mı?
Şimdi neden hiç parçası olmadığım ve karşı çıktığım şiddet eylemlerinin faili sayılıyorum?
Bu soruyu 1000 gündür soruyoruz.
‘Olayın birebir tanıkları susuyor’
Mahkemede de sorduk. Tanıkları dinleyin dedik. Bütün ulusal kanallara çıkan görüntüleri verdik. Bakın bu masumiyetin kanıtı dedik. Kabul etmediler. Peşin hükümle, siyasi inatla verilen 18 yıllık bir ceza ile tüm hayatımız altüst edildi. Yine de sormaya devam ettik. 1000 günde en az 1000 kere sorduk.
Sorsak, belki Silivri’nin soğuk duvarı bile dile gelir konuşurdu, bir cevap verirdi. Olayın birebir tanıkları ise susuyor. Hapishane duvarından bile daha soğuk olmak mümkün mü? Mümkünmüş.
Çok basit, çok temel bir sorular soruyoruz: Benim suçum ne? Bu suçun kanıtı ne? Bu cezanın gerekçesi ne? Haykırıyoruz. Ailem haykırıyor, ufacık kızım Vera haykırıyor, aynı soruları, çevirip çevirip soruyoruz. Cevap yok.
Adalet hepimiz için ne önemli bir kelime. Değil 1000 gün bir ömür geçse de bugün olduğu gibi gür haykıracağız: Adalet, hemen şimdi.
Biliyorum sıkılıyor canınız. Biliyorum adaletin geciktiği her gün bir kâğıt kesiği gibi acıtıyor canımızı.
Ama vazgeçmiyoruz umut etmekten. Ne olur hiç vazgeçmeyelim umuda tutunmaktan.
Dostlarım, haksız tutsaklığımızın 1000. gününde özgür ve güzel günlerimizin yakın olduğu umudu ile hepinizi Silivri’den hasretle selamlıyorum.
Sevgilerimle.”
Kaynak:Haber Merkezi
Abone Ol
İyi gazetecilik posta kutunda!
Güncel haberler, haftalık ekonomi bülteni ve Pazar derginiz Plus’ı email olarak almak için abone olun.