TRT Tabii'nin İngiliz kanunlarına tabi şirketi, Sayıştay ve Meclis denetiminden muaf

TRT Tabii'nin İngiliz kanunlarına tabi şirketi, Sayıştay ve Meclis denetiminden muaf
Kısa Dalga, TRT dosyasını açıyor. Sinan Tartanoğlu'nun hazırladığı dosyanın ilk bölümünde TRT'nin özerkliği ve son günlerde Gassal dizisiyle gündem olan tabii platformu var.

SİNAN TARTANOĞLU

TRT’nin dijital platformu tabii’de yayınlanan Gassal adlı dizi, reklam kampanyası ile çok tartışıldı. Dizi için hazırlanan afişlerde ne dizi ne de yayınlanacağı platform ile ilgili bir bilgi vardı. Afişlerde sadece “Ölünce beni kim yıkayacak?” yazıyordu.

olunce-beni-kim-yikayacak.jpg

“Tabii”, 7 Mayıs 2023’te yayın hayatına başladı. 2023 sonunda “tabii”, izleyicilerine toplamda 20 bin saate varan yaklaşık 900 içerik sundu. İçerikler, Türkçenin yanında; İngilizce, İspanyolca, Arapça ve Urduca dublajlı ve altyazılı olarak yayınlandı. 2023 sonunda platformun 3,1 milyon kayıtlı kullanıcıya ulaştığı açıklandı. “Gassal”, platformun önemli yapımlardan biriydi.

Tabii Platformu için, İngiltere’de bir “Tabii Limited” adında bir şirket kuruldu. Aslında bu şirket Temmuz 2019’da kurulmuştu. Şirketin “TRT World News UK Limited” olan adı değiştirilmişti, sadece. Şirket, İngiliz kanunlarına göre özel limited şirket statüsündeydi.

Sayıştay raporuna göre, şirketin tabii platformu için yurt dışından yapılacak üyelik ücret tahsilatını yapabilmesi amaçlandı. Raporda, “Tabii platformu için yurt dışından kredi kartı ile tahsilatlar başladığında, tahsil edilen tutarlar bu şirket üzerinden TRT ana hesaplarına aktarılacak, verilen hizmet karşılığında Tabii Limited Şirketine komisyon ödemesi yapılacaktır” ifadeleri yer aldı.

Ancak Sayıştay, tabii platformu için kurulan bu şirketin denetlenmediğini ortaya çıkardı. TRT’nin hesaplarına ilişkin 2023 raporunda, Tabii Limited’e ilişkin bağımsız denetim raporlarının hazırlanmadığı belirtildi.

Raporda, KİT’lerin yabancı ülke mevzuatına tabi olarak kurulan şirketleri için yapılan bağımsız denetim raporlarının da Meclis tarafından denetlenmesi için 2005 yılında TBMM KİT Komisyonu tarafından alınan kararı anımsattı.

Sayıştay raporunda; “Söz konusu Karar uyarınca anılan şirketlere ilişkin hazırlanan bağımsız denetim raporları ile ana kuruluş tarafından düzenlenen raporların Sayıştaya gönderilmesi öngörülmektedir. Şirketin 2023 yılına ilişkin bağımsız denetim raporu hazırlanmamıştır” denildi.

Oysa raporun başka sayfalarında “TRT Uluslararası Dijital Platform Projesi’nin” yani tabii’nin bir gider artışına neden olacağı belirtilmişti.

Yani TRT’nin, tabii platformu için İngiltere’de İngiliz kanunlarına uygun olarak kurulan şirketi “Tabii Limited”, Sayıştay ve TBMM’nin denetim alanından çıkarılmıştı.

“Dayatmacı düzene şerh düşüyorlar”mış

TRT Genel Müdürü Mehmet Zahid Sobacı, TRT Akademi Dergisi’nin Eylül 2024 sayısında TRT tabii ile ilgili sorulara yanıt verdi. Sobacı, “tabii” ile ilgili şunları söyledi:

“(…) bugün dijital alan, kültürel iktidarı elinde bulunduranların dayatmalarının zemini hâline gelen, küresel içerik kartellerinin tek tipleştirme gayesine hizmet eden içeriklerin hegemonyasında olan bir alan. Aynı perspektifle yoğrulmuş birbirinin benzeri dizi ve filmlerle, gerçeklikle bağı olmayan sahte kahramanlarla, tek boyutla ele alınmış belgesellerle dolu içerik döngüsüne hapsedilmeye çalışılan bir dünya. Bu içerikler aracılığıyla belli bir değerler setinin insanlığa dayatılmaya çalışıldığı, özgürlük adı altında uçların ve sapkınlıkların normalleştirilmeye çalışıldığı bir dönemdeyiz. İşte, ‘tabii’, buna izin vermeyeceğimizin beyanı. İzleyicilerimize temiz ve aile odaklı içeriği dijital alanda da ulaştırmanın ne kadar önemli olduğunun idrakiyle kurduğumuz bir platform. Bahsettiğim dayatmalarla karşı karşıya kaldığımız bir ortamda; özgün, temiz ve aile odaklı içeriklerin önemi ortaya çıkıyor. Bu içeriklere duyulan ihtiyaç her geçen gün daha da artıyor. ‘tabii’ ile biz, tam da bu ihtiyaçları karşılıyoruz. Mevcut dayatmacı düzene şerh düşüyoruz. Bu dayatmalara karşı alternatifsiz kalan izleyicilere, güvenli dijital evleri gibi hissettikleri bir ortam sunuyoruz.”

Özerklik bir gidip bir geldi, basına sansürün kaldırılışının yıldönümünde 'başkana bağlandı'

TRT, 1964’ten 2023’e nereden nereye geldi? Uluslararası dijital platform için İngiltere’de İngiliz kanunlarına tabi bir şirket kurup, kendisini Türkiye kanunlarından muaf hale nasıl getirdi?

1961 Anayasası ile Gelen Özerklik

Türkiye Radyo-Televizyon Kurumu, 1 Mayıs 1964'te, özel bir kanunla kuruldu. Hukuki kimlik olarak TRT, "tüzel kişiliğe sahip, özerk bir kamu iktisadi teşebbüsü" idi.

Burada önemli vurgu "özerklik"teydi.

1961 Anayasası'nın 121. maddesi şöyleydi:

"Radyo ve televizyon istasyonlarının idaresi, özerk kamu tüzel kişiliği halinde, kanunla düzenlenir. Her türlü radyo ve televizyon yayınları, tarafsızlık esasına göre yapılır."

Maddenin gerekçesi, radyo yayınlarının özerk olmamasının doğurduğu sorunlara işaret ediyordu, 1961 darbesi öncesinde yaşananlara:

"Radyonun partizan tutumu ve partizan bir yayın vasıtası haline getirilmesi memleketimizde uzun seneler ciddi bir huzursuzluk konusu olmuştur… Aynı görüş, TV idaresinin düzenlenmesinde de dikkate alınmıştır."

Anayasanın öngördüğü kanun, 24 Aralık 1963'te kabul edildi ve TRT 1 Mayıs 1964'te kuruldu.

Bu kanunun 1. maddesi de, Anayasanın 121 maddesi ile uyumluydu:

"Türkiye Radyo-Televizyon Kurumu adıyla, tüzel kişiliğe sahip özerk bir kamu iktisadi teşebbüsü kurulmuştur."

1971 Anayasa Değişikliği ile Giden Özerklik

Anayasanın 121. maddesinde 20 Eylül 1971'de yapılan değişiklik ise şöyle oldu:

"Radyo ve televizyon istasyonları, ancak devlet eliyle kurulur ve idareleri tarafsız bir kamu tüzel kişiliği halinde kanunla düzenlenir."

Maddeye bir düzenleme daha eklenmişti, 1961 Anayasasında:

"Haber ve programların seçilmesinde, işlenmesinde ve sunulmasında ve kültür ve eğitime yardımcılık görevinin yerine getirilmesinde devletin ülkesi ve milletiyle bütünlüğünün, insan haklarına dayanan milli, demokratik, laik ve sosyal Cumhuriyetin, milli güvenliğin ve genel ahlakın gereklerine uyulması, haberlerin doğruluğunun sağlanması esasları ile organlarının seçimi, yetki, görev ve sorumlulukları kanunla düzenlenir."

Yani; 1961 Anayasasının 121. maddesi sayesinde "özerk" olan ve yayınlarını "tarafsız" bir şekilde yapabilen TRT, 1971 Anayasa değişikliği ile yalnızca "tarafsız" bin duruma getirildi.

Anayasa maddesindeki değişiklik TRT Kanunu'na da işlendi. Bu özerk olmayan tarafsızlık uzun yıllar devam etti.

Giden, Sadece Özerklik Olmadı

TRT Kanunu'nda, sadece özerklik de dahil hukuki yapıda değişiklik yapılmadı.

Mesela Genel Müdür olmak için gerekli şartları düzenleyen madde değiştirildi. "İktisadi ve Sosyal bilimler veyahut Haberleşme veya radyo-televizyon tekniği ve programcılığı alanında yüksek öğrenim yapmış olmak" şartı kaldırıldı. "Yüksek öğrenim yapmış olmak" şartı, Genel Müdür olmak için yeterli görüldü. Böylece mesela ordu mensuplarının TRT yönetimine getirilmesinin önü açılmış oldu.

Ayrıca Genel Müdürün görevden alınması usulünde de değişiklik yapıldı. Buna göre görevden alınma kararında Bakanlar Kurulu, tek yetkili hale getirildi. Daha önce Genel Müdürün görevden alınması için Yönetim Kurulu'nun yazılı bir görüşünün alınması gerekiyordu.

Böylece TRT, siyasi otoriteye bağımlı bir kurum halini aldı.

1982 Anayasası ile Gelmeyen Özerklik

1982 Anayasası, TRT’nin özerk olmayan tarafsız yayıncılık ilkesinde bir değişiklik yapmadı. 1961 Anayasasında 1971 yılında yapılan değişiklikler, 1982’de de varlığını korudu. Radyo ve televizyon istasyonları yine “Devlet eliyle kurulacak”, idareleri “Kamu tüzel kişiliği” olacak, “yayınlar tarafsızlık” ilkesine göre yerine getirilecekti.

1993’te Kaldırılan “Tekel”

Anayasanın radyo ve televizyon yayıncılığı ile ilgili maddelerinde, yapılan tüm değişikliklerde korunan bir unsur vardı. O da radyo ve televizyon yayıncılığında “devletin tekeliydi.” Bu tarihte yapılan düzenleme şöyle oldu:

“Radyo ve televizyon istasyonları kurmak ve işletmek kanunla düzenlenecek şartlar çerçevesinde serbesttir.”

2005’te Tekrar Gelen Özerklik

Haziran 2005’te, 1982 Anayasasının 133. maddesinde değişiklik yapıldı. Özerklik statüsü, 22 yıl aranın ardından “geri geldi.” Madde, şu şekilde düzenlendi:

“Devletçe kamu tüzelkişiliği olarak kurulan tek radyo ve televizyon kurumu ile kamu tüzelkişilerinden yardım gören haber ajanslarının özerkliği ve yayınlarının tarafsızlığı esastır.”

Özerklik statüsü böylesine, “dolaylı” bir ifade ile geri gelmiş oldu. Bu “dolaylı özerklik”, TRT Kanunu’na da şöyle yansıtıldı:

“Bu Kanunun amacı, radyo ve televizyon ile tüm medya araçlarından yapılan yayınların düzenlenmesine ve özerkliği ve tarafsızlığı Anayasada hükme bağlanan Türkiye Radyo-Televizyon Kurumunun kuruluş, görev, yetki ve sorumluluklarına ilişkin esas ve usulleri belirlemektir.”

Yani kanun ile “TRT özerktir” denilmedi; anayasaya atıf yapıldı, özerkliğin de anayasa ile verildiği belirtildi.

Zaten bu “özerklik” de havada kaldı. Çünkü yine TRT’nin en yüksek karar ve yönetim organı olan Yönetim Kurulu’na Bakanlar Kurulu tarafından üye atanıyordu:

2018’de Saraya Bağlanan Özerklik

TRT'nin kuruluş kanununda en büyük değişiklik ise 9 Temmuz 2018 tarihinde yürürlüğe giren 703 sayılı KHK ile yapıldı. Bu KHK aslında, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'nin kuruluş kanunu idi, adeta. Çünkü bütün kamu kurum ve kuruluşlarının yeni sisteme uyum sağlaması için yapılan bir düzenleme idi bu. TRT'nin kuruluş kanununda da bu KHK ile pek çok düzenleme yapıldı. Er başta kanunda Hükümet, Bakanlar Kurulu'na yapılan bütün atıflar "Cumhurbaşkanı" olarak değiştirildi.

TRT, ayrıca Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı ile ilişkili kurum haline getirildi. Bu değişiklik Cumhurbaşkanlığı Genelgesi ile yapıldı. Genelgenin yayın tarihi, 24 Temmuz 2018’di. Bu tarih, Türkiye’de “Basın Bayramı”dır. Çünkü, 24 Temmuz 1908’de basında sansüre son verilmişti. Sansür memurları gazetelere sokulmamış, gazetelerin özgürlüklerini ilan ettikleri gün olmuştu.

Bunanla birlikte daha önce kabinede görevli bir bakanın görev alanında yetki ve sorumluluklarını yerine getiren kurum, Cumhurbaşkanlığı'na bağlı bürokratik bir kurumun uhdesine girmiş oldu.

TRT’nin tarihi ve kurumsal yapısı ile ilgili çok fazla kaynak var…

TRT’nin dizisi Gassal’da soruldu, tüm billboardlara “Ölünce beni kim yıkayacak” diye…

Yani soru yeni “TRT’yi kim yıkayacak?”

Kaynak:Haber Merkezi

Abone Ol

İyi gazetecilik posta kutunda!
Güncel haberler, haftalık ekonomi bülteni ve Pazar derginiz Plus’ı email olarak almak için abone olun.

Özel Haber