Cumhuriyet’in başkenti Ankara, rejimle hesaplaşmanın zirve mekânı olarak pek çok yıkımla karşı karşıya kaldı. Yıllardır yerel yönetimler ve merkezi yönetim eliyle yapılan imar planı değişikliklerinin büyük bir oranı mücadele ile yargı kararları ile iptal edilse de, yargı kararlarını arkadan dolanılması, yeni imar planlarının yapılması ile devam ettirildi.
Adaletsizliğin en çok gündem olduğu, seçilmiş belediye başkanlarının ve bürokratlarının tutuklu olduğu, arada verilen kamu yararına uygun yargı kararlarına da uyulmadığı günler Türkiyesinde yine bir yargı kararı ile Ankara Beşevler'de cami yapılması planına yargı 4.kez telafisi mümkün olmayan zarar verileceği gerekçesi ile yürütmeyi durdurma kararı verildi.
Anıtkabir’e 300 metre mesafede, kaynağı Atatürk Orman Çiftliği arazisi olan ve eğitim alanı olması için tahsis edilen 53 bin metrekarelik alanda 2016 yılında bu yana cami yapma ısrarı dinmiyor. Yıllardır hukuksal mücadele ile yargının verdiği kararlar dikkate alınmadan inşa edilen camileri yine bu köşede Adalet ve İbadet yazısında ve Beşveler’deki cami ısrarındaki 4. plan değişikliğini ise Adaletsizlikte 4.perde Beşevlere Külliye Israrı yazılarına detaylı olarak ele almıştım.
Kent mücadelesinde fikri takip
Mimarlar Odası Ankara Şubesi’nin 2024 yılına kadar kararlılıkla sürdürdüğü kent mücadelesindeki başarılarında biriside fikri takip yapmaktı. Daha önce açılan davaları süreçleri sonuçlarını ve gelişmelerini kamuoyuyla buluşturmak mücadelenin sürekliliğini sağlamak meslek odası sorumluluğu gereği idi. Beşevler’de üniversitelerin yanı başına hiç ihtiyaç olmadığı halde ideolojik olarak Beşevler’in kalbine saplanmaya çalışan hançer plan değişikliğine Mimarlar Odası Ankara Şubesi 2024 yılına kadar 3 kez dava açmış ve yargı imar planları değişikliğini iptal etmişti. Şubat 2025’te bu kez Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından dördüncü kez aynı alanda yapılan plan değişikliğine Şube yönetimi dava açmamış ve emekle örülen kentsel mücadeleye ve kente sahip çıkmayacağını bir kez daha ifade etmiştir.
Ancak kent mücadelesi sadece odaların yürüttüğü mücadeleyle yürütülemeyeceğini ve yönetimlerin değişmesi ile sekteye uğratılacak bir süreçte mahalle derneklerinin ve duyarlı vatandaşların inisiyatiflerinin ne kadar önemli olduğunu da bir önceki yazımda hatırlatmıştım.
Beşevler’de dördüncü imar plan değişikliği ile cami yapılmasına bu kez bir vatandaş “Ankara ili, Yenimahalle ilçesi, Gazi Mahallesi, 7286 ada 9 parselde Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından nazım imar planı değişikliği ile "İbadet Alanı", "Yüksek Öğretim Alanı" ve "Park Alanı" olarak, "E=1.50, Yençok=Serbest" yapılaşma koşullu "Cami Alanı", "E=1.50, Yençok=Z+4" yapılaşma koşullu "Üniversite Alanı" ve "Park Alanı" olarak planlanan imar planı değişikliğine iptali istemiyle dava açıyor. Bu kez biraz park biraz eğitim alanı ile hülle yapılmaya ve eğitim alanını ibadete dönüştürülmeye çalışılıyor.
Ancak Ankara 3. İdare Mahkemesi daha önce yargı tarafından verilen iptal kararlarını da ifade ederek, hukuka aykırılığı açık olan dava konusu işlemlerin; uygulanması halinde telafisi güç zararlar doğabileceğinden 2577 sayılı Kanunun 27. maddesi uyarınca teminat alınmaksızın yürütmesinin durdurulmasına karar veriyor. İmar planı değişikliğinin iptali edilmesi an meselesi. 9 yıldır bu ısrarın arkasında, Cumhuriyet’in kentsel planlamada bıraktığı izlerin yıllardır silinmeye çalışılması ve dahası rejimle hesaplaşmanın olduğu kati. Ancak mücadele de bitmiyor. Süreci kararlılıkla takip eden ve davayı açan vatandaşlarımıza kurumlara teşekkür etmek hepimizin sorumluluğu.
Hiç beklemediğiniz biranda çok şeylerin olduğu ülkeyiz biz. Artık bitti diye içinizden geçirdiğiniz süreçlerde, herkesi o karanlıklardan uyandıran ışıkların parladığı kararlı coğrafyanın parçasıyız. “Nasıl başlarsa fırtına, Öyle diner birdenbire, Bir ışık parlar yeniden, Karanlıklar arasından, Umudu kesme yurdundan”