1125 KHK'li öldü, 100 KHK'li intihar etti

1125 KHK'li öldü, 100 KHK'li intihar etti
CHP'nin 'KHK Mağdurları ile Buluşuyoruz' toplantısında yaşanılan dramlar anlatıldı: "1125 arkadaşımız hastalanarak veya başka işlerde çalıştığı için yaşamını kaybetti. 100 kişi intihar etti. 136 çeşit hak ihlali ile karşı karşıyayız..."

CHP’nin ‘KHK Mağdurları ile Buluşuyoruz’ toplantılarının sonuncusu Ankara’da yapıldı. CHP Genel Başkan Yardımcısı Gülizar Biçer Karaca, siyasetçilerin yakını olanlar hakkındaki soruşturmalarda “Canım onlar sempatizanmış” denilerek takipsizlik kararı verildiğini belirterek, “OHAL Komisyonu’nda iade kararı alabilmeniz için her birinizin iki 'Süleyman' dostunuz, arkadaşınız olması gerekiyor. Ya da AKP’nin önceki milletvekillerinin de ifade ettiği gibi kurulan FETÖ borsasına kayda değer bir para yatırmanız gerekiyor” dedi.

Toplantıya CHP Genel Başkan Yardımcıları Gülizar Biçer Karaca ve Yüksel Taşkın ile CHP Ankara Milletvekilleri Tekin Bingöl ve Yıldırım Kaya da katıldı. Gülizar Biçer Karaca, 50 ildeki KHK’lılar ile toplantılarda bir araya geldiklerini belirterek, yaptıkları anketin sonuçlarını şöyle açıkladı:

15 BİN 843 KİŞİ İLE ANKET YAPILDI: Bir yıllık sürecin raporlandırma aşamasındaki son toplantısını gerçekleştiriyoruz... Bize nereden sorunlarını, sıkıntılarını, taleplerini anlatmak isteyen olursa biz CHP olarak, o arkadaşlarımızın yanında olmaya devam edeceğiz. Bir yıllık süreçte hepimiz birbirimize çok fazla şey öğrettik. Geçtiğimiz aylarda KHK Platformu ile anket yaptık. 15 bin 843 kişi katıldı. 81 ilden katılımcı oldu. Anket sonucunu raporumuzda detaylı paylaşacağız. Bugün birkaç sonucu paylamak istiyorum.

800 KİŞİ ÜZÜNTÜ VE STRESTEN ÖLMÜŞ: İhraç edilenlerin yüzde 7’si boşanmış, yüzde 83,5 ‘karnını doyuracak gelire sahip değilim’ diyor. Yüzde 95,6’sı ya ‘hiç’ ya da ‘çok az ekonomik imkana sahibim’ diyor. Yani çok ciddi bir gelir yoksunluğu ile karşı karşıya kalmış. 100’ün üzerinde KHK’lı, hak ihlallerine dayanamayarak yaşam hakkından vazgeçmiş. 800’ün üzerinde KHK’lı, yaşadığı üzüntü ve strese dayalı ya da hiç tanımadığı -hekimlik yapmış, üniversite bilim insanlığı yapmış, uzay mühendisliği yapmış, TÜBİTAK’ta çalışmış ama ailesini ve kendi karnını doyurmak için- inşaat benzeri bilmediği alanlarda ekmek parasını kazanırken geçirdiği iş kazasında vefat etmiş.

MUHBİR KILMAYA KALKMIŞLAR: OHAL Komisyonu’nda yüzde 85,6’sı ret kararı almış. Yüzde 1,1’i iade kararı almış. Yüzde 12,6’sının da hala OHAL Komisyonu’ndaki başvurusu incelemede görünüyor. Ret kararı alanların büyük çoğunluğu takipsizlik, beraat almış ya da hakkında herhangi bir soruşturma açılmamış. Yani yargının kararını idari makam ‘Ben kabul etmiyorum’ diyerek ikinci bir defa acımasızca bir karar ile hüküm vermiş. Yaşadıkları süreçte ‘Etkinlik pişmanlıktan faydalan, isimler ver, seni bırakalım’ diye baskı gören, yüzde 74,72. Yani sizleri muhbir kılmaya kalkmışlar.

ÖN YARGILARIMIZ YIKILDI: ‘Farklı görüşteki insanlara daha saygılı ve onları daha iyi anlamaya başladım’ demiş, yüzde 76,8’i. ‘Farklı görüştekilere karşı ön yargılarım yıkıldı, adalet ve demokrasi adına ortak mücadelede var olmayı kendime hedef seçtim’ diyenlerin oranı yüzde 72,5. Aslında bu süreçte CHP olarak bu toplantıları gerçekleştirirken bizim de temel hedeflerimizden birisi birlikte olmak. Özel sektörden de ciddi anlamda işsiz bırakılan vatandaşlarımız var. Barış akademisyenleri var. Hak ihlaline uğradığına ilişkin Anayasa Mahkemesi kararı olan, ama buna rağmen görevlerine iade edilmeyen barış akademisyenleri var. O akademisyenlerden birisi de CHP Genel Başkan Yardımcımız Sayın Yüksel Taşkın.

DİYORLAR Kİ ‘CANIM ONLAR SEMPATİZANMIŞ': OHAL Komisyonu’nda iade kararı alabilmeniz için her birinizin iki ‘Süleyman’ dostunuz, arkadaşınız olması gerekiyor. Ya da AKP’nin önceki milletvekillerinin de ifade ettiği gibi kurulan FETÖ borsasına kayda değer bir para yatırmanız gerekiyor. O da mümkün görünmüyor... Adalet sisteminde kişiye özgü bir adalet anlayışı hakim oldu. Siyasi yakını olanlar, iki Süleyman dostu olanlar, nakdi olarak güçlü kasası olanlar, siyasilerin damatları olanlar bu soruşturmalardan aklandı. Oysaki binlerce KHK’lı ile aynı sebeplerle soruşturmaları açılmıştı. Dendi ki ‘Canım onlar sempatizanmış’. Aranızda sempatizan olduğu için hüküm giyen ve ihraç edilen yok mu? Sizin tek suçunuz, siyasi yakınınız olmaması. Siyasilerin yandaşlığına göre, yakın akraba ilişkilerine göre adalet yürümez. Adalet ve adalet dağıtmakla görevli olanlar vicdan, kanun ve dosyadaki delillere görev karar verirler.

BARIŞ AKADEMİSYENLERİNİ BİR HAFTA İÇİNDE GÖREVLERİNE İADE EDECEĞİZ: Haklarında dava açılmamış, takipsizlik kararı verilmiş, beraat edip kararları kesinleşmişse onları görevlerine bir ay içinde iade edeceğiz. Barış Akademisyenlerini Anayasa Mahkemesi kararı doğrultusunda görevlerine iade edeceğiz.

'İNADINA GÜLÜYORUM'

KHK Platformu Sözcüsü Münir Korkmaz, “Gülmeyi unuttuk ama ben inadına gülüyorum. KHK’lar gidecek ve biz işimize geri döneceğiz” diyerek toplumun ihraç olanlara vebalı gibi davrandığını söyledi. Korkmaz, “Enkaz vardı, altındaki insanlar çığlık atıyordu. Buna biz devrimciler kayıtsız kalamazdık. İnsan Hakları Derneği’ne başvurduk, ‘Bu insan hakkı ihlalidir’ dedi. Arkasından KHK Platformlarını kurduk” diyerek ayrım yapmaksızın bütün KHK mağdurlarını bir araya getirdikleri dile getirdi. Korkmaz, “Bin 125 arkadaşımız hastalanarak veya başka işlerde çalıştığı için yaşamını kaybetti. 100 kişi intihar etti. 136 çeşit hak ihlali ile karşı karşıyayız... 5-6 Ekim 2019’da Ankara’ya bizi sokmadılar. Teröristiz ya biz. Kusura bakmayın, siz de AKP’nin yasasına göre iltisaklı ve irtibatlısınız. Bir de yeni bir şey çıktı OHAL Komisyonu’ndan; ‘dirsek teması’. Arkadaşımız terör örgütleriyle dirsek temasındaymış” dedi. (ANKA)

Politika