29 Ekim Resepsiyonuna namaz ayarı
Ayşe Yıldırım
Cumhuriyet’in 99. Yılı kutlamalarına az bir süre kaldı. Türkiye’de 29 Ekim resepsiyonları hep ilgi çekmiştir, özellikle de siyasal dalgalanmalar nedeniyle resepsiyonlara davetliler, içki servisi gibi tartışmalar yabancısı olmadığımız konular.
Medyanın klasik cümlesi de şudur her 29 Ekim’de:
“Cumhuriyet Bayramı bütün yurtta, dış temsilciliklerde ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyetinde coşku ile kutlandı.“
İşte o dış temsilciliklerdeki kutlamalar aslında oldukça sakin geçer.
Ama üç yıl önce Dışişleri Bakanlığı, yurtdışı temsilciliklerine “acil“ kodlu bir mesaj göndermiş ve “Barış Planı Harekatı nedeniyle 29 Ekim resepsiyonlarında alkollü içki servisi yapılmaması talimatı“ vermişti.
Söz konusu talimat haliyle deneyimli diplomatlar tarafından eleştirilmişti.
Şimdi başka bir uygulamaya daha imza atıldı.
29 Ekim Resepsiyonu’na “namaz ayarı“ verildi.
Almanya Köln Başkonsolosluğu, 29 Ekim Resepsiyonunu 28 Ekim Cuma günü yapacak.
Köln Başkonsolosu Turhan Kaya ve eşi Gül Özge Kaya'nın adıyla 11 Ekim günü davetlilere gönderilen e-postada "Cumhuriyet'in ilanının 99. yıldönümü münasebetiyle 28 ekim 2022 Cuma günü 12.00-14.00 saatleri arasında" Köln Başkonsolosluğu İkametgahı'nda yapılacağı duyuruldu.
Ancak bir kaç gün sonra yeni bir e-posta gönderildi davetlilere. Resepsiyon saatinde yapılan "değişikliği" bildiriyordu bu e-posta. Ve şöyle diyordu:
"Uzaktan gelecek olan misafirlerimizin Cuma namazına katılımı da dikkate alınarak resepsiyonumuzun giriş saati 11.30 olarak revize edilmiş olup, Başkonsolosumuz Turhan Kaya kabule anılan saatte başlayacak, saat 12.15'te resmi programa geçilecektir."
“Bu kadarı da olmaz ki“ diyordu bir davetli.
Kamuda mesai saatlerine Cuma Namazı ayarı yapılmıştı ama Cumhuriyet Bayramı Resepsiyonu’nda bir dış temsilcilikte böylesi bir uygulamayı ben de ilk kez duyduğum için deneyimli diplomatlara sorma gereği hissettim.
“Hiç böyle bir uygulama duydunuz mu?“ diye sorduğum bir diplomat, “Şaşırdınız mı?“ diye yanıtladı sorumu.
İlk kez duyduğunu ama şaşırmadığını söyledi.
Peki, bu değişikliğe kim karar veriyordu? Dışişleri Bakanlığı koordinasyonunda mı yapılıyordu? Resepsiyona “namaz ayarı“ yapılmasını kim istemişti?
Diplomatın yanıtı manidardı:
“İmam söylemiştir.“
Bir başka diplomat, “gelinen noktayı gösteriyor” dedi. Laik Cumhuriyetin bir Başkonsolosunun herhangi bir din için bu tür uygulama yapamayacağını, yapmaması gerektiğini anlattı ve ekledi:
“Baskıcı, tek adam rejiminin sonucu bu; işgüzarlıkta yarışıyor herkes. Olacak iş değil tabii. Keşke sakince tartışabilsek bunları. Ama Adli Yıl açılış töreninde Diyanet İşleri Başkanı dua okuyor, ana muhalefet lideri de yanında duruyor. Nasıl olacak?”
Cumhuriyet’in 99. Yılı kutlamasına Cuma Namazı ayarıyla giriyor Türkiye.
100. Yılı Resepsiyonunda ne mi olur?... Orasını da siz bulun.
