3 bin 846 caretta caretta yavrusu denizle buluştu
Dünya Doğayı Koruma Birliği'nin (IUCN) kırmızı listesinde bulunan, nesli tükenme tehlikesindeki deniz kaplumbağalarının önemli yuvalama alanlarından Kemer ilçesindeki Çıralı sahilinde bu yıl 11 Temmuz tarihinde başlayan yuvalama sezonu, 30 Eylül'de son yavruların yuvadan çıkarak denizle buluşması ile bitti. Bölgede bu sezon 103 yuvada 7 bin 950 yumurta tespit edildi. Denizle buluşan yavru caretta caretta sayısı ise 3 bin 846 oldu. Çıralı'da geçen yıl 124 yuvada 9 bine yakın yumurta tespit edilmiş, bunlardan çıkan 3 bin 24 caretta caretta denizle buluşmayı başarmıştı. Bu sezon yuva ve yumurta sayısı geçen yıla göre azalmasına rağmen, denizle buluşan yavru sayısı yüzde 27 arttı.
'GÜZEL BİR SEZON GEÇİRDİK'
Ulupınar Mahalle muhtarı ve Ulupınar Çevre Koruma Kooperatifi Başkanı Habip Altınkaya, "Türkiye'deki 22 yumurtlama kumsalından bir tanesi olan Çıralı'da, bu yıl sezonu tamamlamış durumdayız. Şu ana kadar 103 deniz kaplumbağası yuvamız oldu. Deniz kaplumbağaları, 7 bin 950 yumurta bıraktı. Bunlardan 3 bin 846'sı canlı olarak denize gitti. Yaptığımız çalışmaları, Doğa Koruma Milli Parklar adına kooperatif olarak yürütüyoruz. Bize destek olan Kemer Belediyesi, güvenlik kuvvetlerimiz, jandarmamıza, Çıralı'daki gönüllü arkadaşlar, işletmelerimiz hepsine teşekkür ediyoruz. Güzel bir sezon geçirdik. Gelecek sene de aynı şekilde çalışma dileği ile deniz kaplumbağalarımızı yaşatmaya devam edeceğiz" dedi.
TAHRİBATA GÖRE SAYILAR DEĞİŞİYOR
Ekolojik Araştırmalar Derneği (EKAD) Başkanı Dr. Ali Fuat Canpolat, yuvalama ve yumurta sayısı ile denize ulaşan yavru sayısında yıllar arasında farklılık olabileceğini söyledi. Bu durumun yuvaların yapıldığı yerlere, yuvaların tahribat oranına göre değişebileceğini aktaran Dr. Canbolat, "En temel farklılık predasyon (Bir canlının diğer bir canlı üzerinden onu parçalayarak, beslenmesi) durumudur. Yuvaların tilki, köpekler tarafından açılıp tahrip edilmesiyle bu mümkün. Eğer yuvalar fazla predasyona uğradıysa; denize ulaşan yavru sayısında düşüş olabilir. Bir diğer etken de yuvaların yapıldığı yerler. Bazı yıllar daha uygun yerlere yapılırken, bazı yıllar bu mümkün olmuyor" diye konuştu. (DHA)
