AFAD raporuna göre Amasya'daki deprem riski: Sismik aktivitesi yüksek bir coğrafyanın içerisinde yer alıyor

AFAD raporuna göre Amasya'daki deprem riski: Sismik aktivitesi yüksek bir coğrafyanın içerisinde yer alıyor
AFAD'ın İl Afet Risk Azaltma Planı'nda "Amasya’da, tarihsel ve aletsel dönemlerde bu faylardan kaynaklanan can ve mal kaybıyla sonuçlanan yıkıcı depremlerin olduğu bilinmektedir" deniliyor.

AFAD'a göre bugün Amasya'da 3.5 büyüklüğünde deprem meydana geldi. Maraş depremlerinden sonra sık sık gündeme gelen AFAD'ın İl Afet Risk Azaltma Planı'nda (İRAP) Amasya için "tarihsel dönemde ve son yüzyılda önemli can ve mal kaybına neden olan depremleri ürettiği bilinen Kuzey Anadolu Fayı, Esençay-Merzifon Fayı, Ezinepazarı-Sungurlu Fayı, Turhal Fayı, Almus Fayı ve Çorum - Salhançayı faylarının bulunduğu bölgede yer almaktadır. Bunlardan ilk dört fayın bir bölümü, Amasya İl sınırları içinde yer almaktadır" deniyor.

Planda Amasya'daki deprem riski şöyle analiz ediliyor:

* Amasya’da, tarihsel ve aletsel dönemlerde bu faylardan kaynaklanan can ve mal kaybıyla sonuçlanan yıkıcı depremlerin olduğu bilinmektedir.

* Bunlardan en önemlileri 1939 Erzincan, 1942 Niksar-Erbaa, 1943 Ladik-Tosya depremleridir. Kuzey Anadolu Fayı’nın 20 Aralık 1942’de kırılan Niksar–Erbaa bölümünde 7.1 büyüklüğünde meydana gelen depremde 3000 insan hayatını kaybetmiş, 32000 konut yıkılmış veya ağır hasar görmüştür.

* Yine bu fay üzerinde 26 Kasım 1943’te 7.3 büyüklüğünde meydana
gelen Ladik–Tosya depreminde 2824 kişi hayatını kaybetmiş, yaklaşık 25000 konut yıkılmış veya ağır hasara uğramıştır.

* Ayrıca 26 Haziran 1910’da M=6.1 ve 12 Aralık 1942’de M=5.9 büyüklüğünde Osmancık ve çevresinde etkili olan, can kaybına ve yapısal hasara neden olan depremler, Kuzey Anadolu Fayı’nın Orta Anadolu bölümünde, son yüzyıl içinde meydana gelen önemli depremlerdendir.

* Paleosismolojik veriler KAFZ boyunca, son 2000 yılda
gerçekleşen tarihsel depremlerde, benzer miktarlarda yer değiştirmelerin gerçekleştiğini ve yüzey kırığı oluşturan büyük depremlerin tekrarlanma aralığının 150-200 yıl arasında olduğunu ortaya koymuştur


* Çorum–Merzifon Ovası arasında kuzeydoğu yönünde uzanan Çorum–Salhançayı Fayı yaklaşık 45 km uzunluğundadır. 14 Ağustos 1996 tarihinde fayın Sarıbuğday Beldesi-Düvenci Ovası arasında uzanan segmenti üzerinde, deprem episantırı Çaybaşı Köyü olan, magnitüdü 5.4, 4.1 ve 5.2 olan depremler meydana gelmiştir. Bölgede, 20 Ekim 1996 tarihine kadar iki aylık zaman içerisinde magnitüdü M=1.5 ile M=4.1 arasında değişen 900’e yakın artçı sarsıntılar kaydedilmiştir.

* Bu tarihe kadar gözlenen en büyük artçı şoklar M=5.3– 4.0 arasında 20 adettir.

* Deprem sırasında fay üzerinde yüzey kırığı oluşmamış, ancak farklı
doğrultularda tali kırık ve çatlaklar gözlenmiştir.

* Amasya İl sınırları içerisinde 7 ilçenin tamamı doğrudan ya da dolaylı da olsa Kuzey Anadolu Fayı ve yukarıda tanımlanmış olan fay zonlarının etkileri altında yer alır. Etki altında
olan alanların içerisinde okullar, hastaneler, öğrenci yurtları vb. birçok kritik tesis yer alır.


* Sonuç olarak Amasya İli, Kuzey Anadolu Fayı ile 5 ayrı fay zonu arasında kalmış, sismik aktivitesi yüksek bir coğrafyanın içerisinde yer almaktadır. Özellikle Amasya-Suluova-Merzifon segmenti üzerinde yer alan fay zonları üzerinde meydana gelebilecek büyük ölçekli (M>6)
depremlerin, bölgedeki zayıf zemin özelliklerine bağlı olarak sadece kırılan fayla yakın yerleşkelerde değil; daha geniş ölçekte hasar oluşturabilme potansiyeli yüksek olarak görülmektedir."

Raporun tamamı

Abone Ol

İyi gazetecilik posta kutunda!
Güncel haberler, haftalık ekonomi bülteni ve Pazar derginiz Plus’ı email olarak almak için abone olun.