'Akbelen Ormanı için geç değil, maden çalışması hemen iptal edilmeli'

'Akbelen Ormanı için geç değil, maden çalışması hemen iptal edilmeli'
Doğa Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Dicle Tuba Kılıç, "Maden çalışması hemen iptal edilmeli ve orman kendini yenilemesi için rahat bırakılmalı" derken, Hacettepe Üniversitesi Biyoloji Bölümü’nden Prof. Dr. Utku Perktaş,"Akbelen’de restorasyon çalışması başlatılmalı" açıklaması yaptı.

Muğla-Milas İkizköy’deki Akbelen Ormanı’nda kömür maden sahasının genişletilmesi sırasında çok sayıda kızılçam ağacı katledildi. Bölgedeki yetişkin çam ağaçları tomruk haline getirildi ve bölgeden uzaklaştırılmaya başlandı. Doğa Derneği, yaptığı basın açıklamasında ağaçların kesilmesinin ormanın sonu olmadığını belirtti.

Açıklamada ağaç kesilen alanda çok sayıda genç kızılçam ağacı ve maki bitkisi, sürüngen, böcek, kuş ve memeli yaban hayvanının yaşamını sürdürmeye devam ettiği belirtilerek, şu bilgiler verildi:

"Akdeniz ormanları aslen genç ve yaşlı ağaçlar arasındaki geçiş evrelerinden oluşuyor. Bu nedenle, Akbelen’deki ağaç kesimlerinden geriye kalan orman dokusu ekosistem bütünlüğü açısından değerini hâlâ koruyor. Bu sistem içindeki döngü, var olan bitki örtüsü, toprak altı ve üstündeki binlerce mikroorganizma ve her an büyümeye hazır fidan ve tohumlarla devam ediyor.
Kesilen çok sayıda ağaç olmasına rağmen bölgedeki bitki örtüsü kısa sürede kendini yenileme kabiliyetine sahip. Alandaki doğal floranın yeşerdiği toprak zemin tahrip edilmediği takdirde Akbelen Ormanı bu özelliğini korumaya bundan sonra da devam edecek."

'Ormanı öldüremezsiniz'

Doğa Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Dicle Tuba Kılıç, “Akbelen Ormanı’nda hunharca kesilen kızılçamlara rağmen orman ekosistemi yaşamaya devam ediyor" diyerek, şunları söyledi:

"Orman sadece ağaçlardan değil tohumdan kuşuna, fidanından kelebeğine kocaman yaşayan bir ekosistemdir. Ağaç kesmekle ormanı öldüremezsiniz. Orman daima kendini yenileme gücüne sahiptir. Bundan sonra Akbelen direnişinin ekolojik açıdan asli hedefi doğal yaşamı içinde barındıran toprak tabakasını korumak olacak.
Akbelen Ormanı’nın önemli bir parçası da İkizköy’dür. Burada yaşayan insanlar, onların üretimleri ve kırsal yaşam doğanın destekçileri. Buradaki tüm yaşamın var olma hakkını savunuyoruz. Akla, hukuka ve vicdana aykırı bu maden çalışması hemen iptal edilmeli ve orman kendini yenilemesi için rahat bırakılmalı.”

'Buradayız, hiç bir yere gitmiyoruz.'

İkizköy Çevre Komitesi Başkanı Nejla Işık yaptığı açıklamada; ‘’Dört senedir köyümüzde yaşam mücadelesi veriyoruz. Orman için, hava için, zeytin için. Köyümüzün kadınları bu ağaçları evladından ayrı görmüyor. Kesilen her bir ağaç bizim için bir ölüm haberi. Ama ormanımız ölmedi. Kuşlar, kelebekler, genç fidanlarla toprağımız için nöbetteyiz. Bir avuç toprak kalsa da buradayız, hiç bir yere gitmiyoruz. 6 Ağustos Pazar günü nöbet alanında gerçekleştireceğimiz Büyük Buluşma’ya herkesi bekliyoruz. Akbelen’i yalnız bırakmayın’’ dedi.

'Akbelen’de restorasyon çalışması başlatılmalı'

Hacettepe Üniversitesi Biyoloji Bölümü’nden Prof. Dr. Utku Perktaş yaptığı açıklama ise şöyle:

“Dünya bir yok oluşa doğru sürükleniyor. Şakası kalmadı: Aşırı sıcakların şekillendirdiği hava dalgaları, anormal yağışlar, artan seller ve müthiş bir boş vermişlik. BM Genel Sekreteri Antonio Guterres geçenlerde 'Küresel ısınma sona erdi, küresel kaynama başladı' diye ülkeleri acil önlem almaya çağırdı. Kimse üstüne alınmıyor. Elimizden geleni ardımıza koymadan ekosistem bırakmadık, gözle görmediğimiz bir omurgasız canlıdan kendi türümüze kadar yaşayacak alan bırakmadık. Bunun en görünen şekli de orman tahribatı ve ormansızlaştırma.

Orman, ağaçların baskın yaşam formu olduğu karmaşık bir ekolojik sistemdir. Esasen hem bitki hem de hayvan sistemlerini etkileyen yüksek oranda fotosentezle doğanın en verimli ekosistemleridir. Orman ağaçlardan fazlasıdır ve ağaçlar kesilse de kendini yenileyebilir. Bu göz ardı edilmezse Akbelen Ormanları kurtulabilir ve gelecek kuşaklara aktarılabilir. Akbelen’deki maden projesi iptal edilmeli ve uzmanlar eşliğinde bir restorasyon planı hazırlanarak ormanın kendini yenilemesine imkan tanınmalı.

Anadolu doğasının kaybetmeye tahammülü kalmadı artık. Talebimiz belli: türler için adalet, kızılçam için adalet, sarıçam için adalet, Anadolu sıvacısı için adalet, ormanlar için adalet… Ve Akbelen için adalet istiyoruz!” (Kısa Dalga)

Gündem