AKP'nin kalesinde 400 kişi CHP'ye geçti: Rozetler Kılıçdaroğlu'ndan

AKP'nin kalesinde 400 kişi CHP'ye geçti: Rozetler Kılıçdaroğlu'ndan
İstanbul Sultanbeyli'de 400 kişi CHP'ye geçti. Kılıçdaroğlu yaptığı konuşmada "Herkesin kimliği benim başımın üstüne. Aynı havayı mı teneffüs ediyoruz, aynı bayrağın altında mıyız hiçbir mesele yok" dedi.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, İstanbul Sultanbeyli’de yeni üye katılım törenine katıldı. Aralarında AKP'den istifa eden isimlerin de olduğu 400 kişinin CHP'ye katıldığı törende Kılıçdaroğlu, ilk 20 üyeye rozet taktı. Koloçdaroğlu, “Bizim de kusurlarımız oldu. Ama yeni bir sürecin başladığını hepiniz bilin lütfen. Bizim kavgaya ihtiyacımız yok. Helalleşmeye ve kucaklaşmaya ihtiyacımız var” dedi.

CHP’ye geçen ve ve adının "Ayşe" olduğu açıklanan eski AKP'li yeni üyenin konuşması salonda ilgi çekti. Kendisiyle çok iyi ilgilenildiği için CHP’ye geçtiğini belirten kadın AKP üye kartını da vurarak kürsüye bıraktı ve şöyle dedi: “Ben AK Partiliydim ama oradan bir hizmet görmediğim için CHP’ye geçiyorum. CHP’li başkanlarımızın geldiğini duyduğum için hemen koştum geldim. Okulun orada dolaşırken hiç tanımadığım arkadaşlar benimle ilgilendi etkinliğe davet etti. Biraz rahatsızlığım vardı. Beni hastaneye götürdüler. Çok güzel ilgilendiler. Baktım aile gibi gördüm onları. O yüzden bundan sonra CHP’liyim."

İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu ise törende yaptığı konuşmada şunları söyledi:

Bugün benim için de özel bir an. Genel başkanım biz seçimin iptal olduğunu iftar sofrasında, Sultanbeyli'de öğrendik. Sultanbeyli'den sizinle telefon konuşması yapıp aynı inançla yola çıkacağımızı ilk kez insanlara duyurduk. Demokrasi adına bu güzel ilçeden yola çıkışımız, kazanımımızın kaynağı Sultanbeyli'deki hemşehrilerimiz olmuştu.

İstanbul'da hangi partiye oy verip vermediğiyle ilgilenmeksizin ihtiyaca dönük sorumluluğumuzu yerine getirme güdüsüyle hareket ediyoruz. Genel başkanımızın, hayata dair ihtiyaçları yüksek olan insanlara gideceksiniz tarafı vardır. Bizdeki tek ayrımcılık orada. Sultanbeyli belki de İstanbul'da en fazla sıkıntı duyan ilçelerimizden birisi. Biz kararlı biçimde, hiç başlanmamış olan Çekmeköy-Sancaktepe-Sultanbeyli metro hattının çalışmasını yoğun şekilde sürdürüyoruz.

İstanbul'da iş üretmenin çok önemli olduğunun farkındayız. İstanbul'da bir sıkıntı yaşanıyorsa yanlış yatırımların da etkisi olduğunu biliyoruz. 11 büyükşehir belediye başkanımız sıkı bir takımdır, futbol takımını da andırır. Bu ekip gol yemez, sıkı gol atar. Başarılı olmaya söz vermiştik, sözümüzün arkasında sonuna kadar duracağız. Sözümüz sadece CHP'ye dair değildi, aynı zamanda ittifakımız var. Onunla da yetinmedik İstanbul ittifakı diye bir ruhla yola çıkmıştık.

Bizim sözümüz bütün İstanbullularadır. Genel başkanımız ‘Bu İstanbulluların başarısıdır' demişti. Ben yok biz var, İstanbul halkıyla başarılı olacağız. Partimize yeni katılan arkadaşlarımız var. CHP iyi bir yuvadır, göreceksiniz ki size karşı her partilimiz, eski partisinden biraz daha özenli davranacak. Aramıza hoş geldiniz.

KILIÇDAROĞLU: BİZİM DE KUSURUMUZ VAR

Kemal kılıçdaroğlu'nun konuşmasının satır başları şöyle:

ZOR İLÇE OLDUĞUNN FARKINDAYIM: Partimize yeni gelen arkadaşlarımız da konuştular. Sultanbeyli'yi biliyorum, 12 yılım İstanbul'da geçti. 3 evladımın hepsi İstanbul doğumlu. Yabancısı değilim. Sultanbeyli'nin CHP için zor bir ilçe olduğunun da farkındayım. Buraya çok geldim, vatandaşlarla konuştum. Aramızda bir duvar vardı, o duvarın yıkılması lazımdı. Bizim de kusurumuz var. Yeteri kadar çalışmadık, onların dertleriyle yeteri kadar dertlenmedik, onların çayını, kahvesini içmedik.

BAĞIRMAYA İHTİYAÇ YOK: Ankara'dan bize oy verin dedik. Vatandaş da haklı olarak beni dinledin mi dedi. şundan emin olmasını isterim, yeni bir sürecin başladığını hepiniz bilin lütfen. Bizim kavgaya ihtiyacımız yok. Birbirimize bağırmaya ihtiyacımız yok. Helalleşmeye ve kucaklaşmaya ihtiyacımız var. Bir arada olmaya ihtiyacımız var. Yanlışlar var mı var ama onları bir tarafa bırakalım. Memleketin çok sorunu var, her evde bir işsiz var. Her evde dert var demektir. Üniversiteyi bitirip işsizse o evde dert eksik olmaz. Bir arkadaşım konuşurken dedi ki, kalelerden söz etti. Sultanbeyli AKP'nin kalesi diye deyimden söz etti. Bizim felsefemiz, CHP'nin felsefesi, eğer bir yeri kale olarak tanımlayacaksak her fabrika bir kaledir. Her fabrika bir kale olmalı ki güzel insanlar çalışabilsin. Her kurulan bir fabrikaya Cumhuriyeti kuranlar da kale olarak bakmışlardır. Alınteriyle insanlar çalışmıştır. Her evde huzurun, bereketin olduğu bir Türkiye inşa etmek zorundayız.

İNANCI SORGULAMA HAKKIMIZ YOK: Çok ayrıştığımızı biliyorum. Etnik kimlik, inançlar, yaşam tarzı üzerinden siyaset yapıldı. Bunlar milleti ayrıştırdı. Herkesin kimliği benim başımın üstüne. Aynı havayı mı teneffüs ediyoruz, aynı bayrağın altında mıyız hiçbir mesele yok. Hiç kimse anne babasını seçme özgürlüğüne sahip değil ama hepimiz ecdadımızla gurur duyarız. Herkesin inancı başımın üstüne, herkesin inancına saygı gösteririm. Allah ile kul arasına girme hakkımız yok. Benim onun inancını sorgulama hakkım da yok, saygı duymam gerekir ve saygı duyacağım. Kişilerin yaşam tarzında da kusurumuz var. Başörtüsü bir dönem en büyük sorundu.

AYRIM YAPMADAN HİZMET: Sanane kardeşim. O evde ekmek var mı, önce onu çözeceksin. Evde huzur olacak, bereket olacak. Onu da inşallah tarihe gömdük. Dolayısıyla Sultanbeyli ile kucaklaşmamız lazım. Eski yaraları sarmamız lazım. Varsa haksızlıkları gidermemiz lazım. Hizmeti hiçbir ayrım yapmadan götürüyoruz. Belediye başkanlarıma dedim ki, vatandaşlar arasında oy versin vermesin hiçbir ayrım yapmadan hizmet götüreceksiniz. Ama yoksul mahallelere pozitif ayrımcılık yapacaksınız. O mahalleler yeteri kadar hizmet alamadılar. Bize oy vermedi, hiç önemli değil. Seçimler sırasında çok şeyler söylendi, CHP gelirse sosyal yardımlar kesilecek. Hayat şunu gösterdi, sosyal yardımlar bırakın kesilmeyi arttı bile. Asgari ücret 4250 TL, CHP'li belediyelerde 4 bin 500 lira. Sadece İstanbul vermiyor, tüm belediyeler veriyor. En azından varsa eksiklik, o giderilmiş olur. Bunların hepsini yapıyoruz.

BİZ YARDIMI BÖYLE YAPMIYORUZ: Bir şey daha yapacağız, iktidar olduğumuzda aile destekleri sigortasını getireceğiz. Hiçbir ailenin geliri asgari ücretin altında olmayacak. Bunun kanunu çıkacak. Türkiye 1971 yılında bunu çıkarmayı taahhüt etmiş ama bugüne kadar çıkmamış, çıkarmıyorlar. Sen bana oy vereceksin demişler. Biz yardımı böyle yapmıyoruz. Sağ elin verdiğini, sol el görmeyecek. Beyler yardım yapıyorlar televizyon kanallarını çağırıyorlar yardım ettiklerini söylüyorlar. Ekrem başkan söz vermişti, süt vereceğiz diye. Geldi belediye başkanı oldu ve bunu dağıtmaya başladı. Bir süre sonra eleştiri geldi, hani sen süt dağıtacaksın diye. Oysa aylardır dağıtıyordu ama onlarınki gibi değil. Felsefemiz bu. Bu inanca kültüre, felsefeye inandıktan sonra yolumuza devam edeceğiz.

SİZİN HAYALLERİNİZ BENİM HEDEFİM OLACAK: Aramıza kardeşlerimiz geliyor, çok güzel bir tablo göreceksiniz. İnsanların sorunlarıyla ilgilenildiğini göreceksiniz. Bize oy versin vermesin, sıkıntıyı gidermek için çaba harcarız, sorunları çözmek isteriz. Sevgili gençler, önümüzdeki seçimin kaderini sizler belirleyeceksiniz. 6 milyon 300 bin genç ilk kez oy kullanacak, siz adalet mi, demokrasi mi istiyorsunuz o zaman oyunuzu CHP'ye vereceksiniz. Her gencimizin bu ülkenin büyümesinde katkısı vardır. Onlar özgürlük istiyorlar, tweet attıkları zaman başım belaya girer mi diye korkuya kapılmak istemiyorlar. Beni özgürce eleştirebilmeniz için, başıma bir şey gelmeyecektir güvencesine sahip olacağınız için oyunuzu CHP'ye vereceksiniz, rahatça eleştirebileceksiniz. Sizin hayalleriniz benim hedefim olacak. Gençler iş bulup çalışıyorsa tüm akrabaları mutlu olur. Biliyorum bunların hiçbiri vaat değil, sizin hakkınız. Bu hakkı size teslim edecek kuruma siyaset kurumu diyoruz. Her şeye vergi ödüyorsunuz.

DAHA GAZLA GELMEK İSTERİM: Bu verginin size huzur olarak dönmesi lazım, bereket olarak dönmesi lazım, geçim olarak dönmesi lazım. Eğer dönmüyorsa ve sadece bir avuç kişiye gidiyorsa, milyarlarca dolarlar, eurolar gidiyorsa bu kardeşiniz gereğini yapacak. Milyar dolarları İngiltere'ye götürenlerden, onları Türkiye'ye getirecek. Fakir, fukaranın hakkını savunacağız. Sultanbeyli'deyim, güzel bir yerdeyim. Daha fazla gelmek isterim. Daha fazla sofranıza oturmak isterim, birebir konuşmak isterim, dertlerinizi dinlemek isterim.

BENİM UMUDUM GENÇLER: Biz kin tutmayız, öfkeyi kendi ruhumuza enjekte etmeyiz. Kardeşlik, dostluk üzerine, sevgi üzerine her şeyi inşa etmek isteriz. Siyaset size doğruları söylemek zorundadır. Verdiğiniz verginin hesabını siyaset kurumu size vermiyorsa paralar birilerine gidiyor demektir. O hortumların tamamını keseceğim, bu halka vereceğim hiç endişe etmeyin. Benim umudum gençler, sizlersiniz.

Abone Ol

İyi gazetecilik posta kutunda!
Güncel haberler, haftalık ekonomi bülteni ve Pazar derginiz Plus’ı email olarak almak için abone olun.

Politika