Akşener'den Özlem Zengin'e destek; Nevruz'daki açıklamalara tepki

Akşener'den Özlem Zengin'e destek; Nevruz'daki açıklamalara tepki
İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, 6284 sayılı yasaya dair tartışmalarda hedefe konan AKP'li Özlem Zengin'e destek verdi. İYİ Parti lideri, Nevruz kutlamalarında 'Abdullah Öcalan'a özgürlük isteyenlere' de sert çıktı.

İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, bugün grup toplantısında gündeme dair değerlendirmelerde bulundu.

Akşener, Yeniden Refah Partisi'yle ittifak görüşmeleri sırasında 6284 sayılı 'kadına şiddet' yasasına dair açıklaması sonrası bazı AKP'liler tarafından hedefe konan AKP Grup Başkan Vekili Özlem Zengin'e destek verdi.

İYİ Parti lideri, Nevruz kutlamaları sırasındaki sloganları da eleştirerek "Bizim için Nevruz, sevginin günüdür, katile özgürlük dilenme günü değildir" ifadesini kullandı.

Akşener'in açıklamasından öne çıkanlar şöyle:

* Ne yazık ki bugün aynı güneşin altında buluşmamızı, aynı ateşin etrafında toplanmamızı, aynı sofraya oturmamızı istemeyenler var… Güneşi gölgeleyenler, ateşi, yangına çevirenler, saygıyı, düşmanlıkla kirletenler var. Soframızdan ekmeğimizi, hanemizden bereketi, gönlümüzden, huzuru çalanlar var. Elbette görüyoruz

Özlem Zengin'e destek

* ("Özlem Zengin kadın olduğu için hedef alındı" açıklaması) Evet. Yüzde yüz. Kesinlikle doğrudur. Tıpkı bu ülkede yaşayan, konuşan, doğruları savunan her kadın gibi Sayın Özlem Zengin de yaşadığı çirkinlikleri kadın olduğu için yaşıyor.

* İdeolojisi, hayat tarzı ne olursa olsun bu ülkede konuşan kadınlar sevilmiyor. Korkmayan, susmayan, inandıklarını savunan, pes etmeyen ve inatla doğruları konuşmaktan vazgeçmeyen kadınlar mobbinge, lince, tacize, hakarete, iftiraya uğruyor.

*Biz bu ikiyüzlülüğün farkındayız. Sadece kadın olduğumuz için söylediklerimizin birilerini rahatsız ettiğinin farkındayız. Sadece kadın olduğumuz için tepkilerimizi sindirimediklerinin farkındayız.

'6284 tartışmasına izin vermeyeceğiz'

* Asla razı olmayacağız, susmayacağız, pes etmeyeceğiz. İstanbul Sözleşmesi’nden çıkılmasını kabul etmediğimiz gibi, 6284’ün tartışılmasına da izin vermeyeceğiz.

* Görüşlerimiz, düşüncelerimiz ne kadar farklı olursa olsun mesele kadınların davası olduğunda Özlem hanımla da elbette amasız, fakatsız, lakinsiz omuz omuza duracağız.

'Katile özgürlük dilenme günü değil'

* Bizim için Nevruz, sevginin günüdür, katile özgürlük dilenme günü değildir. Bizim için Nevruz, kardeşliğin günüdür, düşmanlığın günü değildir. Bizim için Nevruz, birliğin günüdür terörün, günü değildir! Bizim için Nevruz, bastığı toprağı, cennet vatan bilenlerin günüdür; vatanın her değerine düşman olanların günü değildir.

'Hadi oradan be'

* "AK Parti’de adamın yoksa, kadroya giremezsin" diyorlar. "AK Parti’de adamın yoksa, yardım bekleyemezsin" diyorlar. "AK Parti’de adamın yoksa, çadır bile bulamazsın" diyorlar Öyle mi? Hadi oradan be! Hadi oradan! Ülkemizde hiç ama hiç kimse bu çarpık düzene alışmak zorunda değil! Bu vasatlığa, bu çürümüşlüğe, alışmak zorunda değil! Bu adaletsizliğe, bu haksızlığa, ve bu vicdansızlığa, alışmak zorunda değil! Çünkü bu ülkenin insanları ahlaksızlık, yolsuzluk değil, çalmayan çaldırmayan siyasetçiler istiyor.

'Çadırı biz bulduk da diyebilirdi'

* Hiç utanmadan, zerre sıkılmadan, dedi ki; ‘Geçmişten bugüne, bu işi masaya yatırdığımızda, çadırda bile kalite neydi? Bugün çadırda geldiğimiz kalite ne? Bunu bile yeterli görmüyoruz. İnşallah çadırlarda, bundan sonra, çok daha farklı adımlar atacağız!' Bunu duyduğum zaman kalbim duruyor zannettim. Üstelik bunu depremin, 7’nci gününde bile, hâlâ çadır bekleyen aileler varken dedi. (...) Ancak maalesef belli ki kalite o kadar artmış ki Vatandaş çadır bulamıyor. Kalite o kadar artmış ki millet inim inim inlerken kendileri Kızılay üzerinden çadır satıyor. Ama buna da şükür. Çünkü artık iyice, kurgusal bir karakter halini alan Bay Kriz, Elbette çıkıp ‘Çadırı biz bulduk. Bizden önce çadır mı vardı?’ da diyebilirdi... Ne diyelim? Allah akıl, fikir, izan versin.

'53 gününüz kaldı'

* Bak Sayın Erdoğan artık yeter! Daha önce söyledim, bir kez daha söylüyorum. Sirk yönetmiyorsunuz, devlet yönetiyorsunuz, devlet! Bu millet artık bıktı, usandı! Zaten şunun şurasında da sadece 53 gününüz kaldı. 21 yıl boyunca insanlarımızı zaten, yeterince yaraladınız. Beceriksizliğinizle, bu millete zaten, çok şey kaybettirdiniz. Şuursuzluğunuzla zaten, sabrımızı taşırdınız. Ve şükürler olsun ki, nihayet, 21 yıllık zulümden kurtuluşa, sadece 53 gün kaldı. (Kısa Dalga)

Politika