AYM'nin Gergerlioğlu kararında "yorum" farkı: 12 üye 'öngörülemez' dedi, 3 üye karşı çıktı

AYM'nin Gergerlioğlu kararında "yorum" farkı: 12 üye 'öngörülemez' dedi, 3 üye karşı çıktı
AYM’nin 12 üyesi, milletvekili dokunulmazlığının istisna hallerini düzenleyen Anayasa’nın 14’üncü maddesinin “öngörülebilir” olmadığını belirtirken, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı görevinin ardından AYM üyesi olan İrfan Fidan ve iki üye, bu yoruma karşı çıktı.

Anayasa Mahkemesi’nin (AYM), milletvekilliği düşürülen HDP’li Ömer Faruk Gergerlioğlu’nun “seçilme ve siyasi faaliyette bulunma hakkı” ile “kişi hürriyeti ve güvenliği hakkının” ihlal edildiğine ilişkin oybirliği ile aldığı kararın gerekçesi yayımlandı. AYM’nin 12 üyesi, milletvekili dokunulmazlığının istisna hallerini düzenleyen Anayasa’nın 14’üncü maddesinin “öngörülebilir” olmadığını belirtirken, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı görevinin ardından AYM üyesi olan İrfan Fidan ve iki üye, bu yoruma karşı çıktı.

Ömer Faruk Gergerlioğlu, sosyal medya hesabındaki paylaşım gerekçe gösterilerek, “terör örgütü propagandası yapmak” suçlamasıyla cezalandırılmıştı. Gergerlioğlu, hakkındaki kararın “ifade özgürlüğünü”, dokunulmazlığını kazanan bir milletvekili olarak hakkındaki yargılamanın sürdürülmesinin de “seçilme ve siyasi faaliyette bulunma hakkını” ihlal ettiği iddiasıyla AYM’ye, bireysel başvuru yapmıştı.

AYM, Yargıtay 16. Ceza Dairesi’nin “terör örgütü propagandası yapma” suçlaması ile verilen 2,5 yıl hapis cezasını onamasının ardından milletvekilliği düşürülerek cezaevine konulan Gergerlioğlu’nun “seçilme ve siyasi faaliyette bulunma hakkı” ile “kişi hürriyeti ve güvenliği hakkının” ihlal edildiğine oybirliği ile karar vermişti.

Kararın gerekçesi, Resmi Gazete’de yayımlandı.

Gerekçede; CHP İstanbul Milletvekili Enir Berberoğlu hakkında daha önce verilen karardaki “seçilme ve siyasi faaliyette bulunma hakkına” ilişkin hüküm hatırlatıldı.

Anayasa’nın 83’üncü maddesinde düzenlenen yasama dokunulmazlığının anımsatıldığı gerekçede, Gergerlioğlu’nun 24 Haziren 2018 tarihinde yapılan genel seçimde milletvekili olduğu belirtildi ve “Başvurucunun yasama dokunulmazlığına sahip olduğu konusunda kuşku bulunmamaktadır” denildi.

Kararda, Gergerlioğlu’nun milletvekili seçilmesine karşın yargılamaya devam edilmesine ilişkin “Başvurucunun seçilme ve siyasi faaliyette bulunmak hakkına, yargılamaya devam edilmesiyle birlikte müdahale edilmeye başladığını kabul etmek gerekmiştir” değerlendirmesi yapıldı.

Kararda, yasama dokunulmazlığının istisnalarını düzenleyen Anayasa’nın 14’üncü maddesi irdelendi. 14. maddede sayılan durumlar, “belirlilik ve öngörülebilirlik” yönünden incelendi. AYM kararında, Anayasa’nın 83’üncü maddesinin ikinci fıkrasında “Anayasa’nın 14’üncü maddesindeki durumlar” ifadesine bir bütün olarak atıf yapılması nedeniyle “anlamsız sonuçların” ortaya çıktığı belirtildi. Kararda, bu durum şöyle açıklandı:

“Bir milletvekilinin, ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğünü bozmayı ve insan haklarına dayanan demokratik ve laik cumhuriyeti ortadan kaldırmayı amaçlayan faaliyetlerini temel bir hak veya özgürlüğünü kullanma kapsamında gerçekleştirdiği iddia edildiğinde yasama dokunulmazlığından yararlanması mümkün değilken herhangi bir temel hak ve özgürlük kapsamına girmeyen ve çok daha ağır suçlara vücut veren eylemler işlendiği iddia edildiğinde, milletvekili yasama dokunulmazlığından yararlanabilecektir.”

“ÖNGÖRÜLEBİLİR DEĞİL”

AYM, Gergerlioğlu’nun tahliyesine yol açan kararında, “Anayasanın 14’üncü maddesindeki durumlar” ibaresinin “öngörülebilir” olmadığı ve “belirlilik içermediği” kaydedilerek yerel mahkemelerin bu maddeyi yanlış yorumlayabileceğine işaret edildi.

Kararda, 14’üncü maddenin yasama dokunulmazlığına ilişkin devlet için getirilmiş “kötüye kullanma” yasağına rağmen Anayasa’daki hak ve özgürlüklerin, Anayasa’da belirtilenden daha fazla sınırlandırılmasının önünün açıldığına işaret edildi.

AYM kararından, Gergerlioğlu hakkındaki soruşturmanın yasama dokunulmazlığını kazanmasının ardından devam etmesi sonucu ortaya çıkan hak ihlallerinin, yasama dokunulmazlığı, seçilme ve siyasi faaliyette bulunma haklarının korunmasını sağlayacak anayasal veya yasal bir düzenleme bulunmamasından kaynaklandığı belirtildi.

12 üye bu görüşe katılırken Yıldız Seferinoğlu, Basri Bağcı ve İrfan Fidan farklı gerekçe yazdı.

“YARGI İÇTİHAT OLUŞTURSUN”

Fidan ve diğer iki üye, gerekçelerinde; Anayasa’nın 14’üncü maddesine hangi suçların gireceği noktasının belirginleşmesinde de yargı kararlarının belirleyici olacağı kaydedilerek, “Zira içtihat hukukunun ağırlıklı olarak uygulandığı sistemlerde de ceza hukukunun çok önemli kavramlarındaki belirginleşme, yargı kararlarıyla sağlanmaktadır” denildi.

“KÖTÜ NİYETLİ SORUŞTURMA BAŞLATILMIŞ OLAMAZ”

Fidan ve iki üye, Gergerlioğlu hakkında önceden başlatılan soruşturmaya ilişkin “Kötü niyetli olarak, milletvekili seçilme ihtimali bulunan bir kişiyi elimine etmek için ön alınarak seçim öncesi 14’üncü madde kapsamında bir soruşturma başlatılması ihtimal dahilinde olmamakla birlikte hayatın doğal akışına göre çok mümkün gözükmemektedir” yorumu yapıldı.

Fidan ve iki üye, 14’üncü maddesinin uygulanması açısında yasamanın konuya müdahil olmasına gerek olmadığını ve yargı kararlarıyla bu madde kapsamının belirginleşmeye müsait olduğunu bildirdi. Kararda, “Aksi bir düşünce ile yargının bu fonksiyonu yerine getiremeyeceğini iddia etmek, yasamanın konuya müdahil olmasını beklemek, Anayasa’nın 14’üncü maddesinin yasama tarafından yapılacak düzenlemeye kadar uygulanmayacağı anlamına gelecektir” denildi.

Anayasa hukukçusu Kerem Altıparmak, AYM’nin gerekçesini şöyle yorumladı:

“AYM'nin Ömer Faruk Gergerlioğlu kararı, beklemeye değer nitelikte bir karar çıktı. Mahkemenin saptamaları, talep edilen doğrultusunda sadece Gergerlioğlu'nun hak ihlalinin tespiti ile sınırlı kalmıyor; Anayasa'nın 14. maddesinin öngörülemez olduğunu da saptıyor.

Bu niye önemli? AYM, milletvekilleriyle ilgili seçim öncesinde başlayan soruşturmaların, Anayasa’nın 14. maddedeki durumlardan biri olduğu gerekçesiyle devam ettirilmesinin, durum kavramının öngörülemezliği nedeniyle Anayasa'yı ihlal edeceğini saptıyor. Daha somutu: Halihazırda seçim öncesi açılan soruşturmalar nedeniyle yargılanan ve mahkum olan milletvekilleri var. Bunlar açısından devam eden davaların durması, hüküm verilenlerin ise AYM tarafından ihlal kararıyla milletvekilliğini yeniden almaları gerekiyor.

Bir başka deyişle Ömer Faruk Gergerlioğlu'nun mahkumiyeti ve cezaevindeki süresi bile insan hakları ve hukuk devleti açısından çok büyük bir açılıma kapı açtı.” (ANKA)

 

Gündem