Bahçeli'den AKP'nin HDP ziyaretine ilk yorum: Doğal ve doğru bir adım

Bahçeli'den AKP'nin HDP ziyaretine ilk yorum: Doğal ve doğru bir adım
MHP lideri Bahçeli, AKP'nin HDP ziyaretiyle ilgili ilk kez konuştu: "HDP'yle niye görüşülmüş? Biz buna nasıl tepki gösterecekmişiz? HDP'ye nasıl baktığımızı tekrar etmeye lüzum bile görmüyorum. AK Parti heyetinin CHP'yle kurduğu temasa ses çıkarmayanların bizim sırtımızdan HDP'yi dillerine dolamaları muflis bir tavırdır. Bizim gözümüzde CHP neyse HDP de odur."

Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkanı Devlet Bahçeli, partisinin grup toplantısında gündeme yönelik açıklamalarda bulundu. Bahçeli, "Atatürk'ün kurduğu partinin hasbelkader başına oturan zatın sömürgecilerin eline düşmesi, maalesef Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluş esaslarına tümüyle itiraz, hatta ihanettir. Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün emanetleri MHP'de ve Cumhur İttifakı'ndadır. Bu milli emanetlere asla leke sürülmeyecektir" dedi.

HESAP VERECEKLER

Bahçeli sözlerine şöyle devam etti: "Cumhuriyete yıkım projesi diyen arsız ve ahlaksız bölücüler inanıyorum ki milletin iradesiyle yıkılacaklar ve hesap verecekler, Türkiye Cumhuriyeti sonsuza kadar yaşayacaktır.

Bizim için milli hafızada yer etmiş her toprak parçası vatandır ve öyle de kalacak. İlelebet nesilden nesile bir dua gibi anlatılarak intikal edecek ve yaşatılacaktır. Artık sızlanmaya gerek yoktur. Türk milleti belini doğrultmuş, daha güçlü bir şekilde silkinip kalkmayı bilmiştir. Dünyanın konuştuğu bir Türkiye tablosu, değer biçilemeyen bir resim gibi karşımızdadır. Mağdurların sesi olan bir Türkiye gerçeği, hepimizde kibre varmayan bir gurur yaşatmaktadır. Ülkemiz doğuyla batı, kuzeyle güney arasında uzadıkça uzayan bir köprü, kucaklaşma sahası, bir yardımseverlik şahikası olarak sivrilmiştir. "

KILIÇDAROĞLU, TAŞERON BİR SİYASETÇİDİR:

Kılıçdaroğlu, CHP'nin başına paraşütle indirilmiş, özel görevlendirilmiş taşeron bir siyasetçidir. Bu görev, Atatürk'ü itibarsızlaştırma ve CHP'yi silme görevidir. Kılıçdaroğlu'nun hiçbir söz ve eylemi CHP'nin önceki genel başkanlarıyla bağdaşmamaktadır. Bu tavizkar zihniyetin siyaseti, hasım ve hezimet siyasetidir. Kendisi şaşkın ve şuursuzdur. ABD'den sonra Birleşik Krallık'ta soluğu alan Kılıçdaroğlu, kayıp sekiz saatin ve hamburgerli gezinin hemen ardından Birleşik Krallık sokaklarında kendisini ve partisini rezil etmiştir. Bir ara Londra tefecilerine ağzına geleni söyleyen Kılıçdaroğlu, bu sefer tefecilerin kafesine kanadı kırık bir kuş gibi girip yemlenmek için avuç açmıştır.

KILIÇDAROĞLU BU DEVRİN ALİ KEMAL'İDİR

Türkiye'nin gri listede olduğunu saygısızca lanse eden Kılıçdaroğlu, bizim için simsiyah bir şahsiyettir. Yalan fabrikasıdır, iftira madenidir. Temiz para derken Türkiye'yi narko-devlet olarak yabancı ülkelerde ispiyonlayan Kılıçdaroğlu, bizim gözümüzde bu devrin Sait Mollası, Ali Kemal'i, sömürgeciliğin inzibat görevlisidir. Bir değil, bin kere yazıklar olsun diyorum.

Türk milletinin her kuruşu temizdir, alın teridir. Türk milletinde paraya istikbalini satacak gençlik yoktur. Türk milleti cebi para dolsun diye ruhunu asla kiraya vermeyecektir. Türkiye'yi sağda-solda, parti odalarında veya grup kürsülerinde kara parayla itham edenler, Türk askerine, Türk polisine uyuşturucu ticaretiyle ilgili çamur atan kim olursa olsun bizim gözümüzde tescilli vatan hainidir. Cari açığı kapatmak için uyuşturucu ticaretine göz yumulduğunu iddia etmek FETÖ ağzıdır. Kılıçdaroğlu'nun söylediği söze bakın, girdiği ilişki ağlarına bakın. Kılıçdaroğlu, kara para görmek istiyorsa HDP'yi incelesin. Bölücü terör örgütünün karanlık servetiyle ilgilensin.

ANAYASA DEĞİŞİKLİĞİNİ DESTEKLİYORUZ

Bu anayasa değişiklik teklifini ya geniş bir mutabakat halinde TBMM’de ele alıp sonuca gidelim ya da halkoylamasıyla milletimizin takdirine sunalım. Biz iki seçeneğe de varız ve hazırız.

BİZİM GÖZÜMÜZDE CHP NEYSE HDP DE ODUR

CHP dürüstse, sözünün arkasındaysa, başörtüsüne bez parçası demekten pişmansa buyursun, hep birlikte bu meseleyi köklü çözümle buluşturalım.

Bu arada AK Parti heyetinin anayasa değişikliğini görüşmek amacıyla Meclis’te grubu bulunan siyasi partileri ziyaret etmesi de son derece doğal ve doğru bir adımdır.

HDP’yle niye görüşülmüş? Biz buna ne diyecek, nasıl bir tepki gösterecekmişiz? Günlerdir cevabı aranan marazi sorular bunlardır.

HDP’ye nasıl baktığımızı tekrar etmeye lüzum bile duymuyorum.

AK Parti heyetinin CHP’yle kurduğu temasa ses çıkarmayanların bizim sırtımızdan HDP’yi dillerine dolamaları müflis ve müfsit bir tavırdır.

Zira bizim gözümüzde HDP neyse, CHP’de odur ve aynısıdır.

Biz kiminle görüşüldüğüne değil, makul ve demokratik çözümün nasıl olacağına bakıyoruz.

Zarfla değil mazrufla ilgileniyoruz.

Kabuğa değil öze odaklanıyoruz."

Politika