Bahçeli'den Soylu'ya destek: "Hiç kimse Türkiye Cumhuriyeti İçişleri Bakanı'nın boynuna tasma geçiremeyecek"
Partisinin grup toplantısında konuşan MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin hedefinde İYİ Parti Lideri Meral Akşener ve organize suç örgütü lideri Sedat Peker vardı.
Bahçeli'nin açıklamasından satırbaşları şöyle:
"Türkiye'yi yakın markaja alarak, karanlık operasyonların hedef ülkesi haline getirmek için ellerini ovuşturanlara, fırsat kollayanlara taviz veremeyiz. Türkiye'nin çevresindeki sisli kuşatma sertleşmektedir. Emel sahipleri kartlarını açık oynamaktadır. Asıl mesele gündemi işgal eden iddia ve isnatların taraftarlarından hem de cesametinden çok daha ötesidir.
Bahçeli, "Bu meselede 3 maymunu oynamanın Türkiye'ye kast etmek için kullanılan çevrelere destek verdiğini" savunurken, CHP ve İyi Parti'yi de hedef aldı.
"HERKESİ UYARIYORUM HEDEF TÜRKİYE'DİR"
"Fiile odaklanıp faile sırt çeviremeyiz. Her zaman büyük resme odaklanmalıyız. Maşayı değil, tutan ve tutturan elleri görebilmeliyiz. Bugüne kadar akıntıya kapılıp, onun bunun dolduruşuna gelerek siyaset yapmadık. Bundan sonra da yapmamızı kimse beklememelidir. Dibi görünmeyeden sudan su içmedik, hele hele korkuya hiç rehin düşmedik. Samanlıkta olmayan iğneyi arayanlarla, lafla peynir gemisi yürütme gayretindeki şaşkınları ciddiye almadan onları ipin üzerinde yürüyen cambazlarla baş başa bıraktık. Karanlık operasyonların hedefi haline getirmek için uğraşanlara, zemin yoklayanlara taviz veremeyiz. Göz yumamayız.
AKŞENER'İN RİZE ZİYARETİ
Geçen haftaki grup konuşmasında Sayın Cumhurbaşkanını katil Netanyahu'ya benzeten ve siyonizme gülücükler saçan bu şahsın birkaç gün sonra Rize ilçelerini ziyaret ederek olaylara sebebiyet vermesi çok yönlü incelenmeli ve mercek altına alınmalıdır.
İP başkanının bile bile inadına yapar gibi Rize'ye gitmesi yalnızca düşüncesizlikle, sorumsuzlukla, öngörüsüzlükle izah edilemez. Siyasi hayatı kumpaslarla, yalanlarla, çıkar hesaplarıyla heba olmuş bu şahsın Netanyahu benzetmesinden sonra Rize'ye ziyaretinden anlaşılıyor ki baştan ayağa olay çıkarmak için planlanmıştır. Esnaf geziyorum diyenler esnafa tekme tokat musallat olmuşlardır.
"ISMARLAMA SORU"
Anadolu Ajansı'nın kuşkulu bir muhabiri tarafından hükümetin iki üyesine yöneltilen ısmarlama soru birdenbire gündeme oturmuştur.
Koronavirüs tedbirleriyle ilgili genelgelerin haksız ve hukuk şekilde tenkit ederek sosyal medyada açıklamada bulunan ve görevinin sınırlarını aşan Viranşehir savcısının açıklaması da üzerinde durulması gereken konular arasındadır.
Pençe harekatının komuta merkezine maket uçaklarla saldırı girişimi de çok şükür zamanında isabetle engellenmiştir. Kanada SİHA'larımıza lazer kodu vermeyi sonlandırmıştı. Ne var ki müttefik olarak bilinen aynı Kanada Belçika ile birlikte terör örgütünün kullandığı maket uçakları çok özel teknoloji ile donatmıştır. Uzaktan kumanda edilen bu uçaklara bedeli 10 bin dolar olan sistemleri yerleştirmiştir.
Yine teröristlerin sızma girişimi yaptığı paramotorların da Kanada yapımı olduğunu hatırlatmak gerekmektedir. Ar damarları çatlamıştır.
"KİMSE İÇİŞLERİ BAKANI'NIN BOYNUNA TASMA GEÇİREMEYECEK"
"Karambolde siyasi fırsatçılığa kalkışanlar, iki dünyada bunun hesabını vereceklerdir. İkazen diyorum ki, hiç kimse Türkiye Cumhuriyeti İçişleri Bakanı'nın boynuna tasma geçiremeyecek, hiçbir alçağın gücü ve nefesi yetmeyecektir. Hiç kimse, TSK'nın onurlu komuta heyetine çamur atamayacaktır. Terörle mücadelede destan yazan hükümetin, kahraman TSK'nın ve İçişleri Bakanı'nın yalnız olmadığını ifade ediyorum. Konu devletin saygınlığı ve bekasıdır. Herkes yerini bilmek zorundadır. Herkes ağzından çıkanlara dikkat etmekle mükelleftir. Türkiye'nin gündemi video kayıtlarıyla rehin alınamaz, sosyal medya iftiralarıyla ele geçirilemez. TBMM Başkanlığı görevini üstlenmiş, TC'nin son başbakanı ünvanını taşıyan Binali Yıldırım'ı evladıyla birlikte töhmet altında bırakmak tek kelimeyle müfteriliktir. Bu meselede tarafsız kalmak, tribünde oturup 3 maymunu oynamak Türkiye'ye kast etmek için kullanılan çevrelere destek vermektir. Buna da vatan ve millet sevgisiyle bezenmiş kimsenin hakkı yoktur. Her nifak ve dedikoduya can havliyle saldıran CHP yönetiminin siyaseti ahlaksızdır. Çukur siyasetidir. Kılıçdaroğlu'nun rotası yanlıştır. CHP, Türkiye üzerinde emelleri olan küresel emperyalizmin kanlı limanına yanaşıp tahkimat yapacak kadar Türkiye muhalifidir. İP, bu limana çoktan varmış demir atacak iskele aramaya başlamıştır. Milletin hür iradesiyle ve oylarıyla seçilmiş Cumhurbaşkanımızı devirmek, Türkiye'yi deforme etmek için faal halde olanlara bedeli ne kadar ağır olsa bile izin verilmeyecektir. "
Abone Ol
İyi gazetecilik posta kutunda!
Güncel haberler, haftalık ekonomi bülteni ve Pazar derginiz Plus’ı email olarak almak için abone olun.