DEVA Genel Sekreteri Yılmaz: “Bir sonraki MYK toplantısına Cumhurbaşkanı adaylığı için isim önerilerimizi getireceğiz"

ESRA TOKAT

Demokrasi ve Atılım (DEVA) Partisi Genel Sekreteri Dr. Medeni Yılmaz, güncel gelişmelere ve aday tartışmalarına dair Kısa Dalga’ya konuştu.

Cumhurbaşkanı aday tartışmaları hakkında “28 Şubat’ta 6’lı masa ortaklığımızı duyurduğumuzdan itibaren seçimlere dair ortak bir cumhurbaşkanı adayını destekleyeceğimize dair beyanda bulunmuştuk. Seçim kararı ve tarihi belli olunca adayımızı açıklayacağız demiştik. Bu hala geçerli” diyen Yılmaz, “Ancak seçim yaklaştıkça bizler de Genel Başkanımızın önerisiyle hazırlık amaçlı çalışmalara başladık. Bir sonraki Genel Merkez Yönetim Kurulu Toplantısı’na isim önerilerimizi getirip üzerinde tartışacağız. Ardından da 6’lı masaya önerilerimizi sunacağız” dedi.

Yeni bir tek adam arayışında değiliz

“Ancak bizim için en önemli olan şey bu zorlu günleri nasıl geçeceğimiz” diyen Yılmaz, “Parlamenter sistemi geri getirmek için nelere yapacağımız bunları tartışmak konuşmak istiyoruz. Biz tek adama karşıyken bunu eleştirirken yeni bir tek adam arayışı içinde değiliz tam tersi yeni bir sistem arayışındayız. Bunu konuşmak bunu tartışmak istiyoruz sadece biz değil ülkedeki herkes kafa kafaya verip bunu düşünmeli ve tartışmalı. Elbette günü geldiği zaman uygun ve ortaklaşan bir aday kamuoyunun karşısına çıkartılacaktır” yorumunu yaptı.

Üç harfliler kapansa ekmeğin fiyatı düşecek mi?

AKP Genel Başbakanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın fiyat pahalılığına dair "5 tane zincir market. Bunlar bütün o ürünü toparlıyor. Bu 5 tane zincir marketin topladığı ürünle piyasalar alt üst oluyor” açıklamasını da yorumlayan Yılmaz “İktidarda olan insanların kendi sorumluluklarını açık yüreklilikle kabul edip gereğini yapma gibi sorumlulukları var. Bunu yapamıyorlarsa da toplumdan özür dileyerek geri çekilmeleri lazım. Ama bunu yapmayıp eksiklikleri, sıkıntıları başkalarına yükleyerek, başkalarını suçlayarak işin içinden sıyrılmaya çalışmak çok yanlış. Şimdi suçlanan ve şeytanlaştırılan üç harfli marketler kapansa yarın ekmeğin, peynirin, yumurtanın, mandalinanın, deterjanın fiyatı düşecek mi? Hayır. İktidar sorumluluğunu taşıyanlar, ülkeye refah ve huzuru getireceklerini söyleyenler bu sorumlulukları yerine getirmekle mükelleftirler” ifadelerini kullandı.

Bir tarafta sefahat öbür tarafta sefalet

“Bugün bir tarafta sefahat bir tarafta sefalet var ve sefahat içinde yaşayanlar ise ülkeyi yönetenler” diyerek fiyat pahalılığını ve yurttaşın alım gücünü değerlendiren Yılmaz şöyle konuştu:

Yıllar önce Türkiye hep kendine yetebilen kendi kendini besleyebilen bir ülkeydi ancak şu anda geldiğimiz noktada buğdayı Ukrayna’dan ve Rusya’dan, mercimeği Kanada’dan hayvanı Güney Amerika’dan alıyoruz. Biz şu anda birçok ülkeden gıda maddesi alıcısı durumundayız. Bu kabul edilir bir şey değil.

“İnsanlarımız bugün Genel Başkanımız Ali Babacan’ın dediği gibi kahvaltı sofrasında peyniri, akşam sofrasında da eti bulamıyor. Çünkü maliyetler çok fazla. Gübre fiyatları, mazot fiyatları çiftçinin en başındaki maliyetleri en az 4-5 katına çıktı. Çiftçiler topraklarını bırakıyor, Türkiye’de artık çiftçilik yapamaz haldeyiz.”

AKP içinde MHP rahatsızlığı var

MHP’nin şu an dünyada bir örneği görülmemiş bir iktidar gücünü kullandığını ifade eden Yılmaz, “Sınırsız bir yetki kullanıyor. Yapılan hiçbir yanlışın sorumlusu değiller ancak gücün tamamını kullanma noktasında da en öndeler. AKP içindeki pek çok arkadaşın MHP’den rahatsız olduğunu duyuyoruz. Ülkede savcılar var, mahkemeler var, güvenlik güçleri var. Yanlış yapanlar kanun çerçevesinde hesap vermek zorundadır. Ama bu yanlışı iktidar ve iktidarın küçük ortağı yapınca herhangi bir şey yapılmıyor. İşin içine mafyayı karıştıracak kadar hukuku ve kanunları bir kenara bıraktıkları kötü bir süreci yaşıyoruz. Ülkenin bir yurttaşı olarak bunu hazmetmek mümkün değil” şeklinde konuştu.

Ülkenin bu hale gelmesinin en büyük nedeninin iktidarın adaletten uzaklaşması olduğunu belirten Yılmaz, “Topluma verdiğiniz vaatleri yapmazsanız, adaletten uzaklaşırsanız toplumun içine düştüğü sıkıntıları unutursunuz. Kendinizi saraylara kapatıp gözünüzü açtığınızda o saray duvarlarını görürseniz toplumdan da uzaklaşırsınız. Bugün gelinen nokta bu. Artık bu iktidar toplumdan koptu, toplumun içinde değil, toplumun sıkıntılarını görmüyor, toplumun sıkıntıları duymuyor, toplumun sıkıntılarını fark etmiyor” sözlerine yer verdi.

Değişim rüzgarını çok kısa sürede herkese hissettireceğiz

Ülkemizin potansiyelini doğru şekilde kullanıldığında çok kısa bir süre içerisinde kalkınacağını kaydeden Yılmaz, “Son derece umutluyuz, dersimize iyi çalışıyoruz. Türkiye’nin sorunlarına dair her türlü alanda eylem planı hazırlıyoruz ve çözüm önerileri sunuyoruz. Hazırlıklıyız. Seçim sonrası yeni bir değişimin rüzgarını çok kısa bir süre içerisinde herkese hissettireceğiz” diyerek değerlendirmesini bitirdi.