Buldan: Bir arada yaşadık, yaşamaya devam edeceğiz
Yeşil Sol Parti, seçim çalışmaları kapsamında Iğdır’da miting düzenledi. Mitingde konuşan HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan, “bir arada yaşam” mesajı verirken, “Bir oy Yeşil Sol’a, bir ay Kılıçdaroğlu”na çağrısı yaptı.
Buldan’ın konuşmasından öne çıkanlar şöyle:
“Bu hikaye Yeşil Sol ile başlamadı. Bu hikaye yıllardır devam eden onurlu bir direnişin hikayesidir. Bu hikaye Türklerin, Kürtlerin, Azerilerin, Terekemelerin, Ermenilerin, Süryanilerin, bu coğrafyada yaşayan, inkar edilen ve ezilen herkesin hikayesidir. Hepimiz biriz, kardeşiz, birlik ve beraberlik içerisinde yaşamaya devam edeceğiz. Bunun en güzel örneği Iğdır’dır, Kars’tır. Bir arada yaşadık, yaşamaya devam edeceğiz. Kardeşçe, huzur içerisinde, refah içerisinde...
Hiçbir güç bizlerin arasına nifak tohumları ekmeye kalkmasın. Bu barış ve kardeşlik duygusu asla bozulmayacak, hiç kimse bunu bozamayacak. Bu hikayenin içerisinde ortak yaşam var, barış var, özgürlük var. Bu hikayenin içerisinde gençlerin gelecek umudu var, hayalleri var. Bu hikayenin içerisinde kadınların baskısız, sömürüsüz, şiddetsiz, katliamsız yaşam umudu ve saçlarının teliyle dünyayı titrettikleri kadın mücadelesi var. İşte bizim hikayemiz bu.
“AKP ve MHP’nin hikayesi baskının, zulmün, yoksulluğun, çetelerin hikayesidir”
Peki, onların hikayesi ne? AKP ve MHP’nin hikayesinde açlık var, yoksulluk var, hırsızlık var. Onların hikayesinde sefalet var, nefret, kin, öfke var. Onların hikayesinde siyasetçilerin cezaevlerine tıkılması var, belediyelerimize kayyım atamak var. Onların hikayesinde kendi yandaşları, 5’li çeteleri var.
Onlar gibi düşünmüyorsan, onlardan yana tavır almıyorsan, onlara oy vermiyorsan o zaman sana nefes alma hakkını bile tanımıyorlar, yaşam hakkını tanımıyorlar. Her türlü zulmü, hukuksuzluğu, haksızlığı, şiddeti sana reva görüyorlar. Ama 14 Mayıs’ta artık onları göndereceğiz ve siyasi tarihten sileceğiz.
Ekonomik kriz herkesi perişan etti. Bugün Iğdır halkının yaşadığı sefaleti, yoksulluğu onlar saraylarının penceresinden göremezler. Kaynamayan boş tencerelerinizi, okullara aç gönderdiğiniz çocuklarınızı Saray’ın pencerelerinden göremezler. Çünkü onlar kasalarını doldurmakla meşguller. Onlar yandaşlarını zengin etmekle meşguller. Onlar çetelerine ihale dağıtmakla meşguller. Bugün seçim meydanlarında yalanları, hakaretleri, parmak sallamaları ardı ardına geliyor. Bir gün gaz diyorlar, ertesi gün benzin diyorlar, en son da petrol dediler. Bütün bunların gaz olup uçtuğunu görmüyorlar. Onlar da 14 Mayıs’ta gaz olup uçacaklar.
“Dini istismar eden iktidarın hikayesi bitti, filmin sonuna geldiler”
Ülkenin kaynaklarının doğru yere aktarılmasıyla bu ülke kalkınabilir. Kaynaklar sadece Erdoğan’a ve yandaşlarına aktarılıyor. Iğdır halkına, esnafına, çiftçisine, üreticisine, gencine, işsizlerine aktarılmıyor. Ama onların hikayesi bitti. Artık filmin sonuna geldik.
Meydanlarda en fazla AKP yine yalanlara ve iftiralara başladı. Her gün bizi karalayarak, parmak sallayarak, hakaret ederek seçim çalışması yürütüyorlar. Talimatı Allah’tan aldığını söyleyen bir Erdoğan var. Artık dini bile siyasete alet etmekten çekinmeyen bir AKP var. Kendisini peygamber zanneden bir Erdoğan var. Halkımızın inancını sömüren, istismar eden bir AKP var. Bütün bunlara dur demenin zamanı 14 Mayıs’tır. 14 Mayıs’ta onları geldikleri yere göndereceğiz. Gelirken Erdoğan parmağındaki yüzüğü göstererek şunu söylemişti: “Tek servetim parmağımdaki yüzük demişti.” Ancak şimdi yüzüklerin, zenginliklerin efendisi oldular. Tek yüzükle geldiği yere onları göndermenin zamanı geldi.
“Erdoğan, 50 artı 1’i rüyasında görecek”
Sizlere güveniyorum. Sonsuz güveniyorum. Oy kullanacağınız gün elinize pusulayı alın ve başka hiçbir partiyi görmeyin. Sadece Yeşil Sol’u görün. Yeşil Sol’un altına mührünüzü öyle bir vurun ki, 50 artı 1’i Recep Tayyip Erdoğan rüyasında görsün. Bir oy Yeşil Sol’a bir oy Kılıçdaroğlu'na diyoruz. Çünkü artık faşizmin gitmesini, baskıların durmasını istiyoruz. Bu ülkeye barışın, huzurun, refahın, sevginin, adaletin gelmesini istiyoruz. Yaptıkları bütün hukuksuzlukları kendileriyle birlikte göndereceğiz. Kayyımlarını da göndereceğiz. Onların bize uygulamış oldukları bütün zulümleri onlarla birlikte sandığın dibine göndereceğiz.” (Kısa Dalga)
