Burdur Gölü'nün suyu yarı yarıya düştü: Belediye harekete geçiyor

Son yıllarda su varlığının önemli kısmını kaybeden Burdur Gölü, kuraklık tehlikesiyle karşı karşıya kaldı.

Bu yıl yağış düşüklüğüyle, gölü besleyen kaynaklar da azaldı. Kuraklık riskinin önemli boyuta ulaştığı gölde, su seviyesinin yarıya yakını yitirildi.

Burdur Belediye Başkanı Ali Orkun Ercengiz, geçmişte 'Göller Yöresi' olarak anılan bölgedeki birçok gölün kaybedildiğini söyledi.

'Kurak iklime gidiyoruz'

Endişenin her geçen gün arttığını vurgulayan Başkan Ercengiz, "Burdur Gölü'nün yüzde 45'ini yitirdik. Civardaki göllerden birçoğu, özellikle bahar aylarından itibaren bir miktar su tutsa da yaz aylarının sonundan itibaren kaybediyoruz ve bu kayıplar bölgenin iklimini değiştiriyor. Her geçen gün kurak iklime doğru giden bir bölge olmaya başladık. Bunları da meteorolojideki kuraklık haritalarından çok iyi görebiliyoruz" dedi.

Suya artık daha derinde rastlanıyor

Burdur Gölü başta olmak üzere çevredeki diğer göllerde yaşanan kuraklığın yanı sıra bu yıl içme suyunda önemli sorunla karşı karşıya olduklarını vurgulayan Başkan Ercengiz, sözlerini şöyle sürdürdü: "Asıl sorunumuz içme suyunda başladı. İçme suyunda derin kuyulardan aldığımız su, ilk göreve geldiğimizde 50 metrelerdeyken bu yıl 210 metrenin üzerine çıktı. İçme suyu barajımız olmadığı için yeni sondaj çalışmaları yaptırıyoruz. Sondajla sağladığımız sular da maalesef yaz aylarında, havzada yapılan tarım nedeniyle bir miktar da olsa hacmen kaybedildiği için şehrimizin içme suyu anlamında yetersizliği başladı.

Meclisten karar çıkacak

Ben halkımızı uyarmak istiyorum, ki bu ay bir meclis kararı alarak içme suyunun sadece gerekli durumlarda tüketilmesini sağlayacak önlemler alacağız. Vatandaşımızın balkonlarını çok hacimli sularla yıkamamasını, araba yıkamamasını, halı yıkamamasını hatta bahçelerinde hem bitki anlamında çimden veya çok su tüketen bitkilerden vazgeçmesini, hem de sebze meyve üretimi için bahçelerini bu yıl kullanmamalarını arzulayacağız. Zira içme suyunda önemli bir sorun yaşıyoruz."

'Bahçe sulamada sorumsuzluk'

İçme suyu sorununun çözümünde halkı ortak hareket etmeye davet eden Başkan Ercengiz, şöyle konuştu: "Bakın koca bir kışı geçirdik. Uzun yıllar sonra Burdur maalesef hiç kar görmedi diyebiliriz. Bahar aylarının başındayız. En çok yağmur görmemiz gereken günlerde bir ayı tamamladık, birkaç gün dışında yağmur görmedik. Önümüzde önemli kuraklık tehlikesi var. Vatandaşımızı dikkatli olmaya davet ediyoruz. Geçen yıl su tüketimine bakıldığında Burdur olarak 300 bin insana yetecek suyu tükettiğimizi görüyoruz. Bunun birkaç nedeni var, kayıp-kaçakla ilintili değil. Vatandaşımızın bahçe sulamada, suyun maliyetinin ucuz olması nedeniyle biraz sorumsuz kullanılmasına bağlı olduğunu düşünüyorum. Vatandaşımızın özellikle hobi bahçesi olarak kullandığı bahçelerinde suyu daha efektif kullanması gerektiğini geçen yıl ifade etmiştik ama bu yıl buna da önlem almaya çalışacağız. Aksi takdirde çeşme suyuyla tarım yapacak olursak bunun maliyeti hepimize çok ağır olacak. Bugün elektrik tüketimiyle ürettiğimiz yer altı sularında biz vatandaşa bire bir tüketimi yansıtmıyoruz. Vatandaşımızı tasarrufa zorlamayı düşünüyoruz. Aksi takdirde suyu bu denli sorumsuz tüketmeye devam edersek bölgede içme suyuyla ilgili bu yazdan itibaren önemli sorunlar yaşayacağız."

İçme suyu konusunda önlemler aldıklarını da vurgulayan Ercengiz, sözlerini şöyle sürdürdü: "Yeni sondaj çalışmaları yapıyoruz ama şunu kimse hiç unutmamalı, yer altındaki suyumuz sınırsız değil. Yer altındaki su kapasitemiz stratejik anlamda da bizim için en önemli su. Bu suları kolay tüketmemek lazım. Geçen yıllarda Konya'daki obrukları gördük. Bölgemizde de obruk benzeri çöküntüler olduğu haberlerini alıyoruz, tarım havzalarında. Halkımızın suyu daha dikkatli kullanmasını arzuluyoruz. Aynı zamanda tarım yapan yurttaşlarımızın su çeken bitkileri artık bir kenara bırakıp, hayvan beslemede kullandıkları bitkilerde daha az su tüketen bitkileri kullanmalarının doğru olduğunu düşünüyoruz ve vatandaşımızı bu yönde uygulamalara davet ediyoruz." (DHA)