Cemal Kaşıkçı davasının Suudi Arabistan'a devredilmesi kararı AYM'ye taşındı: Katiller azmettirene teslim edildi

Cemal Kaşıkçı davasının Suudi Arabistan'a devredilmesi kararı AYM'ye taşındı: Katiller azmettirene teslim edildi
Suudi gazeteci Cemal Kaşıkçı'nın İstanbul'da öldürülmesiyle ilgili davanın Suudi Arabistan'a devredilmesi kararına karşı Kaşıkçı'nın nişanlısı Hatice Cengiz AYM'ye başvurdu.

Suudi Arabistan'ın İstanbul Başkonsolosluğu'na 2 Ekim 2018'de girdikten sonra bir daha kendisinden haber alınamayan ve daha sonra öldürüldüğü ortaya çıkan gazeteci Cemal Kaşıkçı'nın katledilmesine ilişkin 26 sanıklı davada, Adalet Bakanlığı'nın olumlu görüşü üzerine dosyanın Suudi Arabistan'a devrine karar verilmişti.

AYM'YE DEVİR KARARININ KALDIRILMASI İÇİN BAŞVURU

Cemal Kaşıkçı’nın nişanlısı Hatice Cengiz, davanın Suudi Arabistan’a devredilmesine ilişkin kararı Anayasa Mahkemesi'ne (AYM) taşıdı.

AYM’ye bireysel başvuruda bulunan Cengiz, "adil yargılama, hak arama, etkili başvuru ve mahkemeye erişim” hakları ile "eşitlik ilkesi ve ayrımcılık yasağı, yaşam haklarının” ihlal edildiğini belirterek, devir kararının kaldırılmasını ve yargılamanın yenilenmesini talep etti.

"KATİLLERİ AZMETTİRENE TESLİM EDİLDİ"

T24'ün haberine göre Kaşıkçı’nın nişanlısı Hatice Cengiz'in AYM'ye verdiği başvuru dilekçesinde dosyanın kesin bir şekilde kapatıldığı belirtilerek yaşanan süreç hatırlatıldı.

Dilekçede, Adalet Bakanlığı’nın adalet tarihinde görülmemiş bir hızla ve kanuna aykırı şekilde davanın devredilmesine yönelik görüş bildirdiği ve dosyanın bu şekilde kapatıldığı belirtilerek, "Müvekkilin nişanlısı ülkemiz topraklarında öldürülmüş, katilleri ise bizzat azmettirene teslim edilmiştir” denildi.

Dilekçede ayrıca şu ifadeler yer aldı:

"Cemal Kaşıkçı, Suud yönetimi ile görüş ayrılıkları sebebiyle katledilmiş, katilleri yargılanırken devlet politikası ve siyasi nedenlerle dosya devredilmiş ve idarenin işlemine karşı itirazlarımız da ivedilikle reddedilerek, dosya kapatılmıştır.

Bu konuda verilen Bakanlık görüşü ve görüşün oluşturulmasındaki takdir yetkisi açıkça Anayasa’ya aykırıdır. Verilen nakil kararı yaşam hakkına yönelik devletin pozitif yükümlülüğünü ortadan kaldıracak veya sınırlayacak meşru bir amaca dayanmamaktadır. Yargılamanın naklinin yapıldığı ülke ile olan ilişkiler ve kamuoyunun malumu olan tartışmalar dikkate alındığında, devletin pozitif yükümlülüklerini yerine getirmediği, yerine getirmemesinin ise hiçbir makul ve meşru temele dayanmadığı anlaşılmaktadır."

Dünya