Çevik kuvvetin Katar'a gönderilmesine ilişkin kanun teklifine CHP şerhi
Türkiye ile Katar arasında "Büyük Çaplı Organizasyonların Yerine Getirilmesinde İş Birliği" konulu niyet mektubu; 31 Ekim 2019 tarihinde, İçişleri Bakan Yardımcısı Muhterem İnce ile Katar Teslim ve Teberru Yüksek Kurulu Güvenlik Komitesi Tuğgeneral İbrahim Khalil Al Mohannadi arasında imzalandı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Niyet Mektubu'nun onaylanması için 7 Ocak 2020'de Meclis'e sunuldu. Meclis Başkanı Mustafa Şentop, Niyet Mektubu'nun onaylanmasının uygun bulunduğuna dair kanun teklifini 17 Ocak 2020 tarihinde sundu.
Niyet Mektubu'nun Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Teklifi, dün, AKP İstanbul Milletvekili Akif Çağatay Kılıç'ın başkanlığındaki Meclis Dışişleri Komisyonu'nda görüşülerek, kabul edildi.
CHP kanun teklifine şerh koydu. Komisyonun CHP'li üyeleri Utku Çakırözer, Ahmet Ünal Çevik Öz ve Yunus Emre şerh yazısında "niyet mektubunun gerekçesinde belirtilen "terörizmle mücadelenin” nasıl sağlanacağı konusu belirsiz bırakılmıştır. Anlaşmanın zeminini oluşturan 2001 tarihli anlaşmanın terörizmle mücadeleyi içeriyor olması da söz konusu niyet mektubunun gerekliliğinin sorgulanmasına neden olmaktadır" dedi.
"GÜVENLİK GÜÇLERİNİN KATAR'DA GÖREVLENDİRİLMESİ"
CHP şerh yazısında şunlara yer verildi:
"Komisyon görüşmeleri sırasında yetkililere güvenlik güçlerinin görevlendirilmesi konusunda sorulan sorulara tatmin edici cevaplar alınamadığı gibi, yine yetkililer tarafından daha söz konusu niyet mektubu, TBMM Genel Kurulu’nun onayına sunulmadan Katar ile söz konusu niyet mektubunu tamamlayıcı başka anlaşmalara ilişkin görüşmelerin yapıldığı ifade edilmiştir. Millet iradesini hiçe sayan bu durumu kabul etmemiz asla mümkün değildir.
Diğer yandan, Türkiye ile Katar arasındaki 2 Şubat 2015 tarihli anlaşma ile daha önceki askeri işbirliği anlaşmalarının esas itibariyle tümünden farklı olarak Türk Silahlı Kuvvetleri Katar topraklarında konuşlandırılmıştır. Bu niyet mektubuyla da Türkiye tarafı için İçişleri Bakanlığı’nın uygulamaya yetkili kurum olarak belirlendiği göz önünde bulundurulacak olursa, TSK’dan sonra İçişleri Bakanlığı’na bağlı güvenlik birimlerinin de Katar’da görevlendirilmesinin önünün açılmak istendiği anlaşılmaktadır."
"TÜRKİYE'NİN BÖYLE BİR ORGANİZASYON TECRÜBESİ YOK"
CHP'li üyeler şerhlerine gerekçe olarak şunları kaydetti:
"2022 Dünya Kupası organizasyonu konusunda Türkiye ile bilgi ve tecrübe paylaşımı yapılacağı düşüncesi, Türkiye’nin daha önce Dünya Kupası türü bir organizasyona ev sahipliği yapmamış olması nedeniyle, gerekçeyi boşa çıkarmaktadır.
Söz konusu niyet mektubu, Katar’ın Körfez’de Suudi Arabistan, Birleşik Arap Emirlikleri ve Körfez İşbirliği Konseyi içindeki diğer ülkelerle sıkıntıları olan bir ülke olması nedeniyle güvenlik güçlerimizi tehlikeye atabilecek riskleri ve tehditleri de barındırmaktadır.
Bölgesel hassasiyetlere yol açabilecek, gerekçesi ve kapsamı yetkililer tarafından bile açıklanamayan ve daha TBMM’den onay almadan farklı enstrümanları beraberinde getirecek olan bu teklife muhalifiz."
