CHP ile Zafer Partisi arasındaki protokol: Kayyum uygulamalarına "yargı kararları" çerçevesinde devam edilecek

CHP ile Zafer Partisi arasındaki protokol: Kayyum uygulamalarına "yargı kararları" çerçevesinde devam edilecek
Millet ittifakı adayı Kemal Kılıçdaroğlu ve Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ'ın imzaladığı protokolün detayları belli oldu.

ESRA TOKAT


CHP ile Zafer Partisi arasında yapılan protokolün detayları belli oldu. Protokolün "kapsam" bölümünde şöyle denildi: "Bu protokol, Zafer Partisi ile Millet İttifakı Bileşenleri arasında, Cumhurbaşkanlığı İkinci tur seçiminde ve sonraki süreçte yapılacak iş birliği esaslarını kapsamaktadır."

Ortak çalışma ve işbirliği

Protokolün amaç bölümünde ise şöyle denildi: "21 yıllık AKP hükümetlerinin yarattığı sosyal yıkım, yolsuzluk, yoksulluk, devlet krizi, sığınmacı sorunu, rant-borç-talan ekonomisi ve neden olduğu ağır ekonomi sorunları ve toplumun siyasi kutuplara bölünmesine karşı devletin yeniden düzenlenmesi; millî birlik ve beraberliğin sağlanması, yoksulluk, yolsuzluk, yasaklar ve ağır ekonomi sorunlarının çözümü, Türkiye için ağır bir güvenlik ve demografi sorunu oluşturan sığınmacı ve kaçakların gönderilmesi için ortak çalışma ve iş birliği detaylarının tespit edilmesidir."

Kayyum uygulaması

Protokoldeki en önemli nokta kayyum uygulamaları ile ilgili madde oldu. Protokolde halen İçişleri Bakanlığı'nın tasurrufuna bırakılan HDP'li belediyele kayyum atanması konusunda iki kriter getiriliyor.

Buna göre mahalli idarelere kayyum atanabilmesi için ilgili mahalli idare yöneticilerinin terörle bağlantısının "hukuki kanıtlarla sabit olması" gerekecek ve kayyum uygulamasına "yargı kararları" çerçevesinde devam edilecek. Protokolde ayrıca doğrudan PKK ile yürütülecek yeni bir çözüm sürecinin önünü kesecek bir ifade de yer alıyor. Protokolde "Terörle müzakere değil, mücadele edilecektir" ifadesi PKK ile çözüm sürecine girilmemesi taahhüt altına alınıyor.

Ancak bu ifadenin Kılıçdaroğlu'nun daha önce açıkladığı Meclis'te bir çözüm sürecinin geliştirilmesi hedefi ile ne kadar uyumlu olduğu da tartışma yaratacak.

İşte 7 madde


1-Anayasamızın ilk 4 maddesi ve 66. madde de yer alan Türk Vatandaşlığı konusundaki tanımı ve içeriği korunacaktır.
2-1924 yılında kurulan milli-üniter-laik devletten asla taviz verilmeyecektir. Bu değerlere bağlı kalınacaktır.
3- Başta Suriyeliler olmak üzere tüm sığınmacılar ve kaçaklar en geç 1 yıl içerisinde ülkelerine geri gönderilecektir.
4. Devletin varlığı ve bütünlüğünü hedef alan başta FETÖ, PKK, IŞİD olmak üzere bütün terör örgütleri ile etkin ve kararlı mücadele edilecektir. Terörle mücadele çerçevesinde, terörle bağlantısı hukuki kanıtlarla sabit olan mahalli idare yöneticileri yerine devlet görevlileri ataması uygulamasına yargı kararı çerçevesinde devam edilecektir. Terörle müzakere değil, mücadele edilecektir. Türkiye’nin milli ve üniter devlet yapısını hedef alan hiçbir siyasi ve hukuki düzenlemeye izin verilmeyecektir.
5- Devletin bütün birimlerinde yapılacak görevlendirmelerde sadakat değil, liyakatin esas alınması sağlanacaktır.
6-Bütün yolsuzluklar ile hukuk çerçevesinde çok etkin bir şekilde mücadele edilecektir.
7- Devletin vatandaşına karşı şeffaf olunması ve açık davranması konularında tam mutabakata varılmıştır." (Kısa Dalga)

Gündem