CHP'li Altay: AKP çadır yok diyenleri provokatör ilan etti

CHP'li Altay: AKP çadır yok diyenleri provokatör ilan etti
CHP Grup Başkanvekili Engin Altay, "Devletin ilk üç günkü yokluğu ve acziyeti kabul edilebilir değil. Sayın Erdoğan, kabul edilebilir değil. Orada bir vebal var. Her vebalin de bir bedeli vardır. Ne hükümetten ne yüksek bürokrasiden bu vebalin bedelini ödeyeni görmedik" sözleriyle iktidarı eleştirdi.

CHP Grup Başkanvekili Engin Altay, TBMM'de basın toplantısı düzenleyerek gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu.

Kadınların 8 Mart'ını kutlayarak konuşmasına başlayan Altay, "Bölgeden hafızamızda çok şey, çok acı kaldı ama, Osmaniye’de bir betondan kurulmuş çadır, altında kilim bile yokken bir hamile kadının iki elinde de iki çocukla ‘bana yardım edin’ dediğinde, ne istiyorsun dedim. ‘Hiçbir şey yok ki’ dediği anı da doğuma 20 gün kalmıştı hafızamdan bir türlü silemiyorum. Türkiye’de kadın olmak zordu, bu depremle daha zor oldu. Deprem bölgesindeki kadınlar başta olmak üzere bütün kadınların önünde saygıyla eğiliyorum, hepsini saygıyla selamlıyorum" diye konuştu.

Doğal bir afetin doğal olmayan bir felakete dönüştüğünü söyleyen Altay, "Depremin büyüklüğü ve şiddetinden ziyade deprem öncesi ihmalin, deprem sonrası beceriksizliğin, izansızlığın, liyakatsizliğin ürünüdür" dedi.

Altay, "Kimsenin kabul etmediği, affetmeyeceği ilk üç günümüz var. Devletin ilk üç günkü yokluğu ve acziyeti kabul edilebilir değil. Sayın Erdoğan, kabul edilebilir değil. Orada bir vebal var. Her vebalin de bir bedeli vardır" ifadelerini kullandı.

Yunanistan'daki tren kazası sonrası bakanın istifa etmesine ilişkin "demokrasi örneğine şahit olduk" diyen Altay, şöyle devam etti:

"Biz ilk üç gün devlet yok dediğimizde Erdoğan’dan yemediğimiz küfür, hakaret kalmadı. Sonra devletin başı Erdoğan, bu gerçekle yüzleşti. Yüzleşti de yüzsüzce Adıyamanlılardan helallik istedi. Helallik isteyeceksen önce bize hakaret ve küfrettiğin muhalefetten iste. ‘Haklıymışsınız, doğru söylediniz ben de kabul ediyorum, devlet ilk üç gün yoktu’ de."

"Paralel yapılanmayı burada da görüyoruz"

CHP'li Altay, Afet Yönetimi Politikalar Kurulu kurulmasına dair kararı ise şöyle yorumladı:

"Sarayda var ya kurullar, bol bol maaşların alındığı, hükümete, bakanlıklara paralel yapı gibi kurulmuş kurullar var. 10’uncu kurulumuzu kuruyoruz. Ee adı, Afet Yönetimi Politikalar Kurulu. Sakın kurma. 67 gün sonra o kurulların hepsi kapanacak. Senin sarayda kurduğun 9 tane kurul var Erdoğan. Hepsi çökmüş. Güvenliğinden hukukuna, eğitiminden sosyal politikalara kadar çökmüş. Ankara’da bakanlık binaları var, sarayda kurullar var, Maliye Bakanlığı var, sarayda Strateji ve Bütçe Başkanlığı var. Damadı çok anacağız, ‘at izi it izine karıştı.’ Bu paralel yapılanmayı maalesef burada da görüyoruz."

"Şeffaflık bunların fıtratında yok"

"Biz, pek kısa bir süre sonra Şehircilik ve Afet Yönetimi Bakanlığı kuracağız. Esasen bu yaraları kimin saracağına da sanıyorum 67 gün sonra aziz milletimiz karar verecek" diyen Altay, AKP'nin kuracağı deprem fonunun şeffaflığı konusunda tereddütleri olduğunu söyledi.

Altay, "Kimseyi peşinen suçlamam ama şunu merak ediyoruz. Vatandaş deprem için yardım etti, pandemide yardım etti, 15 Temmuz’da şehitlerimize yardım etti, ee paraların nasıl kullanıldığına ilişkin tereddüt yaşıyor vatandaş. Bu kurulla ilgili çar çur edilecek endişesini taşıyorum. Elimde değil. Bunlara güvenmiyorum. Sicil bozuk. Şeffaflık bunların fıtratında yok."

"Huzur hakkı var çadır yok"

Kızılay'a sert tepki gösteren CHP'li Altay, "Kızılay Başkanı 12 şirketten huzur hakkı alıyor mu? Maaş alıyor mu? Soruldu bu. Huzur hakkı var hem de bol bol var. Ama çadır, kan, seyyar mutfak yok. Battaniye yok. Böyle Kızılay olur mu? Adana Milletvekilimiz Müzeyyen Şevkin, bölgeden yeni geldi. Samandağ’ın mahallesinde dedi ki ‘Engin Başkanım, seralar var ya domates serasını, içindeki fideleri sökmüş, varsa kilimini sermiş, serada kalıyor. Naylon, muşamba serada. Yumuşak toprağın üzerine çekmiş, şimdi yağmur var.’ Allah onlara yardım etsin. Biz çadır yok dedikçe Erdoğan hopluyor. Kızılay Başkanı Kerem Kınık, Allah’tan kork, kuldan utan. O işte o seranın, Müzeyyen Şevkin’in çektiği fotoğraf. Çekildiği tarihi söylüyorum, 6 Mart 2023. Depremden 29 gün sonra. Çadır yok. Hala yok. Kerem Kınık, yüzüne, gözüne, dizine dursun o paralar, buraya çadır yolla kardeşim. Bu bir aile değil, Samandağ’dan Nurdağı’na, Pazarcık’a, Malatya’ya her yerde bu sorun var. Arsuz’da, Antakya’da, İskenderun’da, Defne’de, Adıyaman’da, Gölbaşı’nda var."

"AKP çadır yok diyenleri provokatör ilan etti"

AKP Grup Başkanvekili Mustafa Elitaş'ın dün Meclis'te "Bu çadır yok diyenler tıpkı Bursaspor Amedspor maçında pankart açanlar provokatörlerle aynı dili kullanıyor, bunlar provokatör" dediğini hatırlatan Altay, şöyle yanıt verdi:

"Pes. Tablo bu. İki gün önce çekilmiş fotoğraf. Ben kendim gittiğimde Adıyaman merkezde tütün iskelesini muşambayla çevirip 33 kişinin kaldığı çadırımsı yerden de seslenmiştim. Aradan 20 gün geçti. Samandağ’da da durum bu. AK Parti çadır yok diyenleri provokatör ilan etti. Hadi bizi etti, provokatör, terörist ilan etti de bu ne ya. Erdoğan, sık sık bölgeye gidiyorsun, Samandağ’ın şu mahallesine gidiver. Burada insanlar nefes almaya çalışıyor. Barınmaya demiyorum, burada barınılmaz çünkü. AK Parti kafası, çadır isteyenleri Bursaspor Amedspor maçında pankart açan provokatörlerle aynı dili kullanmakla itham edecek kadar pişkinleşebiliyor. Takdiri yüce millete bırakıyorum. 67 gün sonra millet bir karar verecek."

"Bahçeli 'suda ateş yanmaz' diyordu, yanıverdi'

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin Millet İttifakı’nı hedef alan sözlerinin hatırlatılması üzerine ise Altay, şu yanıtı verdi:

“Ben yıllardır Tayyip Erdoğan’ın muhalifiyim. Kendisine çok laf ettim ama ben Tayyip Bey’le Meclis’te karşılaşırsam yüzüne, gözüne bakabiliyorum. Yani yüzüne bakamayacak laf etmedim. Ama Devlet Bey, Tayyip Bey’le ilgili öyle laflar etti ki; şimdi Tayyip Bey’in yüzüne nasıl bakıyor, merak ediyorum. Bu konuda Türkiye’de en son konuşacak kişi Sayın Bahçeli’dir. Kişi kendinden bilir işi. Sayın Bahçeli, ‘suda ateş yanmaz’ diyordu, yanıverdi. ‘Tekeden süt çıkmaz’ diyordu çıkıverdi. ‘Balda tuz bulunmaz’ diyordu bal tuzlu çıktı. Bahçeli sen önce kendine bak, bu işlere karışma. Tayyip Erdoğan’ı o postta tutmaya senin gücün yetmez. Nokta” yanıtını verdi. (ANKA)

Politika