ÇMO Başkanı deprem bölgesinde: Çözüm diye sunulan her şey yeni bir soruna yol açıyor

ÇMO Başkanı deprem bölgesinde: Çözüm diye sunulan her şey yeni bir soruna yol açıyor
Deprem bölgesinde incelemelerde bulunan ÇMO Başkanı Kahraman, asbest içeren enkazlarla ilgili önlem alınmadığını, molozların dere yataklarına döküldüğünü, hijyen sorunu olduğunu belirtti.

10 ili vuran ve on binlerce kişinin yaşamını yitirdiği Kahramanmaraş depreminin etkileri sürerken, uzmanlar, yeni tehlikelere karşı uyarılarda bulunuyor.

Deprem bölgesinde incelemelerde bulunan TMMOB Çevre Mühendisleri Odası Genel Başkanı Ahmet Dursun Kahraman, “Bölgeye çözüm diye sunulan her şey yeni bir soruna yol açıyor” dedi.

Yeşil Gazete’nin haberine göre, odaların da içerisinde bulunduğu Ekoloji Afet Grubu ile birlikte deprem bölgesinde bulunan Kahraman, bölgedeki gözlemlerini ve tespitlerini aktardı.

“Kurtarmada yavaş, enkaz kaldırmada hızlı”

“Bölgeye çözüm diye sunulan her şey yeni bir soruna yol açıyor. Havada uçuşan enkaz tozlarının yanı sıra hijyen sorunu ciddi salgın hastalıklara neden olabilir” diyen Kahraman, şöyle konuştu:

“Hepimiz şimdi depremin o büyük acısını yaşadık. İçimizde onu barındırıyoruz ama asıl bundan sonra kalanlar için ikinci bir tehlike de hijyen, asbest, kullanım suyu, tuvalet ihtiyacı vs. Bunlar kısa ve uzun vadede riskler içeriyor. Adıyaman’dan geçerken aslında çok yavaş yürüdüğünü izlediğimiz kurtarma çalışmalarının enkaz kaldırma söz konusu olduğunda ne kadar hızlandığını gördük. Kontrolsüzdü. Bina yığınlarında asbest olması kuvvetle muhtemel değil, var. En azından şu an yapılabilecek olan moloz dökümünün yer seçimi, enkaz çalışmalarında çalışanların özel maskelerle korunması, uygun iş elbiseleri giymeleri, çalışmalardan sonra duş almaları… Bunların hiçbirini göremiyoruz.”

“Uyuz başladı, kolera riski var”

Kahraman, deprem bölgesinde halen seyyar tuvalet ve içme suyu ihtiyacının giderilemediğine dikkat çekerek, “Adıyaman’da Antep’te de aynı durum var. 100 bin kişi sokakta yaşıyor. Nedir çözüm, seyyar tuvalet. Peki bu tuvaletlerin su ihtiyacı nasıl karşılanacak, yok. İçme suyunu bir şekilde ulaştırabilecek durumda olanlar ulaştırıyorlar. Hijyen anlamında bir temizlik suyu var mı, yok. Akan şebeke suyunun da bulanık aktığı söyleniyor. Uyuz hastalığının başladığını görüyoruz. Kolera olabilir. Buradaki durum tüm bu salgın hastalıklarına davet çıkarıyor şu an” diye konuştu.

Dere yatağına moloz döküyorlar

Adıyaman’da hemen yerleşim yerinin dibine, üstelik “Moloz dökmek yasaktır” gibi bir levhanın dibine kontrolsüzce enkazlardan çıkarılan molozların boşaltıldığını belirten Kahraman, şunları kaydetti:

“Dere yatağına dökülüyor ve tozumayı görüyorsunuz. O toz asbest içeriyor. Bunları gördüğümüz zaman, bu iradenin çözüm diye getirdiklerinin yeni sorunların kapısını açtığını da görmüş oluyoruz. Mesela ben şu an deprem bölgesinde, Narlı’dayım. Burada tuvalet yok. Burada ufak tefek yaralılar var. Çadırda bakılabilecek insanlar ama bu yaralıların tedavisi için su lazım, ama yok.”

Şebekeler zarar gördü mü?

Depremin ardından yetkililerin ne tür çalışmalar yaptığına ilişkin herhangi bir bilgiye ulaşamadıklarını da belirten Ahmet Kahraman, şu uyarıları yaptı:

“Şebekesi olan yerleşimlerde deprem sonrası şebeke yer altı tesisleri zarar gördü mü mesela. Bunların araştırılması lazım. Çalışmaların ciddi düzeyde hızlandırılması lazım. Bu depremin uzun vadede pek çok başka sorunu tetikleyeceğini biliyoruz. Bu öngörü değil. Siyasi iradenin hassasiyetine de baktığınızda öngörü dediğimiz şeyin gerçek olduğu ortaya çıkıyor.” (Kısa Dalga)

Gündem