Cumhurbaşkanlığı Yüksek İstişare Kurulu Başkanvekili İsmail Kahraman: "Değişmez maddeler anayasaya konmamalıdır"

Cumhurbaşkanlığı Yüksek İstişare Kurulu  Başkanvekili İsmail Kahraman: "Değişmez maddeler anayasaya konmamalıdır"
Cumhurbaşkanlığı Yüksek İstişare Kurulu (YİK) Başkanvekili ve eski TBMM Başkanı İsmail Kahraman, iktidarın anayasa çalışmalarını hatırlatarak, yeni anayasanın dindar bir anayasa olması gerektiğini savundu ve ''Değişmez maddeler anayasaya konmamalıdır. Milletin isteği halinde değiştirilebilir" dedi.

Cumhurbaşkanlığı Yüksek İstişare Kurulu (YİK) Başkanvekili  İsmail Kahraman, Birlik Vakfının Çemberlitaş'taki genel merkezinde "Yeni Anayasa ve Öze Dönüş" konulu konferans verdi.
T24'ün aktardığına göre konferansın ardından AA muhabirine konuşan Kahraman,  anayasalarda değişmez hükümlerin olmaması gerektiğini savunarak şunları söyledi:
"Değişmez maddeler anayasaya konmamalıdır. Milletin isteği halinde değiştirilebilir. Millet kendini idare etmek için bir araya geliyor da bir karar veriyorsa demokrasinin gereğini yerine getirmek lazımdır. Parlamenter sistem demokrasiyle bağdaşmaz. Çünkü demokrasilerde 3 temel kurum birbirinden ayrıdır. Yasama, yürütme, yargı birbirine bağlı değildir. Hepsi ayrı güçlerdir. Parlamenter sistemde yürütmeyle yasama bir, Meclis'in içinden bakanlar çıkıyor. Oysa şimdikinde Meclis dışındandır bakanlar. Meclis'in gücünün çok daha arttığını göreceğiz. Milletvekillerinin yetkisinin arttığını göreceğiz zaman içinde. Güzel bir sistem ve bu sistem devam etmelidir. Türkiye hakikaten hukuk devleti normlarına uygun, ufku açık, teferruata girmeyen, kısa, öz bir anayasa yapmalıdır. Ümit ederim ki bu gerçekleşir. Bu temenniyi bütün partiler seçimlerde ifade ediyor. İfade ettikleri bu temenninin yerine gelmesine de ellerinden gelen desteği vereceklerine inanıyorum."

Kalkınma için ise istikrarın şart olduğunu, parlamenter sistemde ise bunun bulunmadığını aktaran Kahraman, yeni anayasanın da 1924, 1961, 1982 gibi ''dindar bir anayasa'' olması gerektiğini söyledi. Kahraman, "Bütün bu anayasalarda din vardır, din dersleri vardır, Diyanet İşleri Başkanlığı vardır, din görevlileri maaşını devletten almaktadır. Dini bayramlar, resmi tatil günleridir. Türkiye, İslam İşbirliği Teşkilatı'nın üyelerinden birisidir. Hatta İSEDAK'ın başkanı Cumhurbaşkanımızdır. İçinde olduğumuz çevrenin dışındaymış gibi davranmak çok yanlıştır." diye konuştu.

Gündem