Danıştay zeytinlikleri yok edecek yönetmeliğe bir kez daha 'dur' dedi

Danıştay zeytinlikleri yok edecek yönetmeliğe bir kez daha 'dur' dedi
Zeytinlik alanlarda maden faaliyeti yürütülebilmesinin önünü açan yönetmelik değişikliğinin yürütmesi Danıştay 8. Daire tarafından bir kez daha durduruldu.

Danıştay, zeytinlikleri enerji ve maden şirketlerinin talanına açan Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığının hazırladığı "Maden Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik"teki değişikliğe bir kez daha ‘dur’ dedi. Yönetmelik değişikliğine karşı açılan davalardan Tarım Orkam-Sen’in davasında da Danıştay 8. Daire tarafından yönetmelik değişikliğini yürütmesi durduruldu.

1 MART 2022 TARİHLİ YÖNETMELİK DEĞİŞİKLİĞİ

Zeytinliklerin 3 kilometre yakınında zeytin işleme tesisi dışında toz çıkaran hiçbir tesise izin vermediği için birçok maden ve enerji projesinin iptalini sağlayan Zeytin Yasası 1 Mart 2022 tarihli Resmi Gazete’de yayınlanan yönetmelik değişikliği ile etkisiz kılınmak istenmişti.

Yönetmelik değişikliğinde şu düzenleme yer aldı:

“Ülkenin elektrik ihtiyacını karşılamak üzere yürütülen madencilik faaliyetlerinin tapuda zeytinlik olarak kayıtlı olan alanlara denk gelmesi ve faaliyetlerin başka alanlarda yürütülmesinin mümkün olmaması durumunda madencilik faaliyeti yürütecek kişinin faaliyetlerin bitiminde sahayı rehabilite ederek eski hale getireceğini taahhüt etmesi şartıyla genel müdürlük tarafından belirlenen çalışma takvimi içerisinde zeytin sahasının madencilik faaliyeti yürütülecek kısmının taşınmasına, sahada madencilik faaliyetleri yürütülmesine ve bu faaliyetlere ilişkin geçici tesisler inşa edilmesine kamu yararı dikkate alınarak Bakanlıkça izin verilebilecek."

Bu düzenlemenin Zeytin Yasasını enerji ve maden şirketlerinin çıkarları için etkisiz kılacağı belirtilerek tepki gösterilmişti.

Başta Muğla Milas yakınlarındaki Akbelen ormanını YK Enerji’nin termik santraline kömür temini için verilmesi süreci olmak üzere birçok enerji ve maden projesini etkileyen yönetmelik değişikliğine karşı birçok dava açılmıştı.

BİR DAVADA DAHA YÜRÜTMEYİ DURDURMA KARARI

Evrensel'den Özer Akdemir'in haberine göre, geçen günlerde Akbelen ormanını koruma mücadelesi veren İkizköylülerin yönetmelik değişikliğine karşı açtığı dava da yürütmeyi durdurma kararı veren Danıştay 8. Dairesi, Tarım Orkam SEN’in Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı’na karşı açtığı davada da yönetmelik değişikliğinin yürütmesini durdurdu.

Tarım Orkam-Sen davasında, düzenlemenin Anayasanın 45. maddesine aykırı bir düzenleme olduğu, tapuda zeytinlik olarak kayıtlı alanların madencilik faaliyetlerine açılması sonucunu doğuracağını ve binlerce yıllık zeytinlik alanlarda var olan tarihi, kültürel, ekonomik ve turistik de erlere zarar vereceğini ileri sürmüştü.

z.jpg
Fotoğraflar: Özer Akdemir/Evrensel

DANIŞTAY: KANUN İLE GETİRİLEN YÖNETMELİKLE ORTADAN KALDIRILAMAZ

Danıştay 8. Dairesi, oy birliği ile verdiği yürütmeyi durdurma kararında “3573 sayılı Zeytinciliğin Islahı Ve Yabanilerinin Aşılattırılması Hakkında Kanun uyarınca korunma altında bulunan zeytinlik sahalardaki faaliyetlerin Kanun ile düzenlenmesi gerektiği”nin altını çizdi.

Danıştay Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığının bu alanı kendi başına yönetmelik ile düzenleme yetkisi bulunmadığına vurgu yaptı. Kanun ile getirilen sınırlamalar ve yasaklamaların yönetmelikle ile ortadan kaldırılması mümkün olmadığını vurgulayan Danıştay 8. Daire kararında, “3213 sayılı Kanunda ya da 3573 sayılı Kanunda değişiklik yapılmaksızın dava konusu Yönetmelik değişikliği ile zeytinlik alanlarda madencilik faaliyetine davalı İdarenin izni ve madencinin taahhütnamesi ile olanak sağlayan düzenlemede hukuka uyarlık görülmemiştir” ibarelerine yer verildi.

'ESKİ HALE GETİRİLMESİ MÜMKÜN DEĞİL'

Kararın devamında yönetmelik değişikliğinin zeytinliklere etkileri konusunda şu görüşlere yer verildi; “Düzenleme ile zeytinlik alanlarda, zeytinlerin sökülmek ve taşınmak ya da sökme ve taşıma yoluna dahi gidilmeksizin madencilik faaliyeti yürütülmesine imkan tanındığından, sökülen ve taşınan ya da madencilik faaliyeti nedeniyle tahrip olan alanların eski hale getirilmesinin mümkün olmaması sebebiyle yönetmeliğin uygulanmasının telafisi güç ve imkansız zararlar doğuracağı açıktır.”

Gündem