Erdoğan, Atatürk Havalimanı'nda: Kaçacak dediğiniz kişi Tayyip Erdoğan ya…

Erdoğan, Atatürk Havalimanı'nda: Kaçacak dediğiniz kişi Tayyip Erdoğan ya…
Atatürk Havalimanı'nda düzenlenen Millet Bahçesi İlk Fidan Dikme töreninde konuşan MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, "Atatürk Havalimanı’nda yıkım yoktur, israf yoktur, heba edilmiş miras yoktur” dedi. Daha sonra kürsüye geçen Erdoğan, "Aldığım resmi rakamlarla 560 bin kişi karşımda bulunuyor. Sizler, 2023’e hazır olduğunuzu gösterdiniz" dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, kapatılan Atatürk Havalimanı’nda düzenlenen İstanbul'un Fethi kutlamaları ve Millet Bahçesi İlk Fidan Dikimi Töreni’nde konuşuyor.

İlk konuşmayı yapan MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, “Atatürk Havalimanı’nda yıkım yoktur, israf yoktur, heba edilmiş miras yoktur” ifadelerini kullandı.

Bahçeli'nin açıklamasından satır başları şöyle:

"ATATÜRK HAVALİMANI YEŞİL BİR ÖRTÜYLE KAPLANACAK"

İnsan bu dünyada bahtiyar olmak isterse İstanbul'u ihmal etmemelidir. Memnuniyetle ediyorum ki uzun yıllar hasretin ve vuslatın buluşma noktası olan Atatürk Havalimanı yeşil bir örtüyle kaplanacaktır. Günün yorgunluğu, stersi bu vesile ile tasfiye edilecektir. 145 bin 500 ağacın dikilmesi insana hürmetin sonucudur. Millet Bahçesi gönülleri, umutları ve hayalleri buluşturacaktır.

cv.jpg

"HEBA EDİLMİŞ MİRAS YOKTUR"

Bize göre, millet bahçesi kucaklaşmanın adresidir. Müflis siyasetçilerin estirdiği yalan rüzgarının tam tersine burada yıkım yoktur, israf yoktur. Heba edilmiş miras yoktur. İstanbullu kardeşlerimizi feraha kavuşturacak ihya ve inşa faaliyeti vardır. Atatürk isminin silinmesi kimsenin aklına gelmemiştir.

"DİKİLECEK AĞAÇLARDAN RAHATSIZLAR"

Bunların işi gücü fitne fesattır. Geçim kapıları gıybettir. Gezi Parkı'nda ağaçların söküldüğünü söyleyen müfteriler, dikilecek ağaçlardan insanlarımıza doğanın imkanlarını sunmamızdan rahatsızdırlar. Gezi'de denediler cevabını milletten aldılar. 6-8 Ekim'de denediler, ihanetlerinin bedelini ağır ödediler. Hendek kazıp çukur açtılar, çok şükür açtıkları çukura emelleriyle birlikte gömüldüler.

"YOLUMUZ KIZILELMA"

15 Temmuz'da üzerimize geldiler, Türk milletinin haşmetiyle ezildiler, yenildiler. Hangi tuzağı kurarlarsa kursunlar, İstanbul'u teslim alamazlar. Yolumuz Kızılelma'dır.

Yolumuz Kızılelma'dır. Türkiye'nin geleceğini zillet değil Cumhur inşa edecektir. Yabancıların boyunduruğu altına girenler istikbalimize ambargo koyamayacaktır. Bunların amacı destek değil köstektir.

Hakikatin sesini bastıramazlar. Halkın iradesini batıramazlar. Hiçbir vatandaşın bugünkü dramına bakarak ecdat yadigarı bu kutsal toprakların sahipsiz olduğunu zannetmesin.

Kar yağınca balığa gidenler, demokratik hesap vakti gelince İstanbullu kardeşlerimizin tokadını yiyecekler, elbette geldikleri gibi gidecekler.

"ATATÜRK HAVALİMANI'NDAN YENİ BİR GEZİ ÇIKARMAK İSTEDİLER"

Atatürk Havalimanı'ndan yeni bir 'Gezi' çıkarmak istediler. İftira siyaseti kaybetmeye mahkumdur. Atatürk Havalimanı için eylem yapanlar mahcup olacak."

ERDOĞAN: KATILIM 560 BİN

Bahçeli’nin konuşmasını bitirmesinin ardından kürsüye Erdoğan çıktı.

Erdoğan’ın açıklamalarından dikkat çekenler şöyle:

"Aldığım resmi rakamlarla 560 bin kişi karşımda bulunuyor. Sizler, 2023’e hazır olduğunuzu gösterdiniz. Cumhur İttifakı olarak bir aradayız. Fethin 600. yıldönümüne adadığımız 2053 vizyonumuza bir adım daha yaklaştık. 2023 hedeflerimizle çağımızın Bizanslarını tarihin tozlu raflarına kaldıracağız.

"BAY KEMAL KENDİNE GEL KENDİNE"

Yalancının mumu yatsıya kadar yanar. Yatsı geldi geçiyor Bay Kemal. Kendine gel kendine. Aynen senin geçmişinde olanlar gibi, Menderes için diyorlardı ya uçaklar dolusu altın, elmas kaçırdılar. Aynen şimdi ifadeler değişiyor mu?

15 Temmuz gecesi ben milletimi nereye çağırdım? Atatürk Havalimanı’na… Milletim geldi mi oraya? Geldi. Bay Kemal, FETÖ’cülerle beraber tankların arasından Bakırköy Belediyesi’ne gitti. Orada kahvesini yudumladı. Biz ise oradan mesajımızı verdik. 'Kaçacak’ dediğiniz kişi Tayyip Erdoğan ya… Biz vesayet güçlerinin nobranlığından, terör örgütlerinin ağababalarının ateş topu gibi üzerimize gelen saldırılarından kaçmamışız, biz savaş uçaklarının, tankların, tüfeklerin namlularından kaçmamışız.

Ne diyor Hayyam; Karanlık aydınlıktan, yalan doğrudan kaçar. Üzülme, doğruların kaderidir yalnızlık. Kargalar sürüyle, kartallar yalnız uçar.

"BİZ GÖZÜMÜZÜ BURADA AÇTIK"

Biz gözümüzü burada açtık, Allah'ın izniyle de son nefesimize kadar buradayız. Bugüne kadar bize 'kaçacak' diyenlerin hepsi zoru görünce kuyruklarını kıstırıp kaçtı. Kimi terör örgütlerine sığınıp kaçtı. Teröristlerin kökünü kazıyana kadar operasyonlara devam edeceğiz. Türkiye egemenlik haklarına yönelik tarihi bir haysiyet mücadelesi yönetirken, mandacı zihniyeti hortlatacak söylemlere yönelmeyin. Bunların hepsi Türkiye'nin meselesidir. Gelin, ülkemizi Cumhuriyetimizin kuruluşunun 100. yılına adadığımız 2023 hedeflerine beraber ulaştıralım."

"ALMANYA, FRANSA, BELÇİKA, HOLLANDA'DA OLANLAR VAR"

Bugüne kadar kaçacak diyenlerin hepsi de zoru gördükçe kuyruklarını kıstırıp kaçtılar. Kimi terör örgütlerine sığınarak, kimi yabancı istihbarat örgütlerin kucağında kaçtık. Almanya, Fransa, Belçika, Hollanda'da olanlar var. Bunlar oralarda onlarla sohbet ediyorlar. Kimi kılık değiştirip kamyon kasasıda, bot üstünde kaçtı. Kimi darbecilerin açtığı yoldan belediye başkanının evine kaçtı. Hepsinin de ihaneti önünde sonunda ortaya çıktı. Allah ömür verirse kimin son nefesine kadar bu millete hizmet kimin kaçıp gavurun kılıcını çalacağını hep birlikte göreceğiz. Türkiye kartallar gibi yalnız uçmak zorunda kalsa da leş kargalarının güdümüne girmeyecek, ellerine kalmayacaktır. Türkiye'nin davası hak davadır. Tek başına da kalsa bu hak yolda yürümeyi sürdürecektir. Milletimiz tek başına da kalsa bu kutlu mücadeleyi sürdürecektir.

"CHP VE BAY KEMAL RAHATSIZ"

Biz muhakkak olan zafere olan inancımıza büyük ve güçlü Türkiye davasında yürümeye devam edeceğiz. Onca eseri görmeyenlerin New York'ta BM binasının karşısında yükseleni görmeyenlerin, Diyanet Vakfı'nın üstlendiği vazifeyi görmeyenlerin, 21 katlı yurt binasının gerisindeki gayeyi görmeyenlerin özellikle görmelerini beklemiyoruz. Bu yurt binasının yapılmasından FETÖ, PKK, Ermeni ve Rum lobileri, sivil toplum kuruluşu görünümlü istihbarat aygıtları ve bir de CHP ve Bay Kemal rahatsız. Bu yurt hizmete girdiğinde ABD'ye giden gençlerimizi düşmanlar ağına düşüremeyeceklerdir. Anneler ve babalar evlatlarını huzuru kalple oraya eğitime gönderecekler. Bunların derdi oraya harcanan para değildir. Bu Türkiye düşmanlarının oyunlarını bozuyoruz. Kahırlarından ölse de bu oyunları da bozacağız. Bu eserleri tamamlayıp milletimizin hizmetine vereceğiz. Bu yolda kararlılıkla devam ediyoruz. Hayatları boyunca ülkeye ve millete kazandırdıkları tek eserleri olmayan, hep olduğu gibi boyunlarını büküp yutkunarak orada verilen hizmetleri seyredeceklerdir. Efendilerinden yedikleri zılgıt yanlarına kar kalacak. Gezi olayları sırasında İstanbul sokaklarını zulüm 1453'de başladı yazıları bu zihniyet kirletti. Burada tek meselenin İstanbul olmadığını bilmemiz lazım.

Ayasofya mücadelesi başlı başına sebeptir. Fatih Sultan Mehmet Han sadece İstanbul'un fatihi değildir. Sırbistan, Mora, Atina, Eflak, Boğdan, Bosna, Hersek ve Arnavutluk'un da fatihidir. Otlukbeli zaferi ile Osmanlı sınırlarına katan fatihidir. Amasya, Sinop, Trabzon, Kırım'ın da fatihidir. Roma'ya korkulu günler yaşatan Fatih'tir. Bu fetihler kuruluş dönemini tamamlayan Osmanlı'yı cihanşümul bir devlete çevirmiştir. Batılı devletlerden farklı olarak fethettiğimiz her yerde medeniyetimizin en güzel örneklerini sergileyen, imar hareketleri başlattık. Cami, medrese, kütüphane, çeşme, köprü, çarşı, hanlar, hamamlar, kervansaraylarla fethettiğimiz beldeleri yepyeni bir çehreye büründürdük. Fatih de geniş coğrafyada birliğin ve adaletin tesisi için samimi gayret göstermiştir. Bizim medeniyetimizde fethetmek işgal etmek, yağmalamak değildir. Allah'ın adaletini o beldede hakim kılmaktır. Adaleti tesis edip, zulme engel olamazsanız orayı fethettik diyemezsiniz.

Şimdi burada ülkesi milleti, önceliği medeniyet davası olamayanlar fethin sırrına vakıf olamazlar. Bu alan İstanbul'un en büyük millet bahçesi olacak. Atatürk Havalimanı'nın arazisinin kullanımları dışında kalan alanı millet bahçesi yaparak İstanbul halkının hizmetine sunuyoruz. 145 bin ağaç ve fidan buraya dikilecek. Spordan pikniğe, kitap okumadan yürüyüşe, fuardan müzeye kadar her türlü faaliyetin yürütülebileceği bir alan olacak. Yaşlılardan çocuklara herkese hitap edecek. Günde 1 milyon insanın yararlanabileceği bir yer hale getiriyoruz. Aynı zamanda İstanbul'un en büyük afet toplanma alanı olarak hizmet verecek. Dünyanın hiçbir yerinde bir şehre böylesine yeşil alan kazandırma projesine karşı çıkacak aklı başında tek bir kişi bulamazsınız. Ama aklını kiraya vermiş, siyasi husumet uğruna her şeye karşı çıkmayı adet haline getirmiş bir kesimle karşı karşıyayız. Bunlar havalimanına, parka, ağaca, yeşile, köprüye karşı çıkar. İşlerine gelmeyince ağaç kesilecek yaygarası yaparlar. Şehrin göbeğinde kesilmiş ağaçları görmezden gelirler. Beşiktaş, Çırağan bölgede çınar ağaçlarını nasıl kestiklerini gördünüz. İşlerine gelmeyince dünyanın en önemli iklim anlaşmasına taraf olmamızı görmemezlikten gelirler. Yeşil edebiyatı yaparlar, işlerine gelmeyince burada olduğu gibi asfaltperestliğe, betonperestliğe savunurlar.

"ÖNÜMÜZDEKİ YIL BU ZAMANLAR HİZMETE AÇMIŞ OLACAĞIZ"

Bu sinsi 5. kol aparatları dikkate almıyoruz. Milletimiz bunları adam yerine koymadığını inşallah 2023'de gösterecek. Rabbim yar ve yardımcımız olsun. Bu mankurtlar ne derse desin Türkiye'nin demokrasi ve kalkınma kervanı menziline doğru ilerliyor. Atatürk Havalimanı ve millet bahçemizin ülkemize ve milletimize hayırlı olmasını diliyorum. İnşallah önümüzdeki yıl bu zamanlar hizmete açmış olacağız. Çevre Şehircilik ve İklim Bakanlığımı ile diğer tüm kurumlarımıza teşekkür ediyorum. Atatürk Havalimanı Millet Bahçemizin küçük modeli olan 8 bin metrekarelik şu alandaki çınardan ıhlamura 569 ağacın toprakla buluşan 2053 çiçeğin, 350 yaşındaki zeytin ağacının projenin tamamı bittiğinde 145 bin 530 ağacının ayrı bir anlamı var. Burada da Pınarbaşı'ndan başlayarak tüm bahçeyi boydan boya geçecek deremiz akacak. Dalından meyve ve sebze toplayacak çocuklarımız tabiatla temas içinde olacak. Farklı konseptlerde kurulacak çocuk oyun alanları evlatlarımızın hayal güçlerini güçlendirecek. Peron, hangar, binalar fuarlardan bilim merkezlerine kadar çeşitli amaçlarda kullanılacak. 1006 odalı şehir hastanesini burada 3 ayda yaptık. Biz yaparız. Biz bu millete hizmet için varız. Aynısını 3 ayda Sancaktepe'de yaptık. Biz fedai can ettik bu millet için. Bu şekilde bu yola devam edeceğiz. Bu bölgenin hava kalitesini inşallah hazırlayacağımız millet bahçesiyle değiştireceğiz." (Kısa Dalga)

Abone Ol

İyi gazetecilik posta kutunda!
Güncel haberler, haftalık ekonomi bülteni ve Pazar derginiz Plus’ı email olarak almak için abone olun.

Politika