Eski ilçe jandarma komutanına 50 yıl hapis istemiyle dava

Eski ilçe jandarma komutanına 50 yıl hapis istemiyle dava
Kocaeli'de Körfez İlçe Jandarma Komutanı olarak görevli bulunduğu sırada personelini şahsi menfaatlerine göre görevlendirerek baskı yaptığı, rüşvet aldığı iddia edilen astsubay T.Ü.'nün 22 yıldan 50 yıla kadar hapis cezası istendi.

Kocaeli'de A.İ. isimli bir kişi, torunu E.İ.'nin bakkaldan sigara çalması sonrasında darbediğini ve torununun adliyeye gitmemesi için kendisinden farklı zamanlarda toplamda 3 bin 300 TL istendiğini belirterek, 2019 yılında Körfez İlçe Jandarma Komutanı olarak görev yapan astsubay T.Ü. hakkında şikayetçi oldu.

T.Ü. hakkında ayrıca sözleşmeli erlerden hediye ve nakit para istediği yönünde şikayetler yapıldı. Kocaeli İl Jandarma Komutanlığı'nca açığa alınan T.Ü. hakkında Körfez Cumhuriyet Başsavcılığı soruşturma başlatıldı. Savcılıkta ifadesi alınan şikayetçi A.İ., torununun bakkaldan habersizce sigara alması üzerine T.Ü.'nün gece saatlerinde eve gelip, torununu aldığını söyledi.

Jandarma aracını marketin önünde görünce, içeri girdiğini belirten A.İ., torunu E.İ.'nin burada darbedildiğini gördüğünü belirtti. T.Ü.'nün market sahibi C.K.'ye 500 TL vermesi halinde konunun kapatılacağını söylemesi üzerine belirtilen parayı veren A.İ., torununu alıp eve götürdüğünü anlattı. Ertesi gün T.Ü.'nün arayarak C.K.'nin daha fazla para istediğini söylemesi ile 1800 TL daha verdiğini belirten A.İ., daha sonra T.Ü.'nün olayın adliyeye intikal etmesi durumunda torunu için kötü olacağını söyleyerek, karakolun boya ihtiyacı için kullanılmak üzere 3 bin TL daha istediğini, kendisinin 1000 TL verdiğini anlattı.

Talebini reddedince zor görevler vermiş

Göreve ilk başladığında T.Ü.'nün kendisini yanına aldığını, bir süre sonra T.Ü.'nün, "Senin telefonun güzel, benimki eski. Ben senin amirinim. Bana hediye olarak telefon alabilirsin" dediğini söyledi. Kendisinin reddetmesi üzerine T.Ü.'nün kendisini istemediği yerlere görevlendirdiğini, zor görevlere sürekli kendisinin yazıldığını ve bölükteki arkadaşları içerisinde rencide edici sözler söylediğini belirten E.K., dayanamayarak 4 bin 800 TL değerinde bir telefon aldığını ve faturasını T.Ü. adına kestirdiğini belirtti. Sonrasında T.Ü.'nün isteklerinin bitmediğini, farklı zamanlarda 1500 TL değerinde tespih aldığını ve yemek ısmarladığını belirten E.K. şikayetçi oldu.

Komutanına istediği eşyaları aldı

Savcılıkta ifade veren şikayetçi E.A. ise 2017 yılında göreve başladıktan sonra işe birden fazla kez geç kalması sebebiyle T.Ü.'nün kendisine disiplin soruşturması açarak, kınama ve uyarı cezaları verdiğini söyledi. Bu olay sonrasında mesaiye tekrar geç kaldığında T.Ü.'nün kendisi hakkında tutanak yazdığını ve bir güzellik yapması karşılığında bu tutanakları işleme koymayacağını söylediğini belirten E.A., ilk olarak toplam 1000 TL değerinde 4 tane saat alarak T.Ü.'nün eşine teslim ettiğini, bir süre sonra ise 4 tane gözlük aldığını söyledi. Gözlükleri beğenmeyen T.Ü.'nün yeniden istemesi üzerine 4 gözlük daha alan E.A., toplam 2 bin 500 TL değerinde 8 adet gözlük aldığını belirtti.

Bir süre sonra özel bir işi için T.Ü.'den izin istediğini anlatan E.A., tespih ve yüzük karşılığında izin alabileceğini söylemesi üzerine T.Ü.'ye 2 adet tespih satın alıp, yüzük parası olarak da 2 bin 200 TL nakit parayı T.Ü.'nün eşine verdiğini söyledi. Bir süre sonra T.Ü.'nün hayat kadınına gitmek için para istediğini söyleyen E.A., farklı zamanlarda bu sebeple 1000 TL parayı ATM'den çekerek T.Ü.'ye verdiğini söyledi. İşten izin almak için T.Ü.'ye sürekli zarf içerisinde para vermek zorunda olduğunu belirten E.A., bu sebeple maddi durumunun kötüleştiğini, telefonunu ve arabasını satmak zorunda kaldığını söyledi.

Cep telefonunu satarak karşılığında aldığı 3 bin 500 TL'yi T.Ü.'ye verdiğini söyleyen E.A., komutanının kendisinden yaklaşık 20 bin TL menfaat sağladığını söyleyerek şikayetçi oldu.

Eksik imza nedeniyle 2 bin tl almış

Savcılığın soruşturmasında, alkollü araç kullanmak sebebiyle denetimli serbestlik gören emlakçı K.E. isimli bir kişinin de karakola imza atması gerekirken unutması sonrasında şüpheli T.Ü. ile bir restoranda buluştuğu tespit edildi. T.Ü.'nün belli bir para karşılığında savcılık üzerinden bu işi halledeceğini söylemesi ile K.E.'nin 2 bin TL verdiği belirlendi. Olayın ertesi gününde K.E.'nin, unuttuğu imza ile birlikte 2 imzayı birden deftere attığı belirlendi.

İmza föyünde yapılan incelemede; K.E.'nin kendisine verilen süre boyunca imzalarının eksiksiz olduğu, ancak belirlenen günlerde atılan 2 imzanın yanında T.Ü.'nün de imzasının olduğu görüldü. Ayrıca alınan bilirkişi raporunda, emlakçı K.E. ile komutan T.Ü. arasında birçok defa telefon görüşmesi yapıldığı tespit edildi. Tespitler sonrası K.E. hakkında da rüşvet verme suçundan dava açıldı.

İsmi geçen herkesin ifadesi alındı

Soruşturmayı derinleştiren Körfez Cumhuriyet Başsavcılığı, şikayetçilerin ifadelerinde ismi geçen herkesin ifadesine başvurdu. Telefoncu, gözlükçü, tespihçi, bakkal gibi ifadelerde adı geçen tüm kişileri bulan savcılık, tanık sıfatıyla aldığı ifadelerde birbirini tanımayan bu kişilerin şikayetçilerin anlattığı olayları doğruladığını tespit etti. Ayrıca olayların yaşandığı karakolda görevli olan tüm askerlerin ifadelerine de başvuran savcılık, olaya dahil olmayan bazı askerlerin şikayetçiler E.K. ve E.A.'nın telefonunda T.Ü.'den gelen, "Parayı bugün hallet. Yengene teslim et" şeklindeki mesajları gördüklerini tespit etti. Soruşturmayı tamamlayan Körfez Cumhuriyet Başsavcılığı'nca hazırlanan iddianame, Kocaeli 3. Ağır Ceza Mahkemesi'nde 2019 yılında kabul edildi.

Görevinin sağladığı nüfuzu kötüye kullanmak suretiyle irtikap

Kocaeli 3. Ağır Ceza Mahkemesi'nde 3 yıldır devam eden davanın 8'inci duruşması, geçen hafta görüldü. Duruşmaya tutuksuz sanık T.Ü. ile avukatı katılırken, tutuksuz sanık K.E. salona gelmedi. Savcı, esas hakkındaki mütalaasını açıkladı. Olayları ayrı ayrı değerlendiren savcı, A.İ.'nin torunu E.İ.'nin marketten sigara çalması sonucu T.Ü.'nün olayı adliyeye intikal etmesi gerekirken para karşılığında konuyu kapatmaya yöneldiği, müşteki A.İ.'nin ayrıntılı anlatımlarının olayın gelişimine uygun olup, T.Ü.'nün savunmasının suçtan kurtulmaya yönelik olduğu ve torunu üzerinden A.İ.'yi ikna ederek, karakolun boya ihtiyacı olduğunu söylemek suretiyle para almasının "irtikap" suçunda belirtilen "görevinin sağladığı nüfuzu kötüye kullanmak suretiyle kendisine veya başkasına yarar sağlanmasına veya bu yolda vaatte bulunulmasına bir kimseyi icbar eden kamu görevlisi" tanımına uyduğunu belirten savcı, bu suçtan 5 yıldan 10 yıla kadar cezalandırılmasını istedi.

Yetkisi sebebiyle müştekileri istemedikleri şeyleri yapmaya zorladı

Şikayetçiler E.A. ve E.K.'nin iddialarının telefoncu, gözlükçü gibi çok sayıda tanıkça desteklendiğini belirten savcı, T.Ü.'nün müştekileri görevlendirme işini şahsi menfaatine göre yaptığını ve taleplerini kabul eden personele avantajlı, etmeyenlere dezavantajlı görevlendirmeler yaptığını tespit etti. T.Ü.'nün göreve yeni başlayan müştekiler üzerindeki yetkisini kullanarak izin, görevlendirme ve disiplin cezası ile tahakküm altına aldığı ve müştekileri istemedikleri şeyleri yapmaya zorlandığını belirten savcı, T.Ü.'nün müşteki E.A.'dan 4 bin 950 TL, müşteki E.K.'den ise 20 bin TL'ye yakın menfaat sağladığı ve her iki müştekiye karşı da zincirleme şekilde irtikap suçunu işlemesi sebebiyle 10 yıldan 20 yıla kadar cezalandırılmasını istedi.

Sanık T.Ü.'nün diğer sanık K.E.'den 2 bin TL almasının "rüşvet" suçunun işlendiğinin kabulünü gerektirdiğini belirten savcı, bu sebeple 4 yıldan 12 yıla kadar hapis cezası verilmesini talep etti. Ayrıca T.Ü.'nün bu para karşılığında günü geçmesine rağmen K.E.'nin föye imza atmasına izin vermesi sebebiyle "resmi belgede sahtecilik" suçunun da işlendiğine kanaat getiren savcı, bu sebeple de 3 yıldan 8 yıla kadar hapisle cezalandırılmasını istedi. Sanık K.E.'nin ise T.Ü.'yü bu suçlara azmettirmesi sebebiyle aynı cezalarla cezalandırılması talep edildi.

22 yıldan 50 yıla kadar hapis talebi

Savcı mütalaasında, T.Ü.'nün müştekiler A.İ., E.A. ve E.K.'ye yönelik eylemleri ile K.E. ile birlikte gerçekleştirdiği eylemleri birlikte değerlendirerek, müştekilere karşı zincirleme şekilde "irtikap" suçunu, K.E. ile birlikte ise "rüşvet" ve "resmi belgede sahtecilik" suçlarını işlediğine kanaat getirdi. Savcı, T.Ü.'nün toplamda 22 yıldan 50 yıla kadar hapisle, K.E.'nin ise 7 yıldan 20 yıla kadar hapisle cezalandırılmalarını istedi. Avukatların savunma hazırlamak üzere süre istemesi üzerine duruşma, mayıs ayına ertelendi. (DHA)

Gündem