Eskişehir Kadın Meclisi: 6 yaşında bir çocuğun şüpheli bir şekilde ölü bulunmasını kabul etmiyoruz
Eskişehir Kadın Meclisi üyeleri, bugün kent merkezinde toplanarak 6 yaşında bir çocuğun şüpheli şekilde yaşamını yitirmesini protesto etti. Kadınlar, ‘Çocuklara şiddeti durduracağız’, ‘Asla yalnız yürümeyeceksin’, ‘Anayasayı, yasayı, sözleşmeyi uygula’ sloganlarını attı.
Protestoya katılan bir kadın şöyle konuştu:
"6 yaşındaki çocuklar istismara uğruyor"
“Geçtiğimiz gün Eskişehir’de 6 yaşında bir çocuğun şüpheli şekilde yaşamını yitirdiği haberini aldık. Açlık, bakımsızlık, ihmal ve şiddet gibi birçok nedenin ortaya atıldığı bu ölümlerdeki gerçeğin açığa çıkartılması için Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu Eskişehir Kadın Meclisi olarak buradayız. 6 yaşında çocukların göz göre göre cinsel istismara maruz bırakıldığı, ölümlere terk edildiği bu düzeni değiştirmek için Eskişehir Kadın Meclisi olarak bugün meydanlardayız. 6 yaşındaki çocuklar istismara uğruyor. Açlık ve bakımsızlık şüphesiyle hayatını kaybediyor. Kadınlar çantalarında şikayet dilekçeleriyle öldürülüyor. Tüm bunlar olurken görevini yapması gerekenler de ne yapıyor? Bir bakan çıkıyor, ‘6 yaşında gelinlik giydirilen çocuk hakkında bu siyasi bir mesele değildir’ diyerek sorumluluğu üzerinden atmaya çalışıyor. Başka bir bakan artan kadın cinayetlerini ve şüpheli ölümleri hiçe sayarak ‘Kadın cinayetleri azaldı’ diyor. Toplumu manipüle etmeye çalışıyorlar.
Daha geçen hafta Ankara’da koruma kararı olduğu halde sokak ortasında bir kadın vuruldu. Yetkililer vurulmadan önce etkin koruma sağlamak yerine nerede barınacağını, nasıl geçineceğini düşünmeden kadına ‘Ankara’yı terk et’ diye öğütlediklerini öğrendik. Aynı yetkililer, Eskişehir’de annesi ve babası cezaevinde olan 6 yaşında çocuğun bakım ve temel ihtiyaçlarını karşılamayı, ne şartlarda yaşayacağını takip etmek yerine kıllarını bile kıpırdatmadılar.
"Çocukların faili kim olursa olsun her türlü eşitsizliğe ve istismara karşı korumak devletin görevidir"
Ne kadınların eşit ve özgür yaşaması ne de çocukların beslenme, eğitim, bakım gibi temel ihtiyaçları kimsenin insafına bırakılmaz. Bu ülkede yaşayan her yurttaşın eşit ve özgür yaşaması devletin sorumluluğundadır. Çocukların faili kim olursa olsun her türlü eşitsizliğe ve istismara karşı korumak devletin görevidir. İstanbul Sözleşmesi’nden imzanın geri çekilmesi kararında cesaret alanlar Lanzarote Sözleşmesi’ne, 6284’e, nafaka hakkımıza, Medeni Kanun’a işaret etmeye başladılar. Çocukları istismardan koruyacak, haklarını, yaşamasını sağlayacak olan Lanzarote Sözleşmesi’nin, Çocuk Hakları Sözleşmesi’nin, Çocuk Koruma Hizmetinde Koordinasyon Strateji Belgesi’nin tam olarak uygulanmasıdır. Bu sözleşmeler ve belgeler tam olarak etkin uygulandığında tüm ölümler ve istismarları önlemek mümkün. Yasalar çocuk istismarlarının açığa çıkması, önleyici, koruyucu destekleyici tedbirlerin giderilmesi, risk faktörlerinin takip edilmesi, Çocuk İzlem Merkezleri’nin her yerde kurulması ve soruşturma süreçlerinin etkin işletip çocuklar için adaletin sağlanması mümkün.
"6 yaşında bir çocuğu açlığa, bir başka çocuğu gelinliğe mahkum eden düzeni değiştireceğiz"
‘Çocuğun rızası, bir kereden bir şey olmaz’ söylemleriyle çocuk istismarını meşrulaştırmaya çalışanlara rağmen toplum mücadele etmekten vazgeçmedi. 6 yaşında bir çocuğun şüpheli bir şekilde ölü bulunmasını kabul etmiyoruz. Ölümündeki şüphelerin giderilmesi için sürecin takipçisi olacağız. Çocuklara istismarı, erken yaşta zorla evliliği, açlığı, bakımsızlığı, şiddet koşullarını yaşamaya reva gören bu düzenden, bu siyasi iktidardan hesap soruyoruz. Çocuklara yapılan her türlü haksızlığa karşı mücadelemizden, Lanzarote Sözleşmesi’ni ve İstanbul Sözleşmesi’ni uygulatma mücadelemizden de vazgeçmeyeceğiz. Kadınların yaşadığı, çocukların güldüğü günlerde mücadelemizle kazanacağız. 6 yaşında bir çocuğu açlığa, bir başka çocuğu gelinliğe mahkum eden düzeni değiştireceğiz.” (ANKA)
