Futbol efsanesi Pele'nin ardından: Bir savaşı nasıl durdurdu, neden Avrupa'da oynamadı?

Futbol efsanesi Pele'nin ardından:  Bir savaşı nasıl durdurdu, neden Avrupa'da oynamadı?
Pele'nin bu denli büyük bir şöhrete sahip olmasındaki temel faktörlerden birisi de hiç şüphe yok ki üç kez havaya kaldırdığı Dünya Kupası. Bunu ondan başka yapabilen, erkek ya da kadın, başka bir sporcu daha yok.

Brezilyalı efsane futbolcu Edson Arantes do Nascimento ya da dünyaca bilinen adıyla Pele, 82 yaşında hayatını kaybetti. Dünya spor tarihinin en simgesel isimlerinden olan futbolcu, 1977 yılında futbolu bırakmasına rağmen dünyanın en tanınmış kişilerinden biri.

Pele'nin bu denli büyük bir şöhrete sahip olmasındaki temel faktörlerden birisi de hiç şüphe yok ki üç kez havaya kaldırdığı Dünya Kupası. Bunu ondan başka yapabilen, erkek ya da kadın, başka bir sporcu daha yok. Namının bu denli büyük olmasındaki bir diğer de sebep de çıktığı 1363 müsabakada 1281 kez fileleri havalandırması.

Gerçekten bir savaşı mı durdurdu?

BBC Türkçe'de Fernando Duarte imzasıyla yayımlanan makalede Pele hakkında bugüne kadar pek bilinmeyen hikayelerden söz ediliyor. Bazıları özetle şöyle:

*Nijerya İç Savaşı, 1967 ve 1970 yılları arasında bir milyondan fazla insanın ölümüne yol açtı. 1960'lı yıllarda Pele'nin formasını giydiği Santos FC dünyanın önde gelen takımlarından biriydi ve bu büyük şöhretleri sayesinde de tüm dünyada kazançlı dostluk maçları oynayabildiler. Bu maçlardan bir tanesi de 4 Şubat 1969'da savaşın harap ettiği Nijerya'da yapıldı. Santos, Benin City'de yerel bir takımla oynadığı bu maçtan 2-1'lik galibiyetle ayrıldı.

O sırada Nijerya, Biafra eyaletinin ayrılma girişiminin tetiklediği kanlı bir iç savaşın ortasında kalmıştı. Santos FC tarihçisi Guilherme Guarche'nin anlattıklarına göre Brezilyalılar takımlarının güvenliğinden endişe ediyorlardı ve bu nedenle de savaşan taraflar arasında ateşkes sağlandı. Bu hikaye son birkaç yıldır tartışmalıydı ve Pele'nin 1977'de yayınlanan, merakla beklenen ilk otobiyografisinde yer almıyordu. Ancak 30 yıl sonra yayınlanan başka bir otobiyografisinde, Brezilyalı efsane bu durumdan bahsetti.

Pele, takımdaki futbolculara dostluk maçı sebebiyle iç savaşın durdurulacağının söylendiğini aktardı: "Bunun doğruluğundan tam emin değilim ama Nijeryalılar biz oradayken Biafranlıların bir saldırı düzenlemeyeceğini garanti altına aldılar"

Beatles ziyareti

ABD'de profesyonel bir futbol liginin ilk adımı atıldığında, Pele 1975 yılında, New York Cosmos'ta oynamak için New York'a taşındı. Burada İngilizce öğrenmek için bir dil okuluna yazıldı. Ders aralarından birinde kendisi gibi New York'ta yaşayan Beatles'ın elemanlarından John Lennon ile karşılaştı.

Pele 2007'de kaleme aldığı anılarında "Lennon aynı okulda Japonca öğreniyordu" diye yazdı. Kral anılarında, Lennon'ın kendisine İngiltere'de oynanan 1966 Dünya Kupası sırasında grup arkadaşları ile beraber Brezilya takımının kaldığı oteli ziyaret etmeye çalıştıklarını anlattığını iddia etti.

Ancak Pele'nin yazdıklarına göre, müzisyenlerin onunla ve takımın geri kalanıyla tanışma girişimleri Brezilyalı muhafazakâr federasyon yetkilileri tarafından engellendi.

Neden hiçbir Avrupa kulübünde oynamadı?


Brezilya takımı Santos FC'de 18 yıl oynadıktan sonra Pele, 1975'ten itibaren üç sezon boyunca New York Cosmos için ter döktü. Pele'yi eleştirenler, Avrupa'da hiçbir kulüpte oynamamış olmasının onun için hayatı kolaylaştırdığını iddia eder.

Sorun şu ki, başka pek çok Brezilyalı oyuncunun aksine, Pele'nin altın çağında yurt dışına taşınması tam anlamıyla engellenmişti.

Oyuncuların hangi takımda oynayacakları konusunda çok az söz sahibi oldukları bir dönemde Santos FC; Real Madrid ve AC Milan gibi kulüplerin tekliflerini geri çevirdi. Onu Brezilya'da tutmak için hükümetin üst kademelerinden bile baskı geldi. 1961'de, o zamanki Başkan Janio Quadros, Pele'yi "ihraç edilemeyecek bir ulusal hazine" ilan eden bir kararname çıkardı. Brezilyalı efsane 1975 yılında New York Cosmos takımına katılarak sonunda yabancı bir kulüp için oynamış oldu.

Karayipler'de 'kaçırılması'

Santos FC oyuncuları 5 Eylül 1972'de Trinidad ve Tobago'daki maça çıkıyor olmaktan pek de memnun değildi. Savunma oyuncusu Oberdan, 2010'da Brezilya gazetesi Zero Hora'ya bu maça ilişkin verdiği demeçte, "Ciddi bir iç karışıklık vardı ve sokaklarda tanklar gördük" dedi ve ekledi: "Hepimiz oyunu olabildiğince hızlı oynamamız gerektiğine karar verdik, böylece uçağa çabucak geri dönebilirdik."

Ancak Brezilya ekibi, Pele'nin 43'üncü dakikada attığı gole tribünlerin vereceği tepkiyi hesaba katamamıştı. Port of Spain Stadyumu'nda taraftarlar sevinçle sahaya indi, ardından da Pele'yi omuzlarına alarak şehrin sokaklarında galibiyet turu attı. Pele'nin o omuzlardan aşağı indirilip "kurtarılması", biraz zaman aldı.

Sylvester Stallone'den rol çaldı

1980 yılında "Escape to Victory" (Zafere Kaçış) filminin çekimleri başladığında, ilk iki Rocky filminin başarısı sayesinde Sylvester Stallone şöhretin basamaklarını hızla tırmanmış bir aktördü.

Film, İkinci Dünya Savaşı sırasında 11 kişilik Nazi takımı ile bir mahkum takımı arasında geçen kurgusal bir maçı anlatıyordu.

Pele de daha önce Dünya Kupası kaldırmış Bobby Moore ve Ossie Ardiles gibi aktif ve emekli profesyonel futbolcularla birlikte oradaydı.

Stallone ise inandırıcı olmayan bir şekilde bir kaleyi koruyordu.

Pele sahnelerin birinde bir rövaşataya dahi imza attı.

Pele, bu ayın başlarında Brezilya'da yayın yapan web sitesi UOL'ye verdiği video röportajda, aslında filmde golleri atanın Stallone olması gerektiğini söyledi. Orjinal senaryoya göre Stallone'nin forvet ve kendisinin de kaleci olduğunu söyleyen Pele röportajın devamında gülerek şöyle konuştu:

"Ama Stallone hayatı boyunca bir şut dahi atamadı."

Aslında Pele iyi bir kaleciydi... Pele, Escape to Victory'de kaleci rolünü oynamış olsaydı kesinlikle hayal kırıklığına uğratmazdı.

Takımların oyun başına sadece bir oyuncu değişikliği yapabildiği bir zamanda Pele, Santos FC ve milli takımda saha içerisinde kaleyi devralan bir oyuncuydu.

1964 Brezilya Kupası yarı finali de dahil olmak üzere kariyerinde Santos FC için dört kez eldiven giydi. Takım tüm maçları kazandı ve Pele tek bir gol bile yemedi.

Yazının tamamı

Yaşam