HDP'li Paylan: Depremin yaralarını sarmak için 2 trilyon TL'ye ihtiyaç var, kaynak AKP dönemindeki ranttan sağlanmalı

HDP Diyarbakır Milletvekili Garo Paylan, TBMM’de düzenlediği basın toplantısında, deprem bölgesindeki yaptıkları incelemeler ve Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın imzasıyla dün Resmi Gazete’de yayınlanan "OHAL kapsamında çalışma ve sosyal güvenlik alanına ilişkin alınan tedbirlere dair kararname" ile ilgili değerlendirmelerde bulundu.

Depremin yaralarını sarmak için TBMM'nin sorumluluk almadığını söyleyen Paylan, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın yayınladığı kararnamelere dikkat çekerek, "Ülke yeniden OHAL kararnameleri ile yönetilen bir ülke haline geldi" dedi.

Paylan, şöyle devam etti:

"Bölgede 300 bin esnaf, esnafın büyük çoğunluğu iş yerini kapatmış durumda. Milyonlarca işçi işini kaybetmiş durumda. Milyonlarca yurttaşımız evini kaybetmiş durumda. Cumhurbaşkanı Erdoğan diyor ki Meclis’e gerek yok, ben OHAL kararnameleri ile ülkeyi yönetirim… Oysa yara o kadar büyük ki bu yarayı sarmak için ortak akılla hareket etmemiz gerekiyor."

"Erdoğan işçiye 133 TL'yi reva görüyor"

Deprem bölgesinde çalışma yaşamına dair dün yayınlanan kararnameyi değerlendiren Paylan, "Cumhurbaşkanı Erdoğan, evet iş yerleri hasarlı olanlar da var olmayanlar da var, ben depremin etkilediği 10 ilde işten çıkarma yasağı getiriyorum… Evet, doğru. Bu getirilmeliydi. Ama işverene tek taraflı ücretsiz izne çıkarma hakkı veriyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın bir işveren, işçisini ücretsiz izne çıkardığında o işçiye 133 TL’yi reva görüyor. Aylık 3 bin 972 TL. Düşünün. İş yeriniz, eviniz yıkılmış, işiniz gitmiş, hayatınız bitmiş, yakınlarınızı kaybetmişsiniz. Ayda 3 bin 972 TL alacaksınız. Bir bakıyorlar kiralara 10 bin TL, 15 bin TL. İşte böyle büyük bir vicdansızlıkla karşı karşıyayız" diye konuştu.

6 bin TL olarak açıklanan kısa çalışma ödeneği için de "Böyle bir vicdansızlık olabilir mi?" diyen Paylan, bu ödeneğin en az asgari ücret kadar olması gerektiğini söyledi. Payan, ayrıca bu kişilere barınma, kira, elektrik, doğalgaz, su, internet desteği sağlanması gerektiğini ifade etti.

"Saray'da vicdan yok"

OHAL kararnamesine işverenin devamsızlık gerekçesiyle işçiyi işten çıkarabileceğini hatırlatan Paylan, bunun vicdansızlık olduğunu kaydetti. Paylan, "Düşünün ki eşinizi, dostunuzu, akrabanızı kaybetmişsiniz; şehri terk etmek durumunda kalmışsınız, Antep’teki patron ben çalışmaya devam edeceğim diyor, iş yerim sağlam diyor. İşçi, eğer ki devamsızlık yaparsa işçiyi işten çıkarma durumu ile karşı karşıya bırakıyor bu OHAL kararnamesi. Böyle bir vicdansızlıkla karşı karşıyayız. Sarayda vicdan yok" dedi.

Bu konuların mecliste ele alınması gerektiğini kaydeden Paylan, "Bütün bu meseleler Meclis’te konuşulmalıydı, gece gündüz çalışabilirdik ve daha vicdanlı, adaletli düzenlemeler yapabilirdik" dedi.

2 trilyon TL'lik kaynağa ihtiyaç var; bütçenin yarısı

Paylan, kendi yaptığı hesaplamanın sonuçlarını açıkladı:

"Bu depremin yaralarını sarmak için benim hesaplamalarıma göre 2 trilyon TL’lik bir kaynağa ihtiyaç var. Hem maddi hem sosyal anlamda yaraları sarmak için 2 trilyon TL’lik bir kaynağa ihtiyaç var. 2 trilyon TL, mevcut bütçenin neredeyse yarısı. Ama saraya bakıyorsunuz, kamu kaynaklarından şu ana kadar çok küçük bir bütçe elde etmiş durumda. Bu kaynakla temel atılır belki ama o evler yapılamaz. Bu kaynakla o yurttaşlarımıza elektrik, doğalgaz, su, internet sağlanamaz. Bu kaynakla işsiz, aşsız kalmış yurttaşlarımızın işi, aşı sağlanamaz. Bu kaynakla dükkânı yıkılmış 300 bin esnafın dükkâna geri verilemez. Bu kaynakla hayvanına yem yediremeyen çiftçiye destek verilemez. İşte bütün bu yaraları sarmak için deprem bütçesi yapmalıyız.

Aynı zamanda bu 2 trilyon yükü kimin sırtına yükleyeceğimizi tartışmalıyız. AKP döneminde trilyonlarca TL’lik rant yaratıldı. İşte bu deprem bütçesini ortaya koyup bütün yaraları sarmalıyız. Ama bunun yükünü de AKP döneminde yaratılan ranttan almalıyız. Bunun yükünü oraya yüklemeliyiz. Bunun Meclis’te tartışılması gerekiyor, OHAL kararnameleri ile bu yaralar sarılmaz." (ANKA)