HDP’nin Hrant Dink cinayetini araştırma önergesi AKP ve MHP oylarıyla reddedildi

HDP’nin Hrant Dink cinayetini araştırma önergesi AKP ve MHP oylarıyla reddedildi
HDP’nin “Hrant Dink cinayetinin tüm yönleriyle araştırılması” önerisi, TBMM Genel Kurulu'nda AKP ve MHP milletvekillerinin oylarıyla reddedildi.

TBMM Genel Kurulu’nda bugün, HDP’nin “Hrant Dink cinayetinin tüm yönleriyle araştırılması” amacıyla daha önce verdiği önergesi diğer önergelerin önüne alınarak bugün görüşülmesi önerisi görüşüldü.

Önerinin gerekçesini açıklayan HDP Diyarbakır Milletvekili Garo Paylan, şunları söyledi:

"Hrant Dink’le ilgili, adalete bugüne kadar ulaşamadık"

“Yaşamı boyunca Türkiye halklarının barış içinde bir arada yaşaması için mücadele eden sevgili Hrant Dink, 19 Ocak 2007 günü, devletin derinde ve yüzeyde olan pek çok karanlık odağın içinde olduğu organize bir cinayetle katledildi. Cinayetin üzerinden tam 16 yıl geçti, ancak ‘Hrant Dink’i öldür’ diyenler yargılanmadı. Bizim önümüze Trabzon Pelitli’den yola çıkarılan bir çete konuldu ve 16 yıldır bizimle dalga geçiliyor. Hrant Dink’le ilgili, adalete bugüne kadar ulaşamadık.

Hrant Dink, Ermeni halkının acılarını, hikayesini, kayıplarını anlatıyordu ve bunu barışın diliyle yapıyordu, bu yüzden de çok etkiliydi. İnsanları etkiliyordu. ‘Gelin yüzleşelim’ diyordu, ‘Gelin barışalım’ diyordu. ‘Ermeni halkının doktoru Türk halkıdır, Türk halkının doktoru Ermeni halkıdır. Bizler hastalanmış toplumlarız, barışalım’ diyordu. ‘Ermeni haindir’ denilen bir ezberi bozuyordu. Hrant Dink, Anadolu’nun bağrından kopmuş sözlerini Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarına ulaştırıyordu. Etkili olduğu için, bir ezberi bozduğu için Hrant Dink hedefe kondu.

Tanrıkulu: "Hrant Dink bir barış insanıydı"

HDP’nin grup önerisi üzerine söz alan CHP İstanbul Milletvekili Sezgin Tanrıkulu ise şöyle konuştu:

“Hrant Dink, bir barış insanıydı. Tarihten husumet değil, barış çıkarılmasını istiyordu. Geçmişte yaşananların sorumlusunun bugün yaşayanlar olmadığını ifade ediyordu. Halklar arasında barıştan, dostluktan yanaydı; ırkçılığa, düşmanlığa karşıydı. Yazdığı yazılarla kendi toplumundan da Türkiye’deki halklardan da büyük destek alıyordu. Tam da bu nedenle katledildi. Katledildiği gün İstanbul’daydım. Olay yerine vardığımda kendisi daha yerdeydi ve maalesef, üzgünüm, onun otopsisine katıldım bir avukat olarak.

Bu cinayet, sonuç olarak Adalet ve Kalkınma Partisi döneminde hazırlandı. Tüm yargılanması Adalet ve Kalkınma Partisi iktidarında oldu. Dolayısıyla bu sorumluluktan kaçmanız mümkün değil. İlk başta, ‘3-5 milliyetçi duyguya sahip genç tarafından yapılmış’ dendi. Sonra Ergenekon’a bağlandı. 15 Temmuz’dan sonra da Ergenekon üzerinden bu kez cemaat mensuplarına bağlandı, yargılamalar yapıldı. İlk duruşması 2 Temmuz 2007 tarihindeydi, Adalet ve Kalkınma Partili milletvekilleri de gelmişti. Daha sonra partinizin irtibatı anlaşılınca bu milletvekilleri duruşmaya gelmekten çekindiler ve gelmediler.

"Bu cinayetin siyasi ortağı, gerçek failleri koruyan Adalet ve Kalkınma Partisidir"
Duruşmaları izlerken en kritik mesele; Hrant Dink’i İstanbul Valiliği’nde görüşmeye çağıran ve o görüşmede ‘İstanbul Vali Yardımcısı’nın akrabalarıyız’ dedirten iki MİT mensubunun dinlenmesine karar verildi, sonra 14. Ağır Ceza Mahkemesi’nin heyeti değiştirildi ve şu andaki Bakan Yardımcısı Akın Gürlek 14. Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı oldu ve başkan olarak Akın Gürlek, iki MİT mensubunun dinlenilmesi kararından vazgeçti. Hızla karara giden süreci başlattı. Kim Adalet Bakan Yardımcısı yaptı? Siz yaptınız. Peki neden o iki MİT mensubu dinlenmedi? Bugün bunun bir cevabını verebilir misiniz? O nedenle bu cinayetin siyasi ortağı, bir kez daha ifade ediyorum, bu cinayeti yeterince aydınlatmayan, üzerine gitmeyen ve gerçek failleri koruyan Adalet ve Kalkınma Partisi’dir. 16 yılda geldiğimiz nokta budur.”

HDP’nin önerisi, AKP ve MHP milletvekillerinin oylarıyla reddedildi. (ANKA)

Gündem