Hablemitoğlu cinayeti kararı böyle alındı: "Mutabık kaldık, siz çalışmalara başlayın.."

Hablemitoğlu cinayeti kararı böyle alındı: "Mutabık kaldık, siz çalışmalara başlayın.."
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’nın hazırladığı Necip Hablemitoğlu cinayeti iddianamesinde, cinayete tutuklu eski MİT’çi Enver Altaylı’nın ofisinde karar verildiği ve cinayetle ilgili telefon görüşmelerinin Siemens tarafından verilen özel nitelikli telefonlarla yapıldığı iddiası yer aldı.

Necip Hablemitoğlu'nun öldürülmesi ile ilgili iddianamede uzun yıllar Enver Altaylı’nın şoförlüğünü yapan Nizamettin Afşar’ın ifadesi kilit bir rol oynadı.

Afşar için “olay tarihinde Enver Altaylı'nın çok yakınında bir konumunda, onun şoförü olarak, bazen evi içerisinde şahsi hizmetlerinde bulunan birisidir” denilen iddianamede Mustafa Özcan’ın olay tarihinde Enver Altaylı ile direk irtibatlanmamaya özen gösterdiği, çoğu zaman Nizamettin Afşar’ı aramak suretiyle, bazı zamanlarda ise olay tarihinde şoförü olan Memiş Aytekin üzerinden Nizamettin Afşar ile irtibatlanarak Necip Hablemitoğlu konusunda Enver Altaylı ile görüşmeler gerçekleştirdiği, bir araya geldigi, Enver Altaylı’nın ise Mustafa Levent Göktaş ile bu amaçla bir araya gelerek görüşmeler gerçeklestirdiği tespit edilmiştir” denildi.

İddianamede Nizamettin Afşar’ın 03/02/2022 tarihinde gözaltına alındıktan sonra verdiği ifadeye yer verildi. Afşar, cinayet için oldukça kritik olan şu bilgileri verdi:

Hizmet hareketine zarar veriyor

“Enver Altaylı ve Mustafa Özcan 2002 yılı içerisinde Enver Altaylı’nın ikametinde yine bir buluşmalarında mutfakta konuşmalarına şahit oldum. Mustafa Özcan, Enver Altaylı’ya “Necip ile ilgili konuyu Halil Şıvgın ile halledemedik, bu adam Hizmet Hareketine zarar veriyor, bu işi halletmemiz lazım” dedi. Enver Altaylı da “evet hocam nasıl yardımcı olabilirim” dedi. Enver Altaylı “Cezaevinde bir arkadaşımız var, yaklaşık onunda çıkmasına bir, bir buçuk yılı var, bana kalırsa onu bekleyelim” dedi. Bunun üzerine Mustafa Özcan da “bir, bir buçuk yıl bekleyemeyiz bunun için çok geç olur” dedi. Bunun üzerine Enver Altaylı ‘ben bu konuyu Almanya’da Serhat ile konuşayım, belki bu konuda o bize yardımcı olur’ dedi.

"Levent Göktaş ile mutabık kaldık, siz çalışmalara başlayın"

Almanya dönüşü sizi arayacağım dedi. Ben bu konuşma devam ederken mutfak kısmından ayrıldım. Daha sonrasında ne konuştuklarını bilmiyorum. Bu konuşmadan yaklasık üç veya beş gün sonra Enver Altaylı Almanya ülkesine gitti. Tahminen üç veya bes gün sonra Enver Altaylı Almanya ülkesinden döndü. Kendisini havaalanından aldım ve Turan Güneş’de bulunan ikametine getirdim. Eve girdikten sonra Mustafa Özcan isimli sahsı telefonla aradı ve görüsme içeriğinde benim duyduğum kadarıyla "hocam bu konuda Serhat bize yardımcı olamayacak, bilginiz olsun” dedi ve görüşmeyi sonlandırdı. Bu görüşmeden yaklaşık on gün sonra Enver Altaylı ikametinde kullandığı güvenli telefondan Serhat Ilıcak aradı ve “Serhatcıgım ben Levent Göktaş ile görüştüm, biz mutabık kaldık, siz çalısmalarınıza başlayın, bundan sonraki süreçte bir sıkıntı olursa beni ararsın?” dedi. Güvenli telefon olarak kullandıgı cihazı; Enver Altaylı Sıemens firması ile yapmış olduğu bir ticaretten sonra Sıemens firması çalısanları tarafından getirildi. Bu cihazdan bir tane de Almanya’da bulunan Serhat Ilıcak’da bulunduğunu, cihazları karşılıklı olarak eşleştirerek güvenli bir şekilde iki telefon arasında görüşme olacagını söylediler. Bu telefon cihazını Telekom hattına bağladılar. Serhat Ilıcak ile genellikle bu telefondan görüşürdü. Bu telefon cihazı 2002 yılı içerisinde kuruldu ve 2003 yılı içerisinde çıkardı ve kullanmadı.”

Koruma istedi

Nizamettin Afşar, ifadesinin sonunda "Bahsedilen olayla ilgili bildiklerimi samimi bir sekilde anlattım. İfademde geçen şahıslar bana ve aileme zarar verebilirler. Devletimden beni ve ailemi koruması talebinde bulunuyorum" dedi. (Kısa Dalga)

Abone Ol

İyi gazetecilik posta kutunda!
Güncel haberler, haftalık ekonomi bülteni ve Pazar derginiz Plus’ı email olarak almak için abone olun.

Gündem