“İktidar TTB ile uğraşmak yerine çöken sağlık sistemini ve ekonomiyi düzeltsin”
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığınca yürütülen soruşturma kapsamında gözaltına alınan Türk Tabipleri Birliği (TTB) Başkanı Şebnem Korur Fincancı, "terör örgütü propagandası yapmak" suçundan Ekim ayında tutuklanmıştı.
TTB Merkez Konsey Başkanı ve diğer konsey üyeleri hakkında ise “örgüt üyeliği” suçlamasıyla soruşturma başlatıldığı ve gizlilik kararı getirildiği geçtiğimiz haftalarda öğrenildi.
TTB Merkez Konseyi, artan baskılar ve soruşturmalar sonrasında Ankara’da gazetecilerle bir araya geldi. Buluşmaya Halk Sağlığı Uzmanı Prof. Dr. Onur Hamzaoğlu, TTB 2. Başkanı Dr. Ali İhsan Ökten, TTB Genel Sekreteri Vedat Bulut ve pek çok şehirden oda temsilcileri katıldı.
"Sonuçta tüm davalar, mahkemeler beraat ile sonuçlanmıştır"
Dr. Ökten, 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü’nü kutlayarak sözlerine başladı. Açıklamasında TTB’nin tüm iktidarlar tarafından her dönem hedef gösterildiği üzerinde durdu ve şunları söyledi:
“Tarihimizde Nusret Fişeklerden başlayarak her dönemde TTB Merkez Konseye saldırılar olmuş, davalar açılmış, mahkemelere gidilmiş, dönemsel olarak konseyimizin tamamı da dahil olmak üzere arkadaşlarımız göz altına alınmış. Sonuçta tüm davalar, mahkemeler beraat ile sonuçlanmıştır. TTB yüklenmek istenen suçlamaların hiç birisinin gerçek olmadığı, TTB gerek hekimlerin sorunları, gerek toplumun sağlık hakkı üzerinde söz sahibi olmasının ne kadar önemli olduğu yıllar sonrada olsa doğrulanmıştır."
"Fincancı haksız, hukuksuz ve antidemokratik yöntemle şu an tutuklu olarak cezaevinde"
TTB’nin yine hedefte olduğunun altını çizen Dr. Ökten, “Başkanı Şebnem Korur Fincancı haksız, hukuksuz ve antidemokratik yöntemle şu an tutuklu olarak cezaevindedir. Bununla da kalınmamış, sonrasında Merkez Konseyin görevden alınması için dava açılmış, yetmemiş anayasal koruma altında olmasına rağmen TTB yasa değişikliği gündeme getirilmiştir. Algı operasyonları bunlarla da kalmamış konseyin tüm üyeleri hakkında örgüt üyeliğinden soruşturma açılmıştır” dedi ve iktidarın TTB’yi hedef gösterme nedenlerini şöyle sıraladı:
- İyi, nitelikli, ücretsiz ve herkese eşit sağlık hizmeti istediği için,
- Toplumsal, koruyucu sağlık hizmetlerini öncelediği için
- Birinci basamağı kuvvetlendirip basamak sistemine geçilmesini önerdiği için,
- Sağlık hizmetlerinin ticaretleşmesine ve özelleştirilmesine karşı çıktığı için,
- Şehir hastanelerine ödenecek miktarın ülkemizin ve çocuklarımızın geleceğini 25 yıl ipotek almasına karşı çıktığı için,
- 3-5 dakikada bir muayenenin hasta ve hekim haklarına karşı olduğu için,
- Hekimlerin ekonomik ve özlük haklarına sahip çıktığı için,
- Aylar sonraya verilen muayene, tetkik ve ameliyat randevularına karşı geldiği için,
- Sağlıkta Dönüşüm Projesinin, kışkırtılmış sağlık politikaları, sağlıkta şiddet, malpraktis, çalışma barışını bozma, niteliksiz sağlık hizmetine dönüştüğünü ve sağlıkta bugünkü çöküşü yıllar önce söylediği için,
- Pandemide sahadan aldığı verileri bilimsel verilerle güçlendirip hakikat üzerinden yaptığı açıklamalarla iktidarın bu konudaki turkuaz tablosunu, kara tabloya çevirdiği için,
- Mezuniyet öncesi ve sonrası tıp eğitiminin niteliksizleştirilmesine karşı çıktığı için,
- Nükleere santrallere, termik santrallere, ekolojik yıkım ve ekolojik krize karşı durduğu, doğaya, ağaca, yeşile, her türlü canlıya sahip çıktığı için,
- Başta Sağlık Bilimleri Üniversitesi olmak üzere atamaların adrese teslim kadrolara açılmasına karşı çıktığı için,
- Pandemide ekonomi ve siyasetin halkın sağlık hakkının önüne geçtiğini söylediği için,
- Üniversitelerde bilimsel özgürlüğü ve özerkliği savunduğu ve kayyum rektörlere karşı çıktığı için,
- Haksız, hukuksuz, antidemokratik uygulamalara karşı çıktığı için,
- Özellikle son 1.5 yıl içinde çok ciddi iş bırakmalar, eylemler ve yükselen hekim ve sağlık hareketi yarattığı için
- Yeni bir proje olarak sunulan Beyaz Reformun aslında Sağlıkta Dönüşüm Projesinin bir devamı olduğunu ve sağlık hizmetlerini daha da çökerteceğini iddia ettiği için,
“Tehdit ediliyor olsak bile...”
10 Ocak’ta Ankara’da Merkez Konsey üyeleri hakkındaki ‘görevden alma davası’na da değinen Dr. Ökten, “Bu dosyanın da içeriği boştur. Bu davanın açılma gerekçesi Konseyin faaliyetleri dışında bulunmaktır. Ancak bu faaliyetler nedir? Bununla ilgili herhangi bir bilgi yoktur. Ancak bir şekilde doldurulacaktır. Veya Şebnem hocanın dosyası ile bir şekilde ilişkilendirilmek istenmektedir” dedi. Merkez Konsey üyeleri hakkında açılan soruşturmayı ise tesadüfen UYAP üzerinden öğrendiklerini kaydeden Dr. Ökten, “Konseyin şu an 8 üyesi sağlık bakanlığı veya üniversitelerde çalışan devlet memurlarıdır. Hepimiz işinde olan, hasta bakan, ameliyat yapan, öğrencilere veya asistanlara ders anlatan kimseleriz. Hakkımızda böylesine ciddi bir suçlama nasıl olabilir” diye konuştu.
“Tüm bunları değerlendirdiğimiz zaman TTB Merkez Konseyi Başkanımız Prof. Dr. Şebnem Korur Fincancı üzerinden başlatılan algı yönetiminin asıl hedefini de iktidar son yaptığı açıklamalarla açıkça ortaya koymuştur” diyen Dr. Ökten, “Hedefleri başta TTB olmak üzere, sırada TMMOB olmak üzere tüm meslek birliklerinin kendilerinin istediği şekilde hareket etmesi ya da etkisizleştirilmesidir. Son dönemlerde sıkça yaşadığımız seçimle ele geçiremedikleri yerleri kendi yöntemleri ile kayyum atayarak ele geçirmek ve yönetmek istekleridir. TTB tüm bu baskı, soruşturmalara rağmen tüm örgütü ile normal çalışmasına devam etmektedir. Şu an ülkemizde çok ciddi sağlık sisteminin getirdiği sorunlar vardır. Başta aşı ve ilaç eksiklikleri veya bulunmamaları ile birlikte, aylar sonraya verilen muayene ameliyatı tetkik randevuları, yaşanmaktadır. İktidar TTB ve diğer meslek örgütleri ile uğraşacağına yaşanılan ekonomik, siyasal kriz ve çöke noktasına gelen sağlıkta yaşanan sorunları çözmek zorundadır” sözlerini kullandı. Dr. Ökten sözlerini “TTB hangi iktidar olursa olsun halkın sağlığı, toplumun yararı için doğruyu söylemekten asla vazgeçmemiştir/ vazgeçmeyecektir. Binlerce yıllık hekimlik değerlerimize dayanan Hekimlik Andımızda topluma söz verdiğimiz gibi; “Tehdit ediliyor olsak bile, tıbbi bilgimizi, insan haklarını ve bireysel özgürlükleri çiğnemek için kullanmayacağız”diyerek sonlandırdı. (Kısa Dalga)
Abone Ol
İyi gazetecilik posta kutunda!
Güncel haberler, haftalık ekonomi bülteni ve Pazar derginiz Plus’ı email olarak almak için abone olun.