Kulislerde, TBMM Anayasa ve Adalet Karma Komisyonu’nda bulunan 1.347 adet dokunulmazlık dosyası üzerinde suç türüne göre yapılacak ayıklamaların sadece HDP’li bazı milletvekilleri ile sınırlı olmayacağı CHP’den Enis Berberoğlu, İstanbul Bağımsız Milletvekili Ahmet Şık’ın da bu kapsama alınabileceği iddiası konuşuluyor.
CHP İstanbul Milletvekili, TBMM Adalet Komisyonu Üyesi Zeynel Emre, Cumhur İttifakı ortaklarının Mart için de yapacakları parti kongrelerinin ardından Meclis’te beklenen dokunulmazlık hareketliliği konusunda, “Hükümet bunu hukuki bir mesele olarak almıyor, siyasi taktik sahası olarak alıyor” dedi. Emre, “Enis Berberoğlu, Ahmet Şık dosyalarının HDP’li bazı milletvekilleriyle birlikte ele alınacağı” sorusuna, “İhtimal. Ölçüp biçiyorlardır. Anketler yapıyorlardır. Yapsak puanımız ne olur yapmasak puanımız ne olur diye, ölçü buna göre çıkacak o nedenle kestirmek zor” yanıtı verdi.
Meclis Adalet Komisyonu’nun CHP’li sözcüsü İstanbul Milletvekili Zeynel Emre’nin dokunulmazlık dosyalarına ilişkin değerlendirmeleri şöyle:
''Kriter ne olacak bilmiyoruz''
“Hükümet bunu hukuki bir mesele olarak almıyor, siyasi taktik sahası olarak alıyor. Bir milletvekili suç işlemiş de toplumda infial uyandırmış bunun üzerine Meclis görevini yerine getirmiş gibi değil. Böyle davul zurna çalıyorlar önden ama bir adım attıkları yok neyi bekliyorlar, hesap ediyorlar, kaç kişi getirelim toplumda etkisi nasıl olur, ondan sonra siyasi sonucu ne olur gibi. İş hukuki olmaktan çıkmış yani.
Karma komisyon üyelerine toplantı bilgisi yazıyla bildiriliyor ama henüz hiç kimseye bir bilgi gitmedi. Getirip getirmeyeceklerini de bilmiyoruz. Siyasi taktik sahasına döndüğü için olabilir. Dokunulmazlık dosyaları tümü gelse aylarca kilitlenir burası, Karma Komisyon aylarca iş yapamaz. Demek ki böyle olmayacak, içlerinden seçecekler. Kriter ne olacak, bilmiyoruz.
Bu dokunulmazlık meselesi 2002 AKP iktidarına kadar bu denli tartışılan bir mesele değil ama ne hikmetse son 15 yılda Ergenekon’la başlayan ve milletvekillerin tutuklu olmasıyla birlikte Türkiye gece gündüz bu dokunulmazlıkları tartışıyor oldu. Türkiye de bu kadar işsizlik, pandeminin ekonomiye etkisi, öğrencilerin durumu varken bu problemlerin uzağında, ilgisi olmayan bir konuyla gündem bununla meşgul ediliyor. Dokunulmazlığı biz icat etmiş değiliz parlamentolar var olduğundan beri var bu. Yargı bağımsızlığı olmadığı sürece bu dokunulmazlık muhalefeti etkisizleştirme unsuru olmasın diye bu müessese tutuluyor. Biz de yargı bağımsız değil, yargı bağımsız olmadığından onu yargı değil siyaset belirleyecek.
(Enis Berberoğlu, Ahmet Şık dosyalarının da komisyonda ele alınabileceği söyleniyor sorusuna) İhtimal. Ölçüp biçiyorlardır. Anketler yapıyorlardır, 'Yapsak puanımız ne olur yapmasak puanımız ne olur' diye... Ölçü buna göre çıkacak. O nedenle kestirmek zor. Bu kutuplaştırma stratejisi bitemez, bittiği zaman bunlar biter. Çünkü, kendileri her şeyi en iyi bilen Türkiye için en iyisini düşünen, içeriden dışarıdan karıştırmak isteyenlere karşı mücadele eden bir ’kahraman’ yaratması lazım. Onunu için toplum ikiye bölünür büyük payda nasıl bende kalır bunun üzerine hesap kuruluyor. CHP’nin tutumu genel başkanımızın açıkladığı gibi. Yargı bağımsız değil derken AKP’nin siyasi amacını gerçekleştirmesine yönelik parlamentoyu araçsallaştırmasının karşısında dururuz.''
Dokunulmazlıklar konusunda siyasi partiler "grup kararı" alamıyor, ancak tutum belirleyebiliyorlar.
(Hülya Özmen Karabağlı / Ajans Bizim)