"Kavcıoğlu, önümüzdeki aylarda faizi artırmak zorunda kalabilir"
Türkiye ekonomisinin kronik sorunlarından biri olan enflasyon, Temmuz ayında son 18 yılın rekorunu kırdı. Tüketici enflasyonu Temmuz'da yıllık yüzde 18,95 ile 26 ayın en yüksek seviyesine çıktı. Bu artış, 2003 yılından bu yana en yüksek Temmuz enflasyonu olarak kayıtlara geçti. En yüksek fiyat artışları ise konut, gıda ve otel fiyatlarında yaşandı.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından 20 Mart'ta Naci Ağbal yerine Merkez Bankası (TCMB) Başkanlığına atanan Şahap Kavcıoğlu'nun faiz indirimi yapmak için göreve getirildiği yorumları yapılmıştı. Ancak son aylarda tüketici enflasyonunun politika faizi olan yüzde 19'a dayanması, faiz indirimi hesaplarını bozdu. Pandemi yasaklarının kalkması sonrasında artan talep ve Türk Lirası'ndaki değer kayıpları, Kavcıoğlu'nun faiz indirimi yapmak yerine önümüzdeki aylarda faiz artırımına gitme ihtimalini artırıyor.
KONUT VE GIDA ARTIŞI
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), Temmuz ayına ait enflasyon verilerini açıkladı. Buna göre, Temmuz ayında yıllık enflasyon bir önceki aya göre yüzde 1,80 artarak yüzde 18,95 oldu. Böylelikle 2003 yılı Temmuz ayından bu yana, yani son 18 yılın en yüksek aylık enflasyonu gerçekleşti. Elektrik ve doğalgaz zamları konut grubunun aylık bazda en yüksek artış yaşanan grup olmasına yol açtı. Temmuz ayında artışın en yüksek olduğu gruplar sırasıyla, yüzde 5,07 ile konut, yüzde 2,77 ile gıda ve alkolsüz içecekler ve yüzde 2,72 ile lokanta ve oteller oldu. Enflasyon sepetinde yer alan maddelere bakıldığında ise bir önceki aya göre en yüksek artış yüzde 29,42 ile yurtiçi turlarda kaydedildi. Yurtiçi turları yüzde 19,63 ile salatalık, yüzde 18,33 ile kuru soğan takip etti.
1 Haziran sonrasında koronavirüs salgınına karşı alınan tedbirlerin gevşetilmesi işe birlikte pandemi döneminde ertelenen talebin yeniden canlandığına ve bunun enflasyonu da yukarı çektiğine işaret eden İstanbul Kültür Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Bölümü Başkanı Prof. Dr. Sinan Alçın, "Özellikle turizm, lokanta, otelcilik, konutta, ulaştırma fiyatlarında bunu gördük. Nitekim bu kalemler aylık bazda da en yüksek artışın ortaya çıktığı kalemler" diyor.
Enflasyonun yaz başından bu yana artmasıyla beraber haziran ayında beklenen faiz indiriminin Ağustos ayına sarktığını dile getiren Prof. Alçın, "Ancak son enflasyon verileri, faiz indiriminin çok yakın bir zamanda olamayacağını gösteriyor" diye konuşuyor. Hükümet ve Merkez Bankası'nın faiz indirimi için son çeyreğe bel bağladığını dile getiren Sinan Alçın, "Ancak hem ülkedeki mevcut konjonktür hem de küresel gelişmeler, aslına Merkez Bankası'nı faiz indirimi değil faiz artırımı yapmak zorunda bırakabilir" değerlendirmesinde bulunuyor.
"ENFLASYON YÜZDE 20'Yİ AŞABİLİR"
Peki önümüzdeki aylarda, enflasyondaki artış devam edecek mi?
Eylülde okulların açılmasıyla birlikte enflasyondaki yükselişin süreceğini kaydeden Prof. Alçın, bu soruyu şöyle yanıtlıyor: "Eylül ayıyla birlikte özellikle kışlık yakacak, yine okul harcamaları, ki yüz yüze eğitime geçiş konusunda bir karar var gibi gözüküyor, bu eğilimin devam edebileceğini söyleyebiliriz. Tüketici enflasyonunda 2021 sonu itibariyle görebileceğimiz en alt sınır yüzde 17 düzeyi… Üst sınır olarak da 20,5 düzeyinin gerçekleşebileceğini öngörüyorum."
Öte yandan tüketici enflasyonu ile birlikte üretici fiyatları da yükselişe devam etti. Yurt içi üretici fiyat endeksi Temmuz ayında bir önceki aya göre yüzde 2,46 artarak yüzde 44,92 olarak gerçekleşti. Üretici ve tüketici enflasyonu arasındaki fark ise 26 puana çıkarak yeni bir rekor kırdı.
Yeditepe Üniversitesi Ticari Bilimler Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Veysel Ulusoy, enflasyonun Türkiye ekonomisinde yapısal bir sorun haline geldiğine vurgu yapıyor. Ekonomideki yapısal sorunların enflasyona "kalıcı ve yapışkan" bir özellik verdiğini belirten Prof. Ulusoy, "Son yılların en yüksek yaz enflasyonunu yaşıyoruz. Özellikle enflasyonda yüzde 25 etkiye sahip olan gıda sektöründeki gelişmeler, yazın enflasyon düşer kabulünü de geçersiz kılmaya başladı" şeklinde konuşuyor.
Gelinen noktada politika faizi yani haftalık repo faizi ile enflasyon oranının neredeyse birebir olduğuna işaret eden Veysel Ulusoy, şu değerlendirmelerde bulunuyor: "Bir sonraki aşamada eğer Merkez Bankası faizi yükseltmediği takdirde hem dövizde hem de girdi maliyetlerinde inanılmaz derecede yüksek seviyeleri bulacağımızın garantisini verebilirim. Ben vermiyorum bu garantiyi, piyasa veriyor."
MERKEZ BANKASI YALNIZ KALDI
Merkez Bankası'nın geçen hafta açıklanan 3'üncü Enflasyon Raporu'nda, 2021 yıl sonu için yüzde 12,2 olan enflasyon tahmini yüzde 14,1' çıkarılmıştı. 2022 yıl sonu için yüzde 7,5 olan enflasyon tahmini ise yüzde 7,8 olarak belirlenmişti. Merkez Bankası, 2023 enflasyon tahminini ise yüzde 5 olarak korumuştu.
TCMB Başkanı Şahap Kavcıoğlu, bilgilendirme toplantısında yaptığı konuşmada, emtia fiyatları, kur ve artan talebin enflasyonu yukarı yönlü etkilediğini belirterek politika faizinin enflasyon üzerinde belirlenmeye devam edeceğini söyledi. Enflasyonla mücadelenin toplumsal mutabakatla yapılması gerektiğini de vurgulayan TCMB Başkanı "Enflasyon davranışları bozuldu, TCMB yalnız kaldı, eşgüdüm gerekli. Enflasyonla mücadeleyi vatandaştan, firmalara odalardan kurumlara herkesin içselleştirmesi gerek" diye konuştu.
8 Kasım 2020'de Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından TCMB Başkanlığı görevine getirilen eski maliye bakanı Naci Ağbal, geçtiğimiz yıl kasım ve aralık aylarında toplam 675 baz puan faiz artırımı gerçekleştirmişti. 2021 ocak ve şubat aylarında faiz artırımına gitmeyen Ağbal yönetimindeki Merkez Bankası, Mart 2021'de ise 200 baz puanlık bir faiz artırımı kararı daha almış ve politika faizini yüzde 19'a çıkarmıştı. Türkiye, böylelikle dünyada en yüksek faiz veren ülkeler arasında ilk sıralarda yerini alırken, Ağbal hükümete yakın medyada ise yoğun eleştirilere maruz kalmıştı.
Tepkilerin ardından Cumhurbaşkanı Erdoğan, 20 Mart'ta Merkez Bankası Başkanlığı görevine atadığı eski maliye bakanı Naci Ağbal'ı görevinden aldı. Ağbal'ın yerine atanan isim ise eski AKP Bayburt milletvekili Prof. Dr. Şahap Kavcıoğlu oldu. Ağbal'dan önce sırasıyla Murat Uysal ve Murat Çetinkaya da Merkez Bankası başkanlığından Erdoğan'ın emriyle Merkez Bankası başkanlığından alınmışlardı.
Aram Ekin Duran
© Deutsche Welle Türkçe
Abone Ol
İyi gazetecilik posta kutunda!
Güncel haberler, haftalık ekonomi bülteni ve Pazar derginiz Plus’ı email olarak almak için abone olun.